Tuncel: Şimdi yaşamı örgütleme sorumluluğumuz var

‘Kadınlar Yerel Yönetimleri Tartışıyor’ konferansında konuşan DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, “Şimdi yaşamı örgütleme sorumluluğumuz var" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi'nin "Kadınlar Yerel Yönetimleri Tartışıyor" başlıklı konferans, HDP Parti Meclisi üyesi Ayşe Berktay, Güneydoğu Anadolu Bölgeler Birliği'nden (GABB) alınan bilgilerle oluşturulan raporu okudu. DBP'li belediyelerin faaliyetlerini aktaran Berktay, "Türkiye, kayyum atamaları ile imzalayıp yürürlüğe koyduğu Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'nı da ihlal etmektedir. Bu şartın 4. maddesinin 4. fırkası şudur: 'Yerel makamlara verilen yetkiler normal olarak tam ve münhasırdır. Kanunda öngörülen durumların dışında, bu yetkiler öteki merkezi veya bölgesel makamlar tarafından zayıflatılamaz veya sınırlandırılamaz'. Seçilmiş belediye başkanları yerine merkezi hükümet tarafından yapılan kayyum atamaları, Türkiye için de bağlayıcılığı olan bu maddeyi açıkça ihlal etmiştir" dedi. 

Atanan kayyumların ilk işinin kadın müdürlüklerine ve kadın merkezlerine müdahale olduğunu hatırlatan Berktay, "Bu kazanımlar kayyumlar yolu ile yok olma tehdidi ile karşı karşıyadır" dedi. 

Berktay, kayyumlarla birlikte yaşananlarısaldırıları şu şekilde sıraladı: "Êlih Belediyesi'nde Kadın Politikaları Müdürlüğü kaldırıldı. 12 yıldır aktif bir şekilde kadına yönelik her türlü şiddetle mücadele çalışmaları yürüten Selis Kadın Merkezi ve Hevi Kadın Atölyesi kapatılmaya çalışıldı ancak kadınların karşı çıkması ile şimdilik bu kararlar durduruldu. Çok dilli tiyatro eğitimi veren ve oyunlar sergileyen kültür merkezi kapatıldı. 
Sur, Erciş, Edremit, İpekyolu, Özalp, Cizre, Silopi, Mazıdağı, Derik ve Suruç'ta, kadın müdürlükleri kapatıldı, çalışmalar durduruldu, kadın çalışanlar pasif pozisyonlara getirildi.
Cizîr Belediyesi Kadın Politikaları Müdürlüğü'ne bağlı Sitiya Zîn Kadın Danışmanlık Merkezi'nde kadınların başvuru belgelerine el konuldu.
Mazıdağı, Derîk, Dargeçit ve Silvan belediyeleri Kadın Merkezleri kapatıldı. Diğer kadın merkezlerinin çalışmaları da durduruldu.
Cizîre ve Silvan belediyelerinde kadın çalışmalarında yer alan kadınların bir kısmının iş akitleri feshedildi. Kadın çalışmalarında yer alıp iş akitleri feshedilmeyen kadınlar ise görev yerleri değiştirilmek suretiyle alandan uzaklaştırıldı. 
Diyarbakır Büyükşehir Kadın Politikaları Daire Başkanı gözaltına alındı ve 20 gün sonra serbest bırakıldı. Bağlar çocuk merkezi ve anadilde eğitim veren okul kapatıldı.
Kısacası kadınların yıllardır büyük emekler sonucu yarattığı kadın kazanımlarına el konulmaya, hayatı dönüştürme çabaları boşa çıkarılmaya başlandı. Kayyum atanan 26 belediyeden 15'inin resmi başkanları da kadındır."
Raporun okunmasının ardından, Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Gültan Kışanak, kayyum atanan Batman Belediye Eşbaşkanı Gülistan Akel ve Iğdır Belediye Eşbaşkanı Şaziye Önder'in katılımıyla divan oluşturuldu. Divanın moderatörlüğünü yapan HDP PM üyesi Yurdusev Özsökmenler, "Yerel siyaset nasıl yaşamak istediğimize verdiği cevaptır. Hayatı dönüştürmenin en önemli aracı yerel yönetimlerdir" dedi. 
Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Gültan Kışanak da, Kolombiya'da düzenlenen Dünya Bölgesel Yerel Yönetimler Konferansı ile Ekvador'da düzenlenen Habitat konferansından deneyimlerini de paylaştı. 
Kışanak, kadına yönelik yaptıkları belediye çalışmalarına ilişkin ise şu bilgileri verdi: "Alo Şiddet Hattı'nın kadınların kolay erişebileceği bir çağrı merkezi kurduk. Kadınların şiddet ortamında hemen ulaşabileceği bir imkan yaratmak üzere kurduk. Şiddete uğrayan kadınlar için sığınak öncesi ilk adım istasyonu kurduk. Kadınların ekonomik hayata etkin katılması için kadın ekonomi birimini, mevsimlik tarım işçiliğini durdurmaya yönelik kent bostanları çalışmasını kurduk."

KAYYUMLAR BİZİ MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇİREMEYECEK

Batman Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Akel, kent yapısına dair bilgiler vererek Batman’da ilk kadın dayanışma merkezinin 2002 yılında kurulduğunu belirtti. 2010'da kadın ekonomisini geliştirmek amacıyla Hêvî Umut Atölyesi'ni kurduklarını söyleyen Akel, "Mahallelerde kadına yönelik şiddetle mücadele merkezleri kurduk. Halkevlerinde kadın çalışmalarımız devam etti. Mor ulaşım kartı uygulamasına geçtik. Yani, kentte kadınlar yüzde 50 indirimle ulaşım araçlarını kullanmaya başladı" diye konuştu. 
Kayyum atanmasına ilişkin de konuşan Akel, kayyum atanma sürecinin aslında bir yıl önce başladığını söyledi. Akel devamla: " Belediyeye ilk girdikleri zaman söyledikleri, 'Yönetime el koyduk' sözleri oldu. Belediyenin etrafı zırhlı araçlarla çevrildi. Halkımızla birlikte belediyenin yanında farklı yapıların ziyaret ettiği günler devam etti. Bugün de seçilmişler olarak halkımızla birlikte olmaya devam edeceğiz" diye belirtti. 
Akel, "Bugün, kayyum bir savaş aracı olarak Kürdistan'da. Memurları da sömürge memurlarıdır. Kürdistan'da her metrekareye silahla girmeye çalışan bir rejim politikası var. Kürdistan'da kadının özgürlük mücadelesine saldıran bir devlet politikası var. Mücadelemizden ne kayyumlar ne silahlar bizi vazgeçirtemeyecek" dedi. 

BİZİMLE KADIN BELEDİYECİLİĞİ OLUŞTU

Iğdır Belediye Eşbaşkanı Şaziye Önder ise, Iğdır’ın AKP politikalarının yoğun işletildiği bir şehir olduğunu kaydetti. Kadın belediyeciliğinde Iğdır Belediyesi'nde olumlu sonuçlar alındığını belirten Önder, "Bizimle beraber kadın belediyeciliği oluştu. Erkeklerin de zihniyeti değişmeye başladı çalışmalarımızla. Kadının tüm yaşamda olması gerektiğini düşünüyoruz. Kadınların daha önce su veya belediye sorunlarından ötürü belediyeye gelmezken eşbaşkanlıkla bu sorunlarını rahatlıkla açabildi. Belediyede çalışan kadınlar daha önce görünmezken şimdi daha fazla görünür oldu" diye konuştu,

HİÇBİR ŞEY DEDİĞİNİZ GİBİ OLMAYACAK

DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel DBP'li belediyelere atanan kayyumların en büyük yöneliminin eşbaşkanlık sistemine olduğunu dile getirerek, "AKP'nin ilk hedefinde eşbaşkanlık sistemi vardı. Ancak, biz bunu kabul etmedik. Bunu başaramadılar, kayyumla birlikte hepsine bıyıklı ve göbekli erkekler atadılar. Kadınların görünürlüğünü ortadan kaldırdılar. Bütün hizmet işlerini kaymakama ve valinin insafına mahkum ettiler. Şimdi de Büyükşehir belediyelerimize kayyum atama girişimindeler" dedi.

"Kayyum atama sadece Kürt kadınlarının değil, dünya kadın hareketinin meselesidir" diyen Tuncel, "Savaş ve çatışma politikalarıyla kadınların özgürlüğü elinden alınmış durumda. Kürdistan'da savaş ve çatışma var. Etnik temizlik siyaseti var. Türkiye kadın hareketinin bunu görmesi gerekiyor" dedi. 

Tuncel, son olarak AKP'lilere hitaben, "Hiçbir şey sizin dediğiniz gibi olmayacak. Her şey bizim dediğimiz, kadınların dediği gibi olacak" diyerek, kadınlara, "O zaman şimdi yaşamı örgütleme gibi bir sorumluluğumuz var" diye konuştu.