PKK’nin kuruluşunun 41’inci yıldönümüne ilişkin yazılı bir açıklama yapan PKK Yürütme Komitesi, “PKK, son 22 yıldır da imha ve tasfiye amaçlı uluslararası komplo saldırılarına ve İmralı soykırım sistemine karşı devrimci direnişi örgütlemekte ve yürütmektedir. Bu temelde ABD’nin örgütleyip yürüttüğü uluslararası komplo planını parçalamış, TC’nin yüzündeki tüm maskeleri düşürerek AKP-MHP faşist diktatörlüğü şahsında Kürt düşmanı sömürgeci-soykırımcı gerçeğini net bir biçimde açığa çıkartmış, söz konusu zihniyet ve siyaseti yenilginin eşiğine getirmiştir” dedi.
PKK Yürütme Komitesi açıklamasında şunlar belirtildi: “Kürt halkının özgürlük öncüsü PKK’nin resmi kuruluşunun 41’inci yılını tamamlıyor, 42’nci PKK yılına giriyoruz. Hareket ve halk olarak 42’nci özgür Kasım ayını yaşıyoruz. Her alanda yoğun tartışmalar ve coşkulu kutlamalar oluyor. Bu temelde, başta Önder Apo olmak üzere tüm yoldaşların, halkımızın ve devrimci-demokratik dostlarımızın Parti Bayramını kutluyor; yeni parti yılında yürütecekleri özgürlük ve demokrasi mücadelelerinde üstün başarılar diliyoruz. Büyük Şehidimiz Haki Karer yoldaşla başlayan ve sayıları kırk bini aşan kahraman şehitlerimizi saygı, sevgi ve minnetle anıyor; amaçlarını başarma ve anılarını yaşatma sözümüzü bir kez daha yineliyoruz. 42’nci PKK yılında daha güçlü savaşma ve daha büyük başarma iddia ve kararlılığımızı belirtiyoruz.
Bilindiği gibi, PKK bir Önderlik ve şehitler partisi oluyor. Baştan itibaren Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlük felsefesiyle yoğrulmuş, fikirleriyle ve kişilik özellikleriyle donanmış, ideolojik ölçülerini ve tarzını edinmiş, hiç bitmeyen emek ve çabasının ürünü olmuş bulunuyor. Böylece sürekli Apocu zihniyet, felsefe, ideoloji, siyaset, tarz, üslup ve tempo ile donanıyor. Yine Önder Apo, ‘Şehitler PKK’lidir’ diyor ve kahraman şehitlerimizin PKK olarak yaşadığını belirtiyor. PKK’nin ‘Haki Karer’in anısının örgütlenmesi’ olduğunu ifade ediyor. Haki Karer’den Mazlum, Kemal ve Hayri’lere, Mehmet Karasungur ve Mahsum Korkmaz’dan Beritan ve Zilan’lara, Reşit ve Sara’lardan Delal ve Helmet’lere kadar uzanan büyük bir şehitler ordusu ortaya çıkmış bulunuyor. Böylece Önderlik ve şehitler çizgisinde kendisini eğitmiş ve örgütlemiş bulunan PKK’nin, 42’nci yılda Apocu çizgi militanlığını, fedai devrimciliği ve tutarlı yurtseverliği daha da geliştireceği kesindir.
PKK ZORLUKLARIN VE İMKANSIZLIKLARIN HAREKETİ
PKK’nin 41 yıllık mücadele tarihinin her anı büyük zorluklara ve engellere karşı amansız bir mücadele içinde geçmiştir. Faşist, sömürgeci ve soykırımcı TC devletinin imha ve tasfiye saldırılarına karşı öz savunma çizgisinde sürekli direnerek bugünkü tarihi gelişmeleri ortaya çıkarmıştır. Her türlü zorluğa ve engele rağmen, varlık ve özgürlük çizgisinden hiçbir zaman sapmamış ve uzaklaşmamıştır. Bu temelde PKK, kolay ortamların ve büyük maddi imkânların değil, zorlukların ve imkânsızlıkların hareketi olmuş ve her şeyi iğne ucuyla kuyu kazarcasına zorlu bir mücadele içerisinde var etmiş ve kazanmıştır. Dolayısıyla PKK kazanımlarının değerinin çok iyi bilinmesi gerekir.
Çok açık ki, son yarım yüzyıla yakın süreç içerisinde Kürdistan’da özgürlük ve demokrasi adına yaratılan gelişmelerin altında Önder Apo ile PKK’nin imzası vardır. 1970’li yıllar Kürdistan gerçeği ve Kürt sorunu konusunda büyük bir düşünsel aydınlanmanın yaratıldığı yıllardır. Böyle bir aydınlanma temelinde şekillenen PKK, Hilvan ve Siverek direnişleriyle Kürt varlığı ve özgürlüğü için savaşılacağını, tarihi Zindan Direnişi ile hiçbir şeyin böyle bir direnişi durduramayacağını, 15 Ağustos Gerilla Atılımıylaysa söz konusu direnişin zafer çizgisinde yürütüleceğini ortaya koymuştur. Gerilla çizgisinde savaşan PKK, 1990’ların başında Ulusal Diriliş Devrimini başarmış, serihildan temelinde Kadın Özgürlük Devrimini başlatmış, dolaylı etkisiyle Güney Kürdistan’ın statü kazanmasına yol açmıştır.
İMRALI SOYKIRIM SİSTEMİNE KARŞI DEVRİMCİ DİRENİŞ ÖRGÜTLENİYOR VE YÜRÜTÜLÜYOR
PKK, son 22 yıldır da imha ve tasfiye amaçlı uluslararası komplo saldırılarına ve İmralı soykırım sistemine karşı devrimci direnişi örgütlemekte ve yürütmektedir. Bu temelde ABD’nin örgütleyip yürüttüğü uluslararası komplo planını parçalamış, TC’nin yüzündeki tüm maskeleri düşürerek AKP-MHP faşist diktatörlüğü şahsında Kürt düşmanı sömürgeci-soykırımcı gerçeğini net bir biçimde açığa çıkartmış, söz konusu zihniyet ve siyaseti yenilginin eşiğine getirmiştir. Gerçekleştirdiği paradigma değişimi ile Demokratik Modernite Kuramını geliştirmiş, kadın özgürlükçü ve ekolojik toplum paradigması ile tüm ezilenlerin kurtuluş yolunu açmıştır. Rojava’da gerçekleşen 19 Temmuz 2012 Devrimi ve gelişen Kuzey-Doğu Suriye pratiği söz konusu çizginin önemli bir uygulaması olmuştur.
PKK, 41’inci yılda da faşist-sömürgeci-soykırımcı zihniyet ve siyasete karşı devrimci halk savaşı stratejisi temelinde tarihi öneme sahip büyük bir direniş yürütmüştür. ABD’nin 6 Kasım 2018 tarihinden itibaren uluslararası komployu yenileme kararına ve AKP-MHP faşizminin İmralı tecridine karşı 7 Kasım 2018 tarihinde başlayan Büyük Açlık Grevi etrafında ‘Tecridi Kıralım, Faşizmi Yıkalım ve Kürdistan’ı Özgürleştirelim’ direniş hamlesini geliştirmiş, bu temelde 2 Mayıs’tan itibaren İmralı kapılarını araladığı gibi, 31 Mart ve 23 Haziran yerel seçimlerinde AKP-MHP faşizmini ağır yenilgiye uğratarak nihai çöküş sürecine sokmuştur. Bütün bu gelişmelerde başta kahraman gerilla güçlerimiz olmak üzere kadın ve gençlik hareketlerinin tarihi direnişi tayin edici rol oynamıştır.
KUZEY DOĞU SURİYE’DE 45 GÜNDÜR KAHRAMANCA BİR DİRENİŞ SÜRÜYOR
Kuşkusuz 41’inci yıl direnişinin çok önemli bir parçası da 9 Ekim tarihinden itibaren başlayan Rojava’ya yönelik soykırımcı işgale karşı Kürt halkının ve insanlığın geliştirdiği direniştir. ABD ve Rusya desteğindeki AKP-MHP işgalci saldırılarına karşı Kuzey-Doğu Suriye halkları ve savunma güçleri 45 gündür kahramanca direnmiş, bu direnişi başta Başurê Kürdistan olmak üzere tüm parçalardaki ve yurtdışındaki halkımız ve dünyanın dört bir yanında devrimci-demokratik insanlık etkili bir biçimde desteklemiştir. Bu direniş, Önder Apo ve Kürt özgürlük mücadelesi gerçeğinin küresel bir boyut kazanmasına ve güç olmasına yol açmıştır.
Şimdi 42’nci PKK yılına AKP-MHP faşizmine karşı Bakur, Rojava ve Başur’da gelişen devrimci halk savaşı direnişi içinde giriyoruz. AKP-MHP yönetimindeki TC ile PKK öncülüğündeki Kürdistan halkı arasındaki savaş, bölgesel düzeyi de aşarak küresel boyuta ulaşmış bulunuyor. Kuşkusuz bu durum Kürt sorununun çözüm imkânlarını çok daha fazla artırıyor. Bu da daha ciddi bir tehlikenin varlığı ile özgürlüğün daha da yakınlığına işaret ediyor. Bu çerçevede AKP-MHP faşizmi, Türkiye içinde ve bölgede sömürgeci-soykırımcı birliği yaratarak ve tüm iktidarcı-devletçi sistemin desteğini alarak PKK öncülüğünü ezmek ve Kürt soykırımını başarıya götürmek için her türlü vahşi katliam ve saldırıyı yürütüyor. Kürt varlığının ve özgürlüğünün sağlanabilmesi için de işte bu saldırganlığın kırılması, Kürt düşmanı faşist-sömürgeci-soykırımcı zihniyet ve siyasetin yenilip yok edilmesi gerekiyor. Bu da Kürt ulusal-demokratik birliğinin ve özgürlükçü direnişinin en ileri düzeyde geliştirilmesini gerektiriyor.
ULUSAL BİRLİK
PKK, 42’nci yılda zaferi getirecek olan böyle bir özgürlük direnişini geliştirebilmek ve Kürt demokratik birliğini yaratabilmek için üzerine düşen her türlü görevin gereğini yerine getireceğini bir kez daha ifade ediyor. Bu temelde, başta tüm Kürt parti ve örgütleri olmak üzere Kürt aydın ve sanatçılarını, kadın ve gençlerini, tüm Kürt halkını duyarlı olmaya, var olan tehlike ile ortaya çıkan imkânları görmeye, Ulusal Kongre temelinde ittifak ve birlik yaratarak özgürlük için beraber çalışmaya ve mücadele etmeye çağırıyor. Özgürlüğün bu temelde kazanılacağına ve bunun da çok yakın olduğuna inanıyor.
ORTADOĞU HALKLARI, ORTAK MÜCADELE GELİŞTİRMELİ
Yaşanan son olaylar açık bir biçimde gösteriyor ki, Kürt halkı ile bölge halklarının ve tüm ezilen insanlığın kaderi ortaktır. Kürdistan üzerindeki sömürgeci-soykırımcı egemenlik, başta Türkiye olmak üzere İran, Irak ve Suriye halkları üzerinde faşist baskı ve sömürü olmakta ve tüm insanlığa faşist tehdit ve sömürü olarak yansımaktadır. Bunun tersi olarak, Kürdistan halkının geliştirdiği özgürlük mücadelesi ise, başta Türkiye olmak üzere Iran, Irak ve Suriye’deki demokratikleşmeyi geliştirmekte ve yeni bir demokratik dünyayı var etmektedir. Bu temelde PKK, başta Türkiye, İran, Irak ve Suriye olmak üzere Ortadoğu’da ve dünyanın dört bir yanında gelişen demokratik halk direnişlerini ve özgürlük eylemlerini selamlamaktadır. Kadınlar ve gençler öncülüğündeki Türkiye, İran, Irak, Suriye ve tüm Ortadoğu halklarını, ezilen insanlığı ve tüm devrimci-demokratik güçleri faşizme ve kapitalist modernite sistemine karşı ortak demokrasi mücadelesini geliştirmeye çağırmaktadır.
PKK’nin 42’nci yılı, erkek egemen faşist, sömürgeci ve soykırımcı zihniyet ve siyasetin daha fazla yıkılıp aşıldığı, kadın özgürlük çizgisindeki özgürlük ve demokrasi mücadelelerinin daha çok gelişip zaferler kazandığı bir yıl olacaktır. Apocu özgürlük ve mücadele çizgisiyle donanmış olan militanlığın yürüttüğü Kürdistan özgürlük mücadelesi de her zamankinden daha fazla böyle bir mücadeleye öncülük edecektir.
Bu temelde 42’nci PKK yılını selamlıyor, bir kez daha herkesin Parti ve Ulusal Diriliş Bayramını kutluyor, tüm yoldaşları, kadın ve gençleri, halkımızı ve dostlarımızı 42’nci PKK yılında faşist-sömürgeci-soykırımcı zihniyet ve siyasete karşı özgürlük ve demokrasi mücadelesini daha güçlü yürütmeye çağırıyoruz!”