Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, partisinin Mersin'de düzenlediği toplantıda parti temsilcileri ile bir araya geldi. Akdeniz Belediyesi Konferans Salonu'nda yapılan toplantıya, HDP milletvekilleri Nadir Yıldırım ve Mehmet Mir Dengir Fırat'ın yanı sıra çok sayıda partili katıldı. Toplantıda konuşan Yüksekdağ, HDP'nin halkla iç içe bir siyasi hareket olduğunu söyledi. AKP ve ittifak kurduğu güçlerin HDP ve HDP'nin dostlarını kendi hazırladıkları politikalara mecbur bırakmaya çalıştığına dikkat çeken Yüksekdağ, "Bize hazırladıkları kafeslere girmeyi kabul etmedik, etmeyeceğiz. Bize dayatılan esarete karşı özgürlük diyeceğiz. Halkın iradesi dedik, diyeceğiz. Karşınızdaki siyasi anlayış ve siyasi statüko bu mücadelemizi boşa çıkarmaya çalışmaktadır. Bizleri bu siyaset sahnesinden silmek istiyorlar. Çünkü onlar korkuyorlar. Onlar halkların kendi kendisini yönetmesinden korkuyorlar. HDP onlara bir yıl önce bu korkuyu yaşattı" dedi.

‘AKP İLE FETÖ DÜNE KADAR ORTAKLIK YAPTILAR’

Siyasi iktidarın ülkeyi silah, baskı ve hilelerle yönetmeye çalıştığının altını çizen Yüksekdağ, şöyle devam etti: "15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki bu siyasi iktidar kendi yarattığı FETÖ ve paralel yapılanmasına karşı darbe karşıtı demokrasi savunucusu gibi hareket ediyor. Ama biz biliyoruz. Düne kadar ortaklık yaptıkları ile araları bozulunca ortalığı darbe ve savaşa bırakanlar bugün kendisini demokrasinin tek savunucusu gibi görüyorlar. 'Biz gelmesek kaos gelir' diyenler darbe getirdiler bu ülkeye. Ama bu darbe yeni değil. 7 Haziran'da halkımıza karşı, Kürt Özgürlük Mücadelesi ile yapılan müzakere sürecine karşı yapılan darbedir. Sayın Abdullah Öcalan'a 5 Nisan tarihinden bu yana dayatılan tecritle hayata geçirilen darbedir. Sayın Abdullah Öcalan bu günün geleceğini çok net gördü ve yıllar önce uyardı hepimizi ve mevcut siyasi iktidarı. Dinlemiş olsalardı böyle bir darbe girişimi ile karşı karşıya kalmayacaktı Türkiye halkları."

‘KÜRT HALKINA KARŞI SAVAŞ AÇTILAR’

Siyasi iktidarın darbeye karşı ilan ettiği OHAL'i çözüm olarak gördüğünü kaydeden Yüksekdağ, OHAL ile sonuç elde edilemeyeceğini vurguladı. Kürt halkının yaşadığı mahalle ve kentlerde ilan edilen "sokağa çıkma yasağı", OHAL ve sıkıyönetim uygulamaları ile halkın özgürlük iradesinin engellenemediğinin altını çizen Yüksekdağ, "OHAL ile hiçbir siyasi sorunu çözemedikleri gibi çözemezler. Çünkü halkın özgürlük talepleri savaşılacak değil barışılacak taleplerdir. Bir halka karşı bir yıl önce savaş açtılar. Ve zamanla birbiri ile savaşan yapılar haline dönüştüler. Kürt halkına savaş ilan eden kendi içinde de barış nedir bilemez" diye konuştu. 

‘BU MUTABAKAT DA YIKILACAK’

Siyasi iktidarın derin yapılarla birlikte Kürt halkına karşı geliştirdiği ittifakın dağıldığına dikkat çeken Yüksekdağ, şunları aktardı: "İktidarın Kürtlere karşı oluşturduğu ittifak bir yıl sonra kendisine darbe olarak döndü. Darbenin ardından darbeye karşı yine Kürtlere karşı milliyetçi bir ittifak kurmaya çalışıyorlar. Böyle bir süreçte bir mutabakat kurdular ve üçü bir araya geldiler. Dördüncünün etrafında bir araya geldiler. Yeni bir milliyetçi mutabakat kuruyorlar. Ama o da yıkılacak. Yenikapı'da hazırladıkları şovla günü kurtarmaya çalışıyorlar. Ama çok sürmeyecek ve bu mutabakat da yıkılacak." 

Yüksekdağ, yeni kurulan ittifak çalışmalarında HDP'nin dışarıda bırakıldığı sözlerine ilişkin ise, "'HDP'yi dışarıda bıraktık. HDP haricinde' diyorlar. HDP hiçbir zaman sizin içinizde olmayacak ki. O yüzden 3 parti ile bir araya gelip yeni mutabakatlarını kutluyorlar. Ama biliyorlar ki Kürt halkının içinde olmadığı her mutabakat olduğu gibi bu mutabakat da yıkılacak. Daha fazla ayakta duramayacak. Onların yolu Yenikapı da biter ama bizim yolumuz her daim devam eder" şeklinde cevap verdi. 

Yüksekdağ'ın konuşması ardından toplantı basına kapalı devam etti.