Dillerden düşmeyen şarkıların yaratıcısıydı…

2011 yılında Amsterdam’da tedavi gördüğü hastanede hayata gözlerini yuman Kürt sanatçı Hozan Zinar, dillerden düşmeyen şarkıların yaratıcısı olarak hafızalardaki yerini aldı.

Hozan Zinar, 1954 yılında Aksaray’a bağlı Ekecik’in Sarikaraca köyünde dünyaya geldi, ancak Kürdistan’dan koparılmış bir aile ortamında büyümesine rağmen yurtsever duygularla büyüdü. Ardından ailesinin “misafir işçi” olarak Hollanda’nın başkenti Amsterdam’a gelmesiyle de Hozan Zinar fabrikada işçi olarak çalışmaya başladı. Fabrikada sendikal mücadeleye öncülük eden isimlerden olan sanatçı, ilk sanat çalışmalarına ise 1976 yılında Hollanda Türkiyeli İşçiler Birliği (HTİB)’e bağlı dernekte start verdi.

1970’li yılların sonunda “Ozan Harabi” adıyla konserlerde yerini alan Hozan Zinar, 1980’lı yılların başında ise Kürt ve Kürdistan sorununa yaklaşımları nedeniyle HTİB’lilerle tartışmalara girdi, ardından da yollarını bu hareketle ayırdı. Sanatı ve yaktığı türküleriyle Kürt özgürlük mücadelesine ses olmayı ise 1981 yılında Den Haag’ta 12 eylül faşizmini protesto etkinliğinde sahne aldığı sırada başardı.

‘LO SAHİLO’ İLE BAŞLAYAN DEVRİMCİ SANAT HAYATI

O gün besteleyip seslendirdiği türkü ‘Lo Sahilo’dur, şarkısının sözleri ise 1979’da Siverek’te Türk devletinin işbirlikçi gerici güçlerle girdiği çatışmada şehit düşen PKK’nin önde gelen kadrolarından Salih Kandal’ı anlatır. Kürt özgürlük mücadelesinin etrafında birleşen insanların parmakla sayıldığı 1982 yılında bir grup arkadaşıyla Amsterdam Kürt Kültür Merkezi’nin kurmayı başardı. 1983 yılında ise HUNERKOM’un kuruluş çalışmalarında yer alan Hozan Zinar, özgürlük mücadelesinin öncülük ettiği sanat çalışmalarının Hollanda’daki temsilciliğini üstlenir.

Amsterdam’da kurulan Botan radyosu çalışmalarında da yer Hozan Zinar, 1989’da Bekaa Vadisi’ndeki Mahsun Korkmaz Akademisine giderek burada Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın verdiği eğitimin öğrencisi olur. Askeri eğitim sırasında şarapnel parçası nedeniyle sağ ayağından yaralanması üzerine Lübnan’da bir süre tedavi gördükten sonra Avrupa’daki kültür-sanat çalışmaları için görevlendirilir.

KLASİKLEŞEN BİRÇOK ESERİN YARATICISI

1990’lı yılların başından itibaren Avrupa’da İngiltere, İskandinavya ülkeleri, Yunanistan ve Hollanda gibi ülkelerde özgürlük hareketinin siyasi ve sanat çalışmalarında yer alan sanatçının kaleme aldığı, dillerden düşmeyen, artık Kürtçe’nin klasikleşen türküleri sayılan eserle Kürt sanat tarihine ismini yazdırmayı başardı.

“Şirîna Kurdistanê”, “De Bimeşe”, “Mendo Tuye”, “Çemê Muşê” ve “Munzur Çayı” Hozan Zinar’ın eserlerden birkaçı, en unutulmayan ise neredeyse Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan için yapılan bütün eylem/etkinliklerde kitlelerce seslendiren “Biz Apo’ya Söz Vermişiz” türküsüdür.

KANSERE RAĞMEN MÜCADELESİNİ SÜRDÜRDÜ

2004 yılında kanser teşhisi konulması ardından tedaviye başlayan Hozan Zinar, kötüleşen sağlık durumuna rağmen siyasi ve sanatsal faaliyetlerinden vazgeçmedi. Son olarak 15 Şubat 2010 günü Kürt Halk Önderi’ne yönelik uluslararası komplonun yıldönümü nedeniyle Fransa’nın Strasbourg kentinde gerçekleşen kitlesel yürüyüşe katıldı Mayıs 2011’de ise babası Emrullah Iz’in ölümünden çok etkilendi ve beyin kanaması geçirdi.

Amsterdam’da tedavi gördüğü hastanede 3 hafta yaşam mücadelesi veren Hozan Zinar, 29 Mayıs 2011’de yaşama gözlerini yumdu. 4 çocuk babası olan sanatçı Hozan Zinar, öğrencisi ve çok sevdiği PKK gerillası İbrahim Kiliç (Zinar Andok)’un da ebedi istirahatgahı olan memleketi Ekecik’teki mezarlıkta toprağa verildi.