Aykol: Başkalarının yazamadıklarını yazdık

Amed'de okurlarıyla buluşan Gazeteci Hüseyin Aykol, "Yazılamayanları ulaştırdık. Bedel ödeyerek bugünlere geldik" dedi.

Gazeteci Hüseyin Aykol, Kürt basınındaki gelişmeleri konu alan ve Aram Yayınları’ndan çıkan 'İlginç Zamanlarda Yaşamak' adlı kitabını imzalamak için Lilav Kitap Evi’nde okurlarıyla buluştu. Kitabında da yer verdiği anıları anlatan Aykol, okurların sorularını yanıtladı.

‘BAŞKALARININ YAZMADIĞINI ULAŞTIRDIK'

Aykol, 30 yılda 60 gazete çıkardıklarını, devletin gazetelerini kapattığını, fakat kendilerinin ısrarla çıkarmaya devam ettiklerini belirtti. Gazetelerinin bombalandığı, gazeteci ve dağıtımcılarının öldürüldüğü, tutuklandığı ve bir kısmının sürgüne gitmek zorunda kaldığını vurgulayan Aykol, bedel ödeyerek bugünlere kadar geldiklerini ifade etti.

Aykol, şöyle konuştu:

“Burada Kürt basın tarihinde bir şeyler yapmaya çalışan bir arkadaşınız olarak 30 yıldır karşınızdayım. Bütün gazetelerde en üst düzeylerde sorumluluk aldım. Çok onurlu bir iş yaptığımızı düşünüyorum. Tripotlar gibi medyanın da üç ayağı var. Haber toplamak, bunu halka daha iyi nasıl anlatırız diyen editörler ve üçüncü ayağı ise gazeteler, televizyon yayını ve bayilerle halka ulaşmasıdır. Bu şekilde üç ayak oluşuyor. Haber toplayan arkadaşlarımız, editörlerimiz, 15 genç küçük dağıtımcı arkadaşımız öldürüldü. Engeli veya 60 yaşında evini geçindirmek için çalışan arkadaşlarımız öldürüldü. Başkalarının yazmadığı haberleri size ulaştırıyoruz. Bundan dolayı devletin baskılarına maruz kalıyoruz. Biz sonuna kadar bu işi yapmayı düşünüyoruz.

'KENDİ HİKÂYEMDEN ÇOK ÖZGÜR BASINI ANLATTIM'

Benim biyografim, alıntılar gibi okunsa da aslında özgür basın geleneğinin 30 yılının anekdotudur. Aykol’un hikâyesinden çok özgür basını anlatıyor. Kitap, tarihimizin bir özetidir. Daha da yazılacak. Şehitlerimiz sayesinde buralara geldik. Bugün hala buradaysak basın kurumlarımız, televizyonumuz, gazetelerimiz, dergilerimiz, internet sitemiz varsa, şehitlerimiz sayesindedir. Şu ana kadar onların anılarına layık olmak istedik."