İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla her hafta düzenledikleri oturma eyleminin 489’uncusunu dernek binasında yaptı. Eyleme, kayıp yakınları, İHD Eş Genel Başkan Yardımcısı Raci Bilici, İHD Amed Şube Başkanı Abdullah Zeytun ve dernek yöneticileri katıldı. Eylemde, Şırnak’ın Silopi ilçesinde 25 Mayıs 1994 tarihinde çağrıldığı Habur Sınır Jandarma Bölük Komutanlığı'nda bir daha kendisinden haber alınamayan Mursal  Zeyrek’in akıbeti soruldu.  

‘BOYUN EĞMEYECEĞİZ’

İHD Genel Başkan Yardımcısı Raci Bilici, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun aralarında İHD’nin bulunduğu birçok STK ve meslek örgütünü hedef göstererek tehdit etmesine tepki gösterdi. Bilici, "Nerede olursa olsun, kimden gelirse gelsin, biz yaşanan ihlallerin üzerine gideceğiz, açığa çıkaracağız. Verdiğimiz bedeller ortadadır, asla boyun eğmeyiz” dedi.

İHD Şube Başkanı Abdullah Zeytun ise "Bu mücadeleyi birilerinin tehdidi ile sonlandırmayacağız" dedi.

'BARIŞ İÇİN OY KULLANACAĞIZ'

Zeytun, insan hakları savunucuları ve kayıp yakınları olarak, yarın yapılacak seçimlerde, toplumsal barış ve uzlaşıya katkı sunabilecek,  geçmişle yüzleşme ve onarıcı adaleti etkin bir şekilde yürütecek bir siyasi iradenin ortaya çıkmasını temenni ettiklerini söyledi.  

HİKÂYESİ

İHD Amed Şubesi Kayıplar Komisyonu Üyesi Avukat Hasan Yalçın, 25 Mayıs 1994 tarihinde Şırnak’ın Silopi ilçesinde kaybettirilen Mursal Zeyrek’in hikâyesi anlattı. Yalçın, Şırnak'ın Silopi ilçesi Çalışkan köyünde yaşayan ve hayvancılık yaparak geçimini sürdüren Zeyrek Ailesi'nin, defalarca devlet baskısına maruz kaldığını belirterek, Mursal Zeyrek’in zorla kaybettirilmeden önce 3 defa gözaltına alınıp serbest bırakıldığını hatırlattı. Süleyman Gündüz Jandarma Bölük Komutanlığı'nda görevli üsteğmen Kenan Topçu’nun çağırması üzerine Mursal Zeyrek'in Habur Sınır Jandarma Bölük Komutanlığı'na gittiğini söyleyen Yalçın, bir daha Mursal Zeyrek’ten haber alınamadığını kaydetti. Ailenin bütün girişimlerine rağmen Mursal Zeyrek’in bulunamadığını, dönemin sivil ve askeri yetkililerinin, Zeyrek’in akıbetini soran ailesini kovduğunu ve bilgi vermediğini ifade etti. Yalçın, Zeyrek’in kaybedilmesiyle ilgili yürütülen soruşturmada takipsizlik kararı verildiğini hatırlattı.