Enwer Muslim: Hedefimiz Kürt birliği ve Suriye'de siyasi çözüm

PYD'nin yeni eşbaşkanı Enwer Muslim, yeni dönemde partilerinin temel hedeflerini şu şekilde sıraladı: Kürtler arası birlik, Suriye krizinin demokratik bir anayasa temelinde siyasi çözümü, ve işgale karşı mücadele.

Demokratik Birlik Partisi'nin (Partiya Yekîtiya Demokratîk - PYD) tarihlerinde 24-25 Şubat tarihlerinde Rimêlan'da "Demokratik Birlikle İşgalciliği Yeneceğiz, Özerk Yönetimi Geliştireceğiz, Demokratik Suriye'yi İnşa Edeceğiz" şiarıyla gerçekleştirdiği 8'inci olağan kongresinde PYD'nin Eşbaşkanı seçilen Enwer Muslim, ajansımızın sorularını yanıtladı.

Daha önce Kobanê Kantonu Yürütme Meclisi Eşbaşkanlığı yapan ve son olarak da Fırat Bölgesi Meclisi Eşbaşkanlığı görevini yürüten Enwer Mislim, partisinin konresinde alınan kararları, izleyecekleri yol haritasını, ulusal birlik için atacakları adımları, İdlib'deki gelişmeleri ve Suriye'nin geleceği planlamalarını ANF'ye değerlendirdi.

Partinizin 8'inci olağan kongresinde eşbaşkan seçildiniz. Başarılar dileriz. Öncelikle kongreniz 5 ay kadar ertelemeli yapıldı, bunun nedeni neydi?

Kongremiz 2019 yılının son aylarında yapılacaktı ama Türk devletinin işgal saldırıları ve yaşanan göç durumu kongremize ertelenmesine neden oldu.

2019 yılı içerisinde Suriye'de birçok yeni gelişme yaşandı ve savaş farklı bir seyre girdi. Bu gelişmeler 2020 yılının ilk aylarında da devam ediyor ve daha da boyutlanacağını düşünüyoruz. O yüzden Suriye için proje sahibi olan partimizin kongresini böyle bir süreçte yapmasını önemli buluyoruz. Bizler hem tüm Suriye halkları ve farklılıkları için proje sahibi olan nadir partilerden biriyiz.

Kongrede partinizin siyasi programı ve tüzüğünde kimi değişiklikler oldu. Siyasi programdaki değişiklikler nelerdi?

Kongremizde bir yenilenmeye gittik, parti programımızda kimi değişikliklere gittik. Yine Suriye'nin işgal altında olan topraklarının özgürleştirilmesi üzerine tartışmalar yürütüldü. Kürt birliğinin sağlanması için yapılması gerekenler ve izlenecek yol haritası tartışıldı. Halkımızın beklentiler ve yüklenmemizi istediği görev ve hizmeler konuşuldu. Yine üzerinde tartışma yürütülen temel konulardan biri de Suriye krizinin çözümü üzerine oldu.

Kürt birliği için yürüttüğümüz tartışmaların neticesinde çok açık yüreklilikle Demokratik Suriye Güçleri'nin (QSD) Kürt birliği için almış olduğu inisiyatifi desteklediğimizi ortaya koyduk. Hiçbir şart ve koşul öne sürmeksizin bu inisiyatifin başarıya ulaşması temel görüşümüzdür.

Suriye'de 9 yıldır devam eden bir savaş ve kaos durumu var. Atılan hiçbir adım bu savaşı durduramadığı gibi birçok adım da kaosun derinleşmesine sebebiyet verdi. Suriye için bir çözüm temel isteğimizdir. Kürtler, Araplar, Süryaniler, Asuri ve Keldaniler, Türkmen ve Çeçenleriyle Suriye'nin tüm halklarını ve inançlarının bu çözüme dahil edilmesi gerektiğini ifade ediyoruz.

Ama ne yazık ki Suriye rejimi ve hükümeti şu ana kadar savaş ve inkar yönteminden başka bir yöntemi öngörmüyor. Kongremizde de Suriye hükümetinin bu savaşla geçen 9 yıldan bazı dersler çıkarıp ona göre hareket etmesi gerektiğini vurguladık. Demokratik bir anayasanın yazılması ve demokratik bir Suriye için herkesin yeniden inşa sürecinde yer alması gerekiyor. Bunun aksi sorunların derinleşmesi ve savaşın hüküm sürmesinden başka bir anlam ifade etmiyor.

Yeni dönemde temel hedeflerimizin başında Kürtler arası birlik, Suriye krizinin demokratik bir anayasa temelinde siyasi çözümü ve işgalciliğin son bulması olacak.

Peki ya tüzükteki değişiklikler...

Bizler Özerk Yönetim'in kurucu partilerinden biriyiz ve aynı zamanda da bu sistem içerisinde söz sahibi olan partilerden biriyiz. Yine kongremizde ele aldığımız temel gündemlerden biri Özerk Yönetim'in halka karşı sorumlulukları ve görevlerinin daha işlevsel kılınması oldu. Bu konuda da tartışmalar yürütüldü ve parti olarak halka hizmet kurumlarının daha da aktifleşmesi için parti olarak Özerk Yönetim'e daha aktif destek verilmesi gerektiği tartışıldı.

Kongrenizde vurgulanan temel hususlardan biri de ulusal birlik oldu. Bu konudan bundan sonraki yol haritaniz ne olacak?

Ulusal birlik için çağrılarımız yeni değil. Ama partimizin 8'inci kongresinde bunu bir kez daha vurguladık. Ortak bir tutum sahibi olmamız gerektiğini yineliyoruz. Demokratik ve merkezi olmayan ve tüm farklılıkların haklarını güvence altına alındığı bir Suriye'nin inşa edilmesi için ortak bir tutum sahibi olmamız gerekiyor. Halkımızın taleplerini daha güçlü bir şekilde ortaya koymamız için Kürt halkı ve siyasi partilerinin bu konuda ortak tutum sahibi olması gerekiyor.

 Gündemdeki temel konulardan biri  olan İdlib'i sormak istiyoruz...

Şu bir hakikattir ki yanlış siyaset yanlış sonuçlar doğuruyor. İdlib'de şu anda yaşananların faturasını ne yazık ki halk ödüyor. Suriye halkları ödüyor, Türkiye halkları ödüyor. Türkiye, kendi içinde siyasi, toplumsal ve ekonomik olarak büyük bir kriz yaşıyor. Türk iktidarı bu krizlerle uğraşacağına bu krizleri perdelemek için dışarıya yöneliyor. İdlib'de yaşananlar da bunun sonucudur. Mesela dün İdlib'de onlarca Türk askerinin ölmesi de sözünü ettiğimiz yanlış siyasetin bir sonucudur.

Ama Türk devleti ısrarla bu yanlış siyaseti görmek istemiyor...

Türkiye halklarının da bunu görmesi gerekiyor. Türkiye halklarının artık çözüm ve barış sesini yükseltmesi gerekiyor. Dünyanın hiçbir yerinde savaşlar çözüm olmamıştır. Savaş sadece ölüm, yıkım, düşmanlık ve yoksulluk getirir. O yüzden Türk haklarının Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla Sünni ve Alevisiyle barış için elini bölge halklarına uzatması gerekiyor. Bu en doğru yöntemdir. Onun dışında, bugün Suriye'de yapılanlar gibi savaş yöntemleri hiçbir sorunu çözmeyecektir.

PYD olarak siyasi çözüm her zaman temel önceliğimiz oldu. Ama bunun hayat bulmamasının temel iki müsebbibi vardı: bunlardan biri muhalefet adına hareket eden radikal gruplardı, diğeri ise onların arkasındaki Türk devletiydi. Suriye krizinin çözümünü istemiyorlar. Bu noktada sadece İdlib değil, işgal altında olan Efrîn, Cerablûs, Bab, Ezaz, Girê Spî ve Serêkaniyê'nin de özgürleşmesi ve ortak bir program ve mücedeleye ihtiyacımız var.

Suriye krizinin siyasi çözümü Suriye'nin kendi içinde tek başında pek mümkün görünmüyor. Rusya ve ABD bu nasıl bir rol oynayabilir?

Rusya ve ABD Suriye'de yer alan büyük güçler. Bu güçlerin artık çözüm için yapıcı rol alması gerekiyor. Her iki güç de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararnamesinde imza atmış olan ülkeler. Bu iki gücün Suriye'nin bütün farklılıklarının kendisini içerisinde bulacağı bir çözüm için daha fazla rol üstlenmesi gerekiyor. Anayasal sürecin desteklenmesi çağrısında bulunuyoruz.

Kürt birliği için atılan adımları tekrar sormak istiyorum. Son zamanlarda ENKS'lilerin tepki toplayan bazı görüşmeleri oldu. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kürt birliği için son zamanlarda bazı adımlar atıldı. Özellikle QSD Genel Komutanı Mazlum Ebdî'nin almış olduğu inisiyatif sonrası. Güney Kürdistan'dan da bu adına bazı destekler oldu. Bizler, parti olarak ulusal birlik için atılacak olan her adımı destekleriz, buna açığız. Ne yazık ki bu sürece hizmet etmeyen bazı adımlar oluyor. Örneğin Çavuşoğlu'na yapılan ziyaret gibi. Bunlar zamansız adımlar ve birliğe hizmet etmeyen adımlar. O yüzden biraz daha ciddiyet gerekiyor. Bu konuda tüm Kürdistani güçlerin de olumlu rol oynaması temel beklentimizdir.

PYD'yi yeniden tanımlamanız gerekirse nasıl tanımlarsınız?

PYD halkların partisidir. Kürtlerin, Arapların, Süryanilerin, Asurilerin, Türkmenlerin partisidir. Partimizde toplumun tüm farklılıkları bulunuyor. O yüzden de PYD hem Rojava'nın hem de Kuzey-Doğu Suriye'nin temel partilerinden biridir. Kadın-erkek eşitliği, kadın ve gençlerin rolü ve tüm toplumsal kesimlere hitap edebilmesi ve içerisinde barındırması bakımından partimiz geleceğin partisidir.

İmralı'da iki gün önce bir yangın çıktı ve halkta endişeye neden oldu. Partinizden yapılan açıklamada da yangının "Dolmabahçe Mutabakatı'nın yıldönümüne getirilmesinin tesadüf olmadığı" vurgusu vardı. Bu konuda nele söyleyebilirsiniz?

Sayın Öcalan büyük bir şahsiyet. İnsanlığa hizmet etmiş ve bunun için de bedel ödemeyi göze almış bir şahsiyet. Yaklaşımın böyle olması gerekiyor. Yıllardır tecrit aldında ve aylardır avukatlarıyla da görüşemiyor. Örneğin dün çıkan yangın sonrası tüm toplumda bazı şüpheler doğurdu. Eski tecrübeler göz önüne alındığında haklı şüpheler bunlar. Rojava'da da bazı kaygılar var. Bizler de parti olarak bu durumun bir an önce açıklığa kavuşturulması gerektiğini istiyoruz.

ENWER MUSLİM KİMDİR?

1976 yılında Kobanê’de dünyaya gelen Enver Mihemed Fayiq Muslim, Halep Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.

2001 yılında Kobanê'de avukatlığa başlayan Muslim, bir grup avukatla birlikte Siyasi Tutukluları Savunma Komitesi'nin kuruluşunda yer aldı.

2011' Suriye rejimi tarafından tutuklanan ve bir süre cezaevinde kalan Muslim, Rojava Devrimi'yle birlikte TEV-DEM içerisinde siyasi çalışmalarda bulundu.

2012 yılında Kobanê Kantonu Yürütme Meclisi Başkanı olan Muslim, DAİŞ çetelerinin Kobanê’ye yönelik saldırıları sırasında kentteki direnişe katıldı.

Özerk Yönetimi’in Kuzey-Doğu Suriye'yi idari olarak yeniden bölümlendirmesinin ardından Enwer Muslim, Fırat Bölgesi Meclisi Eşbaşkanlığına seçildi.

PYD'nin 24-25 Şubat'ta gerçekleştirdiği 8'inci olağan kongresinde Enwer Muslim ile Eyşe Hiso, partinin eşbaşkanları seçildi.