Pedersen: İdlib’teki terör gruplarına destek engellenmeli

BM Suriye Temsilcisi Pedersen, İdlib’te yaşananların hem bölge hem de uluslararası güvenliği tehdit ettiğini söyledi. Pedersen, “İdlib’teki terör gruplarına desteğin sağlanmaması için denetim daha güçlü yapılmalı” dedi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), İdlib’te yaşananları görüşmek üzere acil gündemle toplandı. Video konferansla BMGK’ye bir brifing veren BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, İdlib’te yaşananlara dikkat çekerek, İdlib’te yaşanan sorunların çözülmesi için Suriye’nin egemenliğinin esas alınması şartıyla acilen uluslararası iş birliğinin sağlanması gerektiği çağrısında bulundu.

‘İNSANİ KRİZ YAŞANIYOR’

İki taraflı saldırılardan kaynaklı İdlib’te insani bir felaketin yaşandığını belirten Pedersen, “Son iki ayda yüzlerce sivil hayatını kaybederken, göç nedeniyle nüfusu 3 milyonu bulan İdlib’ten son dönemde 500 bin sivil yerini terk etmek zorunda kaldı” ifadelerini kullandı.

‘ÇATIŞMALAR DERİNLEŞECEK’

Pedersen, “Terör örgütü Hayat Tahrir El-Şam (HTŞ) ve bölgedeki silahlı muhalif gruplar, Halep çevresindeki sivil yerleşim alanlarına ve yönelik ağır saldırılar gerçekleştirdi. Yine Rus askeri tesislerine saldırı gerçekleştirildi. 3 Şubat’ta Suriye hükümet güçleri Saraqip yakınlarındaki Türk gözlem karakolunu vurdu. Türk yetkililere göre 7 Türk askeri öldürüldü. Daha sonrasında ise Türk güçlerinin birçok noktaya saldırı düzenlediğine yönelik raporlara ulaştık” dedi.

12 Ocak’ta İdlib konusunda bir antlaşma yapan Rus ve Türk yetkililerin son dönemdeki açıklamalarının aslında aralarında derin düşünce farklılıkları olduğunu ortaya koyduğunu söyleyen Pedersen, “Öyle gözüküyor ki, yapılan ateşkes çağrılarına rağmen İdlib’teki şiddet gün geçtikçe daha da tırmanacak” dedi.

‘İDLİB TERÖR GRUPLARININ MERKEZİ HALİNE GELDİ’

İdlib’in Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilen HTŞ ve birçok yabancı savaşçının merkezi haline geldiğinin de altını çizen Pedersen, “Bu grupların İdlib’teki varlık etkileri kabul edilemeyecek düzeyde. Bu terör varlıkları hem İdlib’teki sivil nüfus hem Suriye hem de bölgesel ve uluslararası güvenlik için büyük bir tehlikedir” diye kaydetti.

‘TÜRKİYE -SURİYE SAVAŞI OLASILIĞI VAR’

Askeri yaklaşımların bölgedeki sorunu kalıcı olarak çözmeyeceğini ifade eden Pedersen, Türkiye ve Suriye arasında bir savaşın olabileceğini söyledi. Pedersen, “Türkiye sınırında yaşanan bu çatışmalar, siviller için ağır sonuçlar doğuracağı kadar buradaki yabancı terörist savaşçıların dağılması ve devamında yeni tehditler doğurması riski taşıyacaktır” dedi.

‘TERÖRİST GRUPLARA DESTEK SAĞLANMASI ENGELLENMELİ’

Suriye’nin egemenliğine saygı duyulacak cevrede kurulacak uluslararası bir iş birliği ile İdlib’te yaşananlara çözüm bulunabileceğini belirten Pedersen, yapılması gerekenleri ise şu şekilde sıraladı: “Sürekli bir ateşkes sağlanarak, sivil nüfusun acil ihtiyaçları karşılanmalı. Bölgedeki yabancı terörist savaşçılar meselesi tam olarak ele alınmalı. İdlib’teki uluslararası yasaklı terörist gruplara destek sağlanmasının daha da kısıtlanması gerekmektedir.”