Dr. Nebbo: İmkansızlıklarımızla korunuyoruz

Şehba ve Şerewa bölgesinde yüz binlerce insan koronavirüs tehdidiyle karşı karşıya. Heyva Sor a Kurd’den Dr. Hesen Nebbo, tüm saldırı, kuşatma ve imkansızlıklara rağmen tedbirler alarak halkı korumaya çalıştıklarını söyledi.

Türk devleti ve bünyesindeki çetelerin kesintisiz saldırı altındaki Şehba, bir taraftan saldırılara karşı kendilerini korumaya, diğer taraftan salgın tehlikesine karşı olanakları ölçüsünde tedbirler almaya çalışıyor.

ANF’ye konuşan Heyva Sor a Kurd Üyesi Dr. Hesen Nebbo, şimdiye kadar bölgeye hiçbir yardımın yapılmadığını ve olası salgın karşısında mülteci kampları dahil bölgede çok ağır sonuçların yaşanacağını kaydetti. Nebbo, buranın 8 yıllık bir savaş alanı olduğunu ve Efrîn’den mülteci olarak geldiklerini hatırlatarak, zaten birçok hastalık için uygun zemin olduğunu söyledi.

Koronavirüsü vakalarının şu an yakın olan bölgeler Ezaz, Efrîn, Nubil ve Zehra’da görüldüğüne dikkat çeken Dr. Nebbo, şunları söyledi: “Şehba ve Şerewa bölgelerinde halkı korumak için en üst düzeyde önlemler almak zorundayız, ancak mevcut önlemlerle kendimizi buna karşı koruyamayız. Özek Yönetim tarafından sakağa çıkma yasağı ilan edildi, biz de bilgilendirme çalışmaları yaptık. Kontrol noktaları kurduk. Dışarıdan taşınmaması için Şerewa’da Nubil ve Zehra tarafında; Ehdes ilçesinde Haleb yolu üzerine iki kontrol noktası kurduk. Vücut ısısını kontrol eden cihazlarla gelenleri kontrol ediyoruz. Bu cihazlar o kadar da etkili değil ama elimizdeki tek teknik de bu.

SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI ÖNCESİ

Sokağa çıkma yasağı ilan edilmeden önce de biz anons arabalarıyla köy, ilçe ve tüm mahallelerde dolaşarak halka evlerinden çıkmamaları gerektiği, bu hastalık karşısında nasıl korunabileceklerini ve bulaşma riskleri üzerine uyarmaya çalıştır. Acil vakalar için ekip kurduk. Bu ekibimiz, Şerewa bölgesinde ilk başta hastayı evinde ziyaret edecek ve şüpheli belirtiler görülürse hasta hastaneye getirilecek. Hastanede acil durumlar için bir yer inşa ettik. Hastalar burada halktan uzak tedavi edilecek.

KAMPLAR BÜYÜK RİSK

Bu alanda birçok kamp var ve kamplar bu durum karşısında daha da büyük risk altında. Biz kamplara giriş çıkışları yasakladık. Kamp girişlerine kontrol ekiplerini yerleştirdik. Bunlar gelen gidenleri cihazla kontrol ediyor. Yine, sağlık noktamız kamp içinde 24 saat açık. Acil hastalar dışında hastaları kabul etmiyoruz.

Bizim daha önce olan ağır hastalarımız vardı. Onları çadırlarında ziyaret ediyoruz ve eğer durumları kötüye giderse hastaneye kaldırıyoruz. Sürekli ekiplerimiz halkı bu hastalığa karşı uyarıyor.

BU ÖNLEMLER YETERLİ DEĞİL

Bu önlemlerin hepsi yetersiz; hiçbiri hastalığın önünü almak için yeterli değil. Bizim teknik boyutta ve sağlık malzemeleri noktasında çok fazla eksiğimiz var. Hiçbir sağlık örgütü ya da insani kurum tarafından bize yardım yapılmadı. Solunum cihazı eksik, eldiven ve maskeler yetersiz. Uzman doktor ve sağlık personelimiz yok.

ÜSTELİK KUŞATMA VAR

Biz çemberde olan bir bölge olduğumuz için ihtiyaçlarımızı getirmede zorlanıyoruz. Suriye rejimine ait kontrol noktaları var ve bunlar malzeme gelişlerine izin vermiyor. Sürekli izin gerekiyor ve yollar kapatılıyor. Burada salgın başlarsa yüzde 10-15 insanların solunum cihazına bağlanması gerekir ama elimizdeki solunum cihazları 5-6 tanedir. Hem Dünya Sağlık Örgütü hem de Suriye rejiminden bu alana yardım etmelerini talep ediyoruz.”