Engelleyemezler yenisini açarız

MÎR Müzik ve Mezopotamya Yayınevi’nin Berlin hükümeti tarafından kapatılmasını eleştiren sanatçılar, ‘’Bir ulusun şarkılarını yapanlar, yasalarını yapanlardan daha güçlüdür. Engelleyemezler yenisini açarız’’ dedi.

Almanya’da bulunan MÎR Müzik ve Mezopotamya Yayınevi’ne yönelik gerçekleştirilen baskın ve yasak kararı sanatçılar tarafından tepkiyle karşılandı.

Sanatçı Cevat Merwani, iki kültür kurumuna daha önce de baskın yapıldığı ve tüm malzemelere el konulduğunu hatırlatarak, ”İkinci defa hukuki olmayan bir saldırı, baskın gerçekleşiyor. Yaklaşımlarına, saldırı şekillerine baktığında binlerce kilometreden Türk polisinin gelip baskın yaptığını düşünüyor insan” dedi. ”Kültürümüzü yaşatmak, 5 bin yıldan bugüne gelen müziğimizi, geleneklerimizi yaşatmanın arayışındayız” diyen Merwani, ”Şimdi burayı kapattılar ama biz yeni bir yer daha açarız. Bu baskılarla kültürümüzü, geleneklerimizi ayakta tutmak için yapacağımız çalışmaların önüne geçilemez” diye ekledi.

BİRLİKTE MÜCADELE EDELİM

Sanatçılardan Deniz Deman da Almanya’nın, Türkiye’deki faşizan politikaları aratmayacak bir şekilde düşmanca yaklaştığını belirterek, ”Faşist Erdoğan hükümetiyle ilişkilerini daha da derinleştiren Alman devleti, Erdoğan’ı memnun etmeye yönelik bu yasakçı yaklaşımıyla Türkiye’deki soykırım saldırılarına destek verdiğini de gösteriyor. Büyük emek ve değerlerle var edilen kültür kurumlarımıza yönelik saldırıları kınıyoruz, tüm sanatçıları, demokratları bu yasakçı zihniyete karşı birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz” diye belirtti.

EVLERİMİZ SANAT KURUMU GİBİ

Almanya’da Kürtlere ve Kürtlerin demokratik kurumlarına yönelik 1993’ten bu yana sistematik bir baskının olduğunun altını çizen sanatçı Farqin Azad ise ”Türkiye ile ne zaman bir pazarlığa gidilse, elindeki koz olan Kürt kurum ve kuruluşlarına yönelik baskı, Kürt siyasetçileri gözaltına alıp cezaevine koyma politikaları geliştiriyor” dedi. ”Kürtler bugün Ortadoğu’da DAİŞ gibi bir zulüm örgütüne karşı insanlık mücadelesi yürütürken, Kürt kurumlarına saldırmak Kürtleri sırtından hançerlemektir” ifadelerini kullanan sanatçı şöyle konuştu: ”Kürtlerin kurumlarını kapatarak, Kürtlerin kültür ve sanatının önüne geçeceklerini düşünürlerse yanılırlar. Çünkü Kürtlerin kendi evleri kültür ve sanat kurumu gibidir, kendi dilini konuşup, kültürünü yaşıyor. Almanya, Kürtlere yönelik baskılarına son vermeli.”

MÜCADELEYE KESİNTİSİZ DEVAM

Sanatçı Kawa ise baskılara sessiz kalmayacaklarını ve morallerini bozmadan, özgürlüğe ulaşana kadar mücadele edeceklerini belirterek, şunları dile getirdi: ”Sessiz kalmamız elbette ki beklenemez. Biz haklarımızı istiyoruz, halkımızın özgürlüğünü istiyoruz. Rojava’da, Bakur’da, Başur’da halkımız haklarını istiyorlar. Bu baskılara karşı da bizler de sessiz kalmayacağız” diye konuştu.

ALMANYA İÇİN UTANÇ

Dört yıl boyunca Mir Müzik yönetiminde yer alan Ozan Xemgin Birhat, “Ne oldu da Almanya Kürt kurumlarına saldırıyor” diye sorarak şunları ifade etti: ”Bence bu Merkel hükümetinin Erdoğan’la girdiği gizli ilişkilerin bir sonucudur. Almanya, Türkiye ile olan ilişkilerinde çok ahlaksızca Kürtleri sürekli kurban ediyor. Sanatçıların sesini kesmek, kitapları veya yayın evlerini kapatmak daha dün Almanya’da Hitlerin bir icraatıydı. Almanya bu utancı taşımasına rağmen bugün aynı yöntemlerle Kürtlere yöneliyor. Ama ne olursa olsun Kürt halkı susmayacak ve yoluna devam edecektir.”

ÖFKE KUSUYORUM

Baskına tepki gösteren Ozan İdris Bagok şunları dile getirdi: ”Almanya, Kürtlere karşı zulüm işliyor. Kürtler bunu unutmaz. Almanya hiç tarihinde ders çıkaramaz mı? Daha dün kitaplar yakıldı, müzikler yasak edildi, halklar katliamlarda geçirildi. Bu utanç Alman devletine yetmedi mi? Bunu kınamıyorum lanetliyorum, öfke kusuyorum, kahrolsun diyorum, yazıklar olsun diyorum.”

KÜRTLER KURUMLARINA SAHİP ÇIKMALI

Uzun yıllardır Kürt kurumlarının ve sanatçılarının Almanya’da baskı altında olduğunu belirten Ozan Reber, baskına tepkilerini şu sözlerle dile getirdi: “Almanya her TC ile görüştüğünde ya bir derneği basar, ya bir Kürt içeri alır ya Kürt kurumlarına karşı davalar açar. Sonra ne oluyor? Kırk yıldır Kürtler Almanya’da yok mu oldu? Özgürlük mücadelesi bir milim geriye mi gitti? Kürtler, inadına Kürt kurumları etrafında birleşmeli, inadına özgürlük mücadelesine, sanatçılarına, kurumlarına, siyasetçilerine sahip çıkmalıdır.”

ŞARKILARI YAPANLAR DAHA GÜÇLÜDÜR

Kürt halkına direniş dışında bir seçeneğin kalmadığı günlerin yaşandığını belirten sanatçı Serhat Çarnewa ise tepkisini şöyle dile getirdi: ”1996’dan bu yana Almanya’da yaşıyorum. En zorlu dönemlerde bile Kürt Kültür kurumlarına böyle bir saldırı gerçekleşmemişti. Her yerde Kürt halkına direniş dışında bir seçeneğin kalmadığı bir dönemi yaşıyoruz. Bir ulusun şarkılarını yapanlar, yasalarını yapanlardan daha güçlüdür. Bu şiarla daha fazla üretip, sürece cevap olmaya çalışacağız.”

Kaynak: Yeni Özgür Politika