'Ermeni halkının HBDH türü birleşik örgütlenmeye ihtiyacı var'

Nubar Ozanyan Ermeni Taburu Yöneticisi Nubar Melkonyan, "Ortadoğu ve Kafkas halklarının birlikte ortak mücadelesini yaratmak gerekiyor. Ermeni halkının HBDH türü birleşik bir örgütlenmeye ihtiyacı var" dedi.

24 Nisan Ermeni Soykırımı’nın 106. yıl dönümü olmasına rağmen soykırımın resmi olarak kabul edilmemesini eleştiren Nubar Melkonyan, “Uluslararası güçlerin soykırımı tanımamasının yegâne nedeni Türk devletiyle kurdukları ekonomik-mali-siyasi çıkar ilişkileridir. Her şeyi belirleyen bu çıkar ilişkileridir. Gerçekliğin çıplak güzüne bakmak yerine paranın maddiyatın kirli rengine ve çıkarı hesabına bakmaktadırlar” diyor.

Kuzey ve Doğu Suriye’de bulunan Nubar Ozanyan Ermeni Taburu Yöneticisi Nubar Melkonyan, ANF’nin sorularını yanıtladı.

 
Ermeni diasporası Ermeni Soykırımı’nın 106. yıl dönümüne nasıl girmektedir?
Karabağ işgali Ermenistan'da olduğu gibi diasporada da büyük bir hayal kırıklığı, umutsuzluk ve kırılma yarattı. Karabağ’ın işgaliyle birlikte yaklaşık beş bin yıllık evladını kaybederek soykırım acısına yeni acılar eklendi. Ermeni halkı kendi yasını tutmaya zamanı olmayan bir halktır. Biden yönetiminin soykırımı kabul etme arzusuyla Ermeni halkı soykırımın 106 yılına girmektedir.


Soykırımın gerçekleştiği tarihten bugüne Ermeni halkı saldırılara maruz kalıyor. 2020 yılında Karabağ’daki Ermeni halkı da yoğun saldırılara maruz kaldı ve çok sayıda Ermeni bu saldırılarda katledildi. Ermeni halkının sürekli hedef alınması ne anlama geliyor?
Türk devletinin yaklaşık 150 yıldır tükenmek bilmeyen hırs ve ihtiraslarının başında Ermeni halkını yok etmek gelmektedir. 106 yıl önce Ermeni halkının “Büyük Felaket “adını verdiği tehcir ve soykırımla sonlandıramadığı soykırımı Karabağ işgal saldırısıyla tamamlamak istedi. Türk devlet gerçekliği ve pantürkist-pan islamist zihniyet var oldukça Ermeni halkı biçimi ve yoğunluğu farklı düzeylerde olsa da saldırılardan kurtulamayacaktır.

 
Ermeniler bu saldırılara karşı nasıl bir tutum gösteriyor ve sizce bu tutum yeterli midir?
Ermenilerin gösterdiği tutum çok zayıf ve yetersizdir. Güçlü bir diasporası olmasına diplomatik ilişkileri, bağları ve çalışmaları olmasına karşın gelinen düzeyleri oldukça zayıf ve yetersizdir. Rusya'da verili tahminlere göre yaklaşık 2 milyon Ermeni nüfusu vardır. Keza ABD’de yaklaşık bir milyona yakın Ermeni yaşamaktadır. Fransa Latin Amerika, Beyrut, Suriye ve İran gibi ülkelerde yüz binlerle ifade edilen rakamlarda nüfusu olmasına karşı hem tek tek parçalarda ve toplamında oldukça yetersiz, etkisiz ve eksik bir tutum almaktadırlar. Çünkü hem Ermenistan da hem de diasporada Ermenileri örgütleyecek, birleştirecek, yan yana getirip ortak hareket ettirecek bir güç yoktur. Ne Ermenistan devleti bu rolü oynayabiliyor ne de diasporadaki parçalanmış Ermeniler bu rolü oynayabiliyor.

 
Neo-Osmanlıcı Türk devleti sürekli Ermeni halkını tehdit ederek saldırıyor. Türk devletinin saldırılarına karşı neler yapılmalıdır?
Türk devletinin saldırılarına karşı yapılacak en etkili ve sonuç getirici çalışma Orta Doğu ve Kafkas halklarının birlikte ortak mücadelesini yaratmaktır. Ermeni halkının da çeşitli milliyetlerden Kürt-Süryani-Asuri ve Arap halklarından oluşan bir Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) türü birleşik bir örgütlenmeye ihtiyacı vardır.

 
Kuzey ve Doğu Suriye başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında bulunan Ermeniler kendini nasıl örgütlüyor?
Ermenilerin ağırlıklı bir çoğunluğu kilise ve vakıflar etrafında örgütlüyor. Bir kısmı Taşnak örgütlenmesi içinde yer alıyor. Önemli ve hatırı sayılı bir bölümü ise örgütsüzdür. Kuzey ve Doğu Suriye topraklarında alternatif olabilecek örgütlenme Ermeni sosyal meclisi ve Ermeni taburudur. Bu olanaklar Rojava devriminin yarattıkları ve kazandırdıkları kazanımlardır. Bu olanaklar ve değerler daha iyi ve daha etkili örgütlenmelidir.


Soykırımın 104. yıl dönümünde Rojava topraklarında Nubar Ozanyan adıyla Ermeni Taburu kuruldu. Nubar Ozanyan Taburu niçin kuruldu, kendini nasıl örgütlüyor, Ermenilerin ilgisi nedir ve Ermeniler için ne vadediyor?
Nubar Ozanyan Taburu, Ermenilerin tarihinde ilk kez Ermenistan dışında kendi öz savunma örgütlülüğü olarak örgütlendi. Tarihte bunun ikinci bir örneği ve modeli yoktur. Nubar Ozanyan Tabur,u soykırım artığı ermeni halkının öz savunma örgütlenmesidir. QSD bünyesine bağlı Demokratik Özerk Yönetiminin stratejik amaçlarına uygun bir yönelim içinde yani kendi topraklarını savunma ve korumak için öz örgütlenmesi temelinde çalışmalarını sürdürüyor. Kendi öz gücüyle kendi öz evlatları tarafında örgütleniyor. Ermenilerin ilgisi dünden çok daha fazladır. Ancak bu henüz yeterli bir düzeyde değildir.

 
106 yıl geçmesine rağmen uluslararası güçlerin soykırımı tanımaması ne anlama geliyor?
Uluslararası güçlerin soykırımı tanımamasının yegâne nedeni Türk devletiyle kurdukları ekonomik-mali-siyasi çıkar ilişkileridir. Her şeyi belirleyen bu çıkar ilişkileridir. Gerçekliğin çıplak güzüne bakmak yerine paranın maddiyatın kirli rengine ve çıkarı hesabına bakmaktadırlar.

 
ABD Başkanı Joe Biden, seçimlerden önce “Seçilirsem, Ermeni Soykırımı’nı tanıyan kararı destekleme sözü veriyorum” dedi. ABD veya başka bir güç tarafından soykırımın tanınması gibi bir gelişme yaşanabilir mi?
Joe Biden bütün ABD yöneticileri gibi seçilmeden önce verdiği sözlerin bir benzerini vermektedir. Ancak bunun gerçekleşmesi çok zor görünmektedir. Seçilmeden önceki söz ve vaatler nasıl değişiyorsa seçildikten sonra da söz ve vaatlerin değişme şansı çok fazladır.