Aristophanes ve Dario Fo'nun oyunları Kürtçe sahnede

Şanoya Bajarê Amed oyuncuları Antik Yunan'dan Aristophanes'in 2500 yıl önce yazdığı "Eşekarıları" oyunu ile İtalyan yazar Dario Fo'nun "Ödenmeyecek Ödemiyoruz" oyunlarını Kürtçe'ye uyarladı.

Kayyumun işlevsiz hale getirme çabasına karşı yeni bir yol açan tiyatronun oyuncuları, sanatlarıyla direndiklerini vurguladı.

Amed Büyükşehir Belediyesi’ne atanan kayyumun gelir gelmez kapısına kilit vurduğu Şehir Tiyatrosu’nun oyuncuları, zaman kaybetmeden Amed Şehir Tiyatrosu’nu kurmuştu. El birliği ile inşa ettikleri tiyatro salonunda çok sayıda oyun sahneleyen ve bir de tiyatro festivali düzenleyen sanatçılar, farklı şehir ve ülkelerde de turneler gerçekleştirdi. Bir hafta sonra yine Avrupa turnesine çıkacak olan bir ekip, 5 ülkede 12 sahnede oyunlar sergileyecek. Oyunlarını on binlerce seyirciye ulaştıran tiyatrocular, bir yandan yeni sezon hazırlıklarını da hızla sürdürüyor. Yeni sezonun ilk oyunu ise 29 Eylül’de sahnelenecek. Şanoya Bajarê Amed’te yönetmenlik ve oyun yazarlığı yapan Nazım Hikmet Çalışkan, yeni sezon çalışmalarına ilişkin konuştu.

KAYYUM DURDURAMADI

Halkın iradesine atanan kayyumun Kürt kültürüne saldırıp tiyatro çalışanlarını işten çıkararak işe başladığını hatırlatan Çalışkan, örgütlü çalışma sonucunda işten çıkarılmalarının ardından Şubat ayında Amed Şehir Tiyatrosu’nun kurulduğunu ve o günden bu güne alternatif çalışma hayatına kaldığı yerden devam ettiğini dile getirdi. Amed Şehir Tiyatrosu’nda ilk önce ellerinde olan oyunları seyirciyle buluşturmaya devam ettiklerini belirten Çalışkan, “Oyunlarımızla birlikte bu yıl 5’incisini düzenlediğimiz Amed Tiyatro Festivali’ni yaptık. Bu festivali Türkiye’deki muhalif tiyatro topluluklarıyla birlikte yaptık. 16 oyun bize destek amacıyla Diyarbakır’a geldi. Ondan sonra Temmuz ayı itibariyle bir ara vermiş olduk. Hem yeni sezonun oyun arayışları hem de gerekli turneler ve planlamalar için verdiğimiz arada Ağustos ayı itibariyle provalara başladı” dedi.

DARİO FO VE ARİSTOPHANES’TEN UYARLAMA OYUNLAR

Yeni sezon için iki ekibe ayrılarak iki yeni oyun üzerine yoğunlaştıklarını söyleyen Çalışkan, “Yeni sezon için tekst arayışlarınız olur, başka bir dildeyse çevirisini yaparsınız. Bu sezon için ele aldığımız tekstlere baktığımızda biri İtalyan muhalif yazar Dario Fo’nun sistemin çelişkileri ve işçi sınıfının sistem içindeki duruşu üzerine yazdığı politik komedisi ‘Ödenmeyecek, Ödemiyoruz’ oyunu. Kendini bize dayatan tekstlerden biri buydu. Ne yapabiliriz diye düşününce zırt diye kendini gösteren bir tekst. Biz de çok direnmedik aldık onu. Kürtçeye uyarladık. Diğeri de Antik Yunan’dan bir oyun. Ömrü 2500 yılı bulan Aristophanes'in komedyası ‘Eşekarıları’ (Yargıçlar) oyunu. Atina’da o dönem hukuk sisteminin ne kadar laçkalaştığını, militarist bir zihniyetle bir takım insanların elinde olduğunu gösteren, bunun eleştirisini yapan, herkesin yaşamına müdahale ederek keyfi biçimde ceza kesme durumunu ele alıyor. Bu anlamda klasik bir şeyden bahsediyoruz. Aslında iktidarların ne kadar küçük, zayıf, güçsüz olduklarını ortaya koyan ironik bir durum. Tarihin kendini tekerrür ettiği bir oyundan bahsediyoruz Aristophanes’in oyunu bu anlamda kendini bize dayattı. Çevirisini kendimiz yaptık. Provalarımız devam ediyor. Tekstleri sahneye koyarken biraz da uyarlama şeklinde yapıyoruz. Hani bire bir çevirmekten ziyade belli köşe taşlarını, unsurlarını alıp diğerini bir kültürel giydirme olarak hazırlıyoruz. İki oyunla başlıyoruz yeni sezona. Dediğim gibi dil Kürtçe, bu konudaki tartışmalar geride kaldı, bu konuda netiz” dedi.

KÜRTÇE TEKSTLERE ULAŞMA ÇABASI SÜRÜYOR

Kürtçe tekstlere ulaşıp bunları sahnede büyütme gibi bir dertlerinin olduğunun altını çizen Çalışkan, bu çabaya ilişkin şunları söyledi: “Kayyumla birlikte bu çabamızın önü biraz kesildi. Kürtçe oyun yazma yarışmamız vardı. Seneye yapmayı düşünüyoruz. Yazma yarışması sürdürülebilirse oradan bize gelen tekstler olabilir, cezaevinde yazılan tekstler olabilir. Bu anlamıyla Kürtçe tekstlere de yönelimiz var. Biraz da zamanının ruhunun yarattığı o susamışlığın getirdiği evrensel anlamda bazı değerlere sistemin, iktidarın saldırısını konu alan oyunlarla başladık.”

ÇOCUK FESTİVALİ HAZIRLIĞI VAR

Yeni sezona güçlü gireceklerini aktaran Çalışkan, üretim açığını sekteye uğratmadan biraz daha yükseltmeye çalışarak bir plan ve program içinde olduklarının altını çizdi. Yeni oyunlarının dışında çocuk oyunlarının başlayacağını dile getiren Çalışkan, Diyarbakır Tiyatro Festivali’ne ek olarak çocuk oyunları günleri ya da festivali çalışması olduğu bilgisi verdi. Eğitim ve drama atölyesi çalışmaları olduğunu da belirten Çalışkan, “Her kentte drama eğitimi verenler için hem de çocuklar için iki farklı zeminde eğitim çalışmalarımızı her yıla yayıp süreklilik haline getirmeyi hedefliyoruz” diye kaydetti.

SANATI HALKA ULAŞTIRACAĞIZ

Kürt tiyatrosunu bu güne kadar ki emek ve çabalarını bir form halini kazandırmak istediklerini aktaran Çalışkan, “Bu kazanımın bir faşizan bir yönelimle baş aşağı edilip bir moralsizliğe gömülmesine karşı durmaktır amacımız. Böyle bir duruşumuz ve niyetimiz var. Biz bu kentte temel olarak sadece bir salona tabi kalmadan sanatı halka götürerek bir çok yerde çalışmalarımızı yürütmek için girişim ve hedeflerimiz vardı” dedi.

OYUNLARIMIZ DA BİR DİRENİŞTİR

Alternatif muhalif tiyatroyu Amed’de güçlendirmek için kolları sıvadıklarını dile getiren Çalışkan, sanatın durdurulabilir veya yok edilir bir alan olamayacağının altını çizdi. Çalışkan, “Bu coğrafyada bu toplum bu zulmü görüyorsa illaki sanat da bu çarkın içerisinde payına düşeni alıyor. Son iki yıldır faşizan yönelimler karşısında hayatın tüm alanları mümkün olduğunca hırpalanmaya çalışılıyor. Eğer bizler kendi isteklerimizi ve yaşam bilincimizi metinlerimizde kesintisiz bir biçimde ortaya koyabilirsek o zaman biz varlığımızı elimizde tutabiliyoruz. Bu anlamda bölgedeki ve Türkiye’de muhalif tiyatro ekibiyle diyalog içerisindeyiz. Festivallerimizi de bu dayanışma üzerinden yaptık. Bu direnme biçimidir. Bu gelenek içerisinden var olacak bütün zeminlerde bir arada direnişini yükselteceğiz. Bu konuda tavrımız ve kararımız nettir. Seyircimizden ve halkımızdan da kendi dilinde kendi kültürüyle üretimlerde bulunan zeminlere yakın durmasını ve beraber durmasını istiyoruz. Bizler aynı zeminde duruyor ve birlikte mücadele etmeye çağırıyor. Yeni sezonda bu bilinçle ve duruşla birlikle olmaya çağırıyoruz” diye konuştu.