Şengal’in Sinune nahiyesinde Şengal kurumları tarafından yapıan açıklamada, Êzidî Kürtlerin inançlarından dolayı tarih boyunca büyük saldırı ve katliamlara maruz kaldığı belirtildi.

Açıklamada Êzidîlere dönük geçmiş ve günümüzdeki saldırılara dikkat çekilerek, "3 Ağustos 2014’te halkımız barbarca bir saldırıya uğramıştır. Tüm dünyanın gözleri önünde DAİŞ, Şengal’daki bazı güçlerle birlikte halkımıza ve değerlerine saldırmıştır. Êzidîleri bu defa kökten ortadan kaldırmak istemişlerdir. Kadın, çocuk, yaşlı binlerce insanımız, esir edilmiş ve katledilmiştir. Yüz binlerce insanımız göç ettirilmiş, onlarca mezarlık yıkılmış ve onlarca toplu mezar bulunmuştur. Bu saldırılara rağmen Êzidî toplumu direnmiş, meclis ve kurumlarını oluşturmuş, ayrıca öz savunma güçlerini kurmuştur. Üç yıldır bu güçler, barbar DAİŞ’e karşı savaşarak halkını korumuştur" denildi.

"Şengal ve çevresinde DAIŞ çeteleri kalmamasına rağmen, burada oluşan irade de halen Irak ve uluslararası güçler tarafından kabul görmüş değildir" vurgusunun yapıldığı açıklamada, "Êzidî toplumu olarak 3 Ağustos’tan önceki dönemde olduğu gibi yaşamıyoruz ve kimsenin baskısını kabul etmiyoruz. Kendi meşru haklarımızı talep ediyoruz. Bu sebeple BM, Avrupa Konseyi, uluslararası güçlere ve özellikle Irak hükûmetine çağrı yapıyoruz" diye kaydedildi.

TALEPLER

Halk ve kurumlar, taleplerini şöyle sıraladı:

1- Êzidî halkının siyasi, savunma ve toplumsal iradesi tanınmalı,

2- Üç yıldır çalışma yürüten Şengal’deki meclis ve kurumlar tanınarak esas alınmalı,

3- Halkımızı ve topraklarımızı savunan YBŞ, YJŞ ve Ezidxan Asayişi, sınır güçleri esas alınsın,

4- 3 yıldır kısıtlı imkanlarla eğitim kurumlarında öğretmenlerimiz binlerce çocuğa ana dillerinde eğitim vermektedir. Söz konusu kurumlar Irak yasalarına göre kurulmuştur. Bu esasla Irak hükümeti Arapçanın yanında kendi dilimizde eğitim görme hakkımız olduğunu anlamalıdır,

5- Şengal hizmet kurumu fermanın ardından bugüne dek topluma hizmet etmektedir. Irak hükûmeti tarafından resmi olarak tanınmalı ve kuruma bütçe ayrılmalıdır. Daha önce Şengal için ayrılan bütçe, Êzidî toplumunun hizmetine sunulmamıştır,

6- Êzidî toplumu olarak, BM’ye Êzidî inanç ve kültürüne ilişkin kararına sahip çıkması çağrısı yapıyoruz. 3 Ağustos’un resmi olarak jenosid kabul edilmesini talep ediyoruz,

7- DAİŞ’e karşı mücadele eden Uluslararası Koalisyon’a Şengal’de ortaya çıkan irade ile Şengal’in yeniden inşası için harekete geçmesi ve Êzidî toplumuna karşı görevlerini yerine getirmesi çağrısı yapıyoruz,

8- 73. Fermanda yer alan herkesin oluşturulacak mahkemede yargılanması gerekmektedir,

9- Irak federal hükûmeti Êzidî toplumunun sesini duymalı, Şengal’i bir il olarak kabul edip yasalara göre hareket etmelidir. Êzidî toplumu olarak anayasal çerçevede kendimizi yönetmek, kendimizi savunmak, kendi dil ve kültürümüzde eğitim almak istiyoruz,

10- Fermanın üzerinden üç yıl geçti ve hala 3 bin Êzidî kadın ve çocuk kurtulmayı bekliyor. Bu durum Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü’nde de devam etmektedir. Bu vesileyle halen DAİŞ’in esareti altında bulunan Êzidî kadınların kurtarılmasının bugünü protesto etmek için en iyi şey olacağını belirtiyoruz,

11- 17 Ekim 2017 tarihinin ardından Irak’ta, özellikle de Şengal’de değişiklikler oldu. Bu değişimlere rağmen, oluşturulan irade göz önünde bulundurulmamıştır. Halk iradesi esas alınmalıdır, artık Şengal toplumu kendi kararlarını almalı ve yönetimi tanınmalıdır.

ÊZİDÎ TOPLUMUNA ÇAĞRI

Şengal kurumları, açıklamanın sonunda da Êzidî halkına şöyle seslendi: "Êzidî toplumuna tarihi süreçlerden geçtiğimiz, önümüzde tarihi fırsatların olduğu bugünlerde, kendi toplumlarına sahip çıkmaları çağrısı yapıyoruz. Birliğimizi oluşturmalı, eskisi gibi irademiz dışında başka güçlerin dayattığı hakimiyeti kabul etmemeliyiz. Özgür geleceğimize, irademize ve projemize sahip çıkalım. Ruhani meclise topluma karşı görev ve sorumluluklarını yerine getirmesi çağrısı yapıyoruz."