“Eğer her haksızlık karşısında sinirden titriyorsanız benim yoldaşımsınız. Peşinden gidecek cesaretiniz varsa, bütün hayaller gerçek olabilir.” Ernesto Che Guevara
Kapitalist sistemin yerleştiği yerde artık özgürlük yoktur. İnsanların robotlaştığı yerde beyin uyuşmuştur. Yalanlarla dolu olan yerde ihanet vardır. Unutulmanın olduğu yerde insanlıktan uzaklaşılmıştır. Yoldaşlığın olmadığı yerde düşman vardır, netliğin olmadığı yerde irade yok olmuştur. Maneviyatın olmadığı yerde boşluk vardır. Birçoğunun varlığının kabul görülmediği yerde yaşam bitmiştir. Bir lidere yapılan saldırının sessizce izlendiği yerde toplumsallaşma ve insanlık ölmüş demektir. Bütün bunların yaşandığı, vicdanın olmadığı yerde kalmanın ne anlamı var? Şehmus Aydın’ın hayat hikayesi, bu sorgulamalarla başlıyor.
Şehmus Aydın, 1998 yılında Mêrdîn’e bağlı Omeryan (Ömerli) ilçesinde dünyaya gelir. Fakat birçok Kürt aile gibi Şehmus’un ailesi de işgalci Türk devletinin baskı ve zulmünden dolayı Türkiye'nin büyük şehirlerine göç eder. Şehmus memleketinden uzakta, İzmir’de büyür. Dolayısıyla Kürt kültürünü tam olarak yaşatamaz ama Kürt olduğunu ve ülkesinden göç ettiğini bilir. Kürt kimliği ve ailesinin siyasi tercihi nedeniyle genç yaşta devletin baskısıyla karşı karşıya kalır. Şehmus 11 yıl devlet okullarında okur. Ancak kendisine verilen bilgilerle yetinmez ve kendisini bununla sınırlamaz. Bu nedenle bir arayışa girer. Bilgili ve akıllı bir gençtir, kapitalist sisteme karşı mücadele etmenin yolunu aramaya başlar. Çünkü liberalizm ve bencillikten başka bir şeyin inşa edilmediğini görür.
Sonuç olarak sosyalizmi inceler ve ona inanır. Sosyalizmi bir ideoloji ve kurtuluşa giden tek yol olarak görür. En çok da Che Guevara'nın kişiliğinden ve mücadelesinden etkilenir. Şehmus da onun gibi aynı yolu takip edip başarılı olmak ister. Peki Kurdistan'da bu nasıl olacak? Şehmus bu sorunun cevabını 2013 yılında PKK'yi yakından tanıdığında alır. Kurdistan'da sosyalizmin ancak PKK mücadelesiyle gerçekleşeceğini bilir. Bu nedenle 2015 yılında gerilla saflarına katılır.
ROJAVA’DA DAİŞ ÇETELERİNE KARŞI SAVAŞTI
İlk önce Rojava’ya giden Şehmus Aydın, etkilendiği devrimci Che Guevara’nın adını alır. Dünyayı DAİŞ gibi büyük bir tehlikeden kurtarmadan Kurdistan dağlarına çıkmak istemez. Bir Kürt genci olarak devrimdeki rolünü oynamak için Rojava’yı özgürleştirme savaşına katılır. Che Guevara bir hamleden diğer hamleye, bir cepheden diğer cepheye geçer ve durmadan mücadele eder. Pek çok başarılı eylemde yer alır ve uzman bir savaşçı olur. Rojava Devrimi ile birlikte orada sosyalizmin inşa edildiğini görür. Bu Che Guevara’da büyük bir heyecan yaratır. Rojava’da 3 yıl mücadele ettikten sonra DAİŞ’e destek, istihbarat ve talimat veren güce yönelip AKP-MHP rejimiyle savaşmaya karar verir. Bu temelde Kurdistan dağlarına gider.
Özgür dağlara giden Che Guevara, faşist Türk devletini yok etmeyi temel hedefi haline getirir. Faşizmin yıkılmasıyla önce Kürt halkının, sonra da tüm Ortadoğu halkının saldırılardan kurtulacağına inanır. Che Guevara dağ yaşamını büyük bir sevgi ve coşkuyla karşılar. Aldığı her görevi başarıyla yerine getiren Che Guevara, yoldaşlarına da örnek olur. Che Guevara, Türk devletinin Medya Savunma Alanlarına yönelik faşist saldırıları sonucu 5 yoldaşı ile birlikte şehadete ulaşır. Rêber Apo'ya ve sosyalizme olan inancıyla, hiç düşünmeden insanlık için canını feda eder. Dolayısıyla Che Guevara’ların mücadelesi Küba'dan Bolivya'ya, Kobanê'den Kurdistan dağlarına kadar yayılacak ve büyük başarılarla taçlandırılacaktır.