Türk devletine ait İnsansız Hava Araçları (SİHA)’lar 23 Haziran’da Kobanê’nin Helîncê köyünde 3 Kürt kadını, 25 Haziran’da ise Süleymaniye kentine bağlı Şarbajar'da 2 sivili katletmiş, aralarında çocukların da bulunduğu 8 kişi de yaralanmıştı.

Sol Parti milletvekili Andrej Hunko Türk SİHA’ların işlediği katliamları Federal Meclis’in gündemine taşıyarak Angela Merkel’in başbakanlığındaki hükümete “Türkiye’nin 23 Haziran’da Kobanê’de 3 Kürt kadınını silahlı drohnelerle vurarak katledilmesi konusunda ne düşünüyorsunuz? Almanya bu suça karşı harekete geçecek mi?” şeklinde bir soru yöneltmişti.

Hunko’ya hükümet adına dün yazılı olarak kısa bir yanıt veren Devlet Bakanı Niels Annen Ankara rejimine şu uyarıyı yapmıştı: “Federal Hükümet bütün silahlı eylemlerin uluslararası yasaları gözetilerek gerçekleşmesi yönündeki bir yaklaşım içindedir. SİHA’ların kullanımında uluslararası yasaların gözetlenmesi ve sivil halkın korunması gerekiyor.”

‘UYARILAR BOŞ LAFLARDAN İBARET’

Ancak soruyu yönelten Hunko hükümetin yanıtının yetersiz buldu. Hem Alman Federal Meclisi’nde hem de üyesi olduğu Avrupa Karma Parlamenterler Meclisi (AKPM)’de silahlı dronların yasaklanması için çalışmalar yüreten Hunko, ANF’ye yaptığı değerlendirmede Türk devletinin SİHA’larla açık şekilde savaş suçu işlediğini belirtti.

Türk SİHA’larının Rojava’da gerçekleştirdiği katliamı şiddetle kınadığını belirten Hunko, Almanya’nın da sessiz kalmasını eleştirdi. “Berlin yönetiminin Türk SİHA’larının işlediği suçlardan hiç bir şekilde rahatsızlık duymaması ylürütelen Türkiye siyasetinin bir parçasıdır” diye konuşan Hunko, Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun önceki gün başkent Berlin’de karşılanmasına dikkat çekerek Merkel hükümetine şu eleştirileri yöneltti:

“Sürekli tekrarlanan savaş suçları nedeniyle Federal Hükümet Türkiye ile devam eden ayıcalıklı ortaklığını sona erdirmesi gerekirken, mültecileri Avrupa Birliği’nden uzaklaştırması için Erdoğan rejimine hala ‘kapı bekçiliği’ görevi veriyor. Almanya’nın AB Dönem Başkanlığı görevini alır almaz yurt dışından gelen ilk hükümet yetkilisi olarak Türk Dışişleri Bakanı’nı ağırlaması, insan haklarının ihlali ile uluslararası hukukun çiğnemesi konusunda Türkiye’ye yapılan uyarıların boş laflardan ibaret olduğunu gösterdi.”

‘SON KATLİAM SÖZLEŞMENİN ACİLİYETİNİ GÖSTERDİ’

Sol Parti’nin deneyimli politikacısı, Türk devletinin hem Rojava’yı işgal etmesi hem de SİHA’lar ile savaş uçaklarıyla bombalanmasının açık şekilde uluslararası hukukun ayaklar altına alınması anlamına da geldiğini hatırlattı.

“23 Haziran günü Türk SİHA’larla Kobanê’nin Helîncê köyünde işlenen katliamın, SİHA’ların kullanımına ilişkin uluslararası bir sözleşmenin aciliyetini bir kez daha gösterdi” diyen Hunko, silahlı insansız hava araçlarının yasaklanması için uluslararası kuruluşların harekete geçmesini istedi.