Humanité: Efrîn Avrupa’nın yeni Münih’i

Fransız Humanite gazetesi Efrîn’deki Türk işgalini değerlendirdiği bir yazıda “Efrîn, Avrupa’nın yeni Münih’i” dedi.

Jean-Jacques Régibier imzalı yazıda Batılı hükümetlerin Efrîn karşısındaki tutumunu Hitler’le yapılan bir anlaşmaya benzetti.

Gazetede şu ifadeler dikkat çekti: “Avrupa Birliği, Efrîn konusundaki sessizliğinden sonra ve Türkiye’de insan hakları, basın özgürlüğü ve hukuk devleti hiç olmadığı kadar ayaklar altına alınmışken, Erdoğan’ın diktatoryal ve yayılmacı hedeflerine boyun eğen bir ittifak olarak görünüyor. Bu boyun eğme, Avrupa tarihinin en kötü sayfalarından birini hatırlatıyor.

Pazar günü, Türk ordusu ve El Kaide artığı cihatçılar Efrîn’e girerken, 25 yıl boyunca France 2 kanalının Kudüs muhabirliğini yapan gazeteci Charles Enderlin şu tweet’i paylaştı: “Bu Kürt halkının Münih’idir”. Ve şu soruyu soruyordu: “Chamberlain rolünü kim oynuyor?” Buna şunu da eklemek gerekiyor zira unutulursa yazık olur. “Kim, şu ünlü müzakerelerde Fransız delegesi olan Daladier rolünü oynuyor?”

Gerçekten de Münih’te yaşananlar Efrîn’i düşündürtüyor. Avrupa tarihinin az görkemli olan bu dönemini bir hatırlayalım. Eylül 1938’de, Almanya’nın Avusturya’yı kendisine bağlamasından altı ay sonra, Edouard Daladier ve Neville Chamberlain tarafından temsil edilen Fransa ve İngiltere Hitler’in Çekoslovakya’nın Sudeten bölgesini almasını sağlayan anlaşmalar imzaladılar. Ve nihayetinde Fransa ve İngiltere’nin ittifakı olan bu ülke parçalandı. Daladier ve Chamberlain, Hitler’e geçit verdikleri için Münih’e dönüşlerinde yuhalanmayı beklerken kahraman gibi karşılandılar. Halk Cephesi’nin büyük figürü, sosyalist Leon, daha sonra Münih anlaşmalarını yorumlarken, “alçak bir rahatlık ve utanç” arasında paylaşıldığını söyleyecekti. 

Hiçbir şey onları zorlamazken en güçlü olan karşısında alçaklık ve boyun eğmenin sembolü olan bu tarihi dönemi kullanmak isteyen kim olursa, Avrupa Birliği’nin Türkiye karşısında takındığı tutum ile arasındaki ortak noktaları bulmakta hiçbir zorluk çekmeyecektir. Irak’ta, Suriye’de Avrupa’nın da prensipte mücadele ettiği düşmanı olan DAİŞ’i yenilgiye uğratan temel güç olan Kürtler, Avrupa ülkeleri tarafından terk edildi, tıpkı Münih’te Çekoslovakya’yı bırakanlar gibi.”