İstanbul’da edindiği mesleğini yıllar sonra memleketi Cizre’ye dönerek icra etmeye başlayan Nurettin İnedi (33), burada da krizin en ağır hali ile karşı karşıya kaldı. 25 yıl önce köylerinin yakılması ve boşaltılması üzerine ailesinin göç etmesiyle büyükşehirde yaşamaya başlayan İnedi, yaşadıkları maddi zorluklardan dolayı eğitimini tamamlayamadan sanayide çırak olarak çalıştı. İnedi, burada çıraklıktan kalfalığa ve ustalığa kadar yükseldi.

‘EN KÖTÜ KRİZ DÖNEMİNDEYİZ'

İnedi, 10 yıl önce evlendi ve şimdilerde de iki çocuk babası. İstanbul’da kazandığı bu mesleği artık memleketinde yapmayı isteyerek destek aramaya başladı. İlk fırsatta memleketine gelip işini kuran İnedi, burada Ecevit krizinden de beter bir kriz ile karşılaşmayı beklemediğini söyledi. İnedi, “İstanbul’da 2010 yılına kadar işçi olduğum halde geçimimi gayet iyi sağlayabiliyordum. Orada işçi olarak daha fazla çalışmak istemedim. Kendi işimi yapmaya karar verdim ve bunu da İstanbul'da değil, kendi memleketimde gerçekleştirmek istedim. 1 yıl önce Cizre’ye temelli dönüş yaptım. Burada işlerimin daha da iyi olacağını düşünüyordum. Çünkü Cizre’de kullanılan otomobil sayısından bunu düşündüm. Geçtiğimiz ramazan ayına kadar da işler çok iyi olmamakla birlikte zarar da ettirmiyordu. Burada yeni oluşuma ve az olan çevreme verdim bunun sebebini. Ama son aylarda işler çok çok kötü” dedi.

'ZARAR EDİYORUZ, SİFTAH YAPAMIYORUZ'

“Sanayi durmuş artık” diyen İnedi, sözlerine şu şekilde devam etti: “Yanımdaki dükkânlardan 3 aydır siftah yapamayanlar var. Ben burada jant ve rot balans yapıyorum. Kaporta düzeltiyorum. Lastik değiştiriyorum. Eskiden 200 liraya değiştirdiğim lastiği şu an 300 liraya yapamıyorum. Doların yükselip düşmesi ile beraber bizim bu işler de tepetaklak oldu. Dolar yükseldi, hemen her şeye bundan dolayı zamlar yapıldı. Dolar düştü ama zamlarda yükselme olmadıysa düşüş olmadı. Bu sefer de insanlar, iş yerleri, halk zarar etmeye başladı.”

İstanbul’da beraber çalıştığı arkadaşlarıyla da görüşen İnedi, onlarda da durumun benzer olduğunu belirtti. İnedi, "Bundan 3-5 sene önceki işleri mümkün değil çıkaramıyor hiçbir yer. Otomobil kullanımının çok fazla artmasına rağmen işsizlik ve alım gücü her geçen gün daha da düşüyor. Malzemeler bu şekilde pahalıya gelmeye devam ederse işler çok çok daha kötüye gidecek, bizlere de dükkân kapattıracak” diye kaydetti.

'BU GİDİŞLE HAVAYI DA PARALI YAPACAKLAR!'

İnedi, eskiden 100 liraya bagajı doldururken, şu an yemeklik sebze bile alamadıklarını söyledi. İnedi, “2 çocuğum var, bunların masrafları bile çıkmıyor. Zamlar var, düşüş yok. Bu gidişle bize hava da paralı olur! Ben 20 yıldır bu işi yapıyorum. Bu işten de başka iş bilmem. Ha bilsem de sanki hangi alanda işler iyi ki... Ne inşaat sektörü kaldı ne ticaret ne tarım ne de hayvancılık. Ne yapacağımızı bizler de bilmez haldeyiz” diyerek durumuna isyan etti.