Uzun yıllar Rojava'da kalan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, Rojava halkı üzerinde derin etkiler bıraktı. 1994 yılında Amude ilçesinden Öcalan’ı görmek için Şam'a giden Ahmet Şexmus, Öcalan ile görüşmelerinden kesitleri ANF'ye anlattı. Görüşmeye gitmeden önce halk örgütleme çalışmalarında yer aldığını söyleyen Şexmus, "Eskiden partimizin örgütleme çalışması yapıyordum. Şimdi ise; PYD Amude Topız beldesi eş başkanıyım.

Çalışmalardayken 1992 yılında arkadaşlar her köyden bir arkadaşın Önderlik sahasına gitmesini istemişti. O zamanlar bende bazı arkadaşları göndermiştim. Sonrasında 1994 yılında benim de gitme şansım oldu. Başkanı gidip görmek, onunla oturmak gerçekten de bizim için hayal gibiydi. Yaklaşık 40 kişilik bir grup olarak buradan gitmiştik. Şam’da sonrasında iki gruba ayrıldık. Bu gruplardan ben parti evlerimizden birine gitmiştim. Öğlen yemeği zamanıydı, Başkan içeri girdi ve bizleri bir bir selamladı. Önderlik zamanın boş geçmesini hiç istemiyordu" dedi.

KADINLAR NEREDE?

Kürdistan’ın gidişatı ve yaşanacaklar konusunda da Kürt Halk Önderi Öcalan’la tartışmalar yürüttüklerini söyleyen Ahmet Şexmus devamında şunları belirtti: "Yine bir arkadaşımız Kürdistan ne zaman kurulacaktır diye sordu. Önder Apo, "Bizler birlik olmadığımız sürece bu isteğiniz olmaz. Sizler halk olarak birlik içinde olduğunuz sürece büyük adım atılacaktır" demişti. Bizlere baktı ve dedi ki "İçinizde kadın yok mu? Sizler kadınları getirmediniz mi? Sizler kendinize demokratım, kendinize yönetimim diyorsunuz. Daha kadın arkadaşları buraya getirmemişsiniz."

Bunun üzerine kadın konusuna da çok değindi. Tarihte en çok ezilen, sömürülen kadın olmasına karşın tarihi var eden, çocuk büyütmüş, insanlığı geliştiren de kadındır. Kadını geliştirmeliyiz, değil ki kadını geride bırakmalısınız. Bu eksikliği yaptınız ama bir daha tekrarlamayacağınızı umuyorum" diyerek bu konudaki fikrini belirtmişti."

‘BİLDİĞİ, ÖĞRENDİĞİ HER ŞEYİ HALKININ HİZMETİNE SUNARDI’

Öcalan'ın eski dönemlerde bulunan partilerin varlığı üzerine fikrini de belirttiğini söyleyen Ahmet Şexmus, "O zamanlar dedim ki; Başkanım şimdi KDP ve YNK arasında bir savaş mevcut ve bu savaşın Kürt halkına kazancı nedir? Düşmanın bizleri nasıl birbiriyle savaştırıp, birliğimizi parçalamak istediğine uzun uzun değindi. Sonrasında ise; bizler birlik içerisinde olursak düşmanımız bize karşı zayıf kalır dedi. O zamanlarda da dört parça Kürdistan’ın da katılımıyla, bir ulusal birlik kurmak istiyordu. Kürtlerin birbiriyle savaşmasında düşmanın rolü büyüktür dedi.

Başkan, "Şu an ki Kürt partilerin durumu hep bir yerlere tutunan çocuklar gibidir. Ne zaman elini bıraksan o zaman düşecektir. Ama bir çocuk kimseye tutunmadan kendi ayakları üzerinde durmayı öğrendiği sürece tekmede atsanız o çocuk yürümeye devam edecektir. Şimdiki partilerin durumunu da öyle tanımlamıştı. O zamanlar Barzanilerin Saddam’a karşı savaşı gibi İran ne zaman ki desteğini çekti Barzanilerin devrimi 24 saat içerisinde yıkıldı. Birçok insan bu duruma düşmemeliydik diyerek intihar etti.

Önder Apo her biriniz birer önder olabilmelisiniz diyerek fikir ve felsefesini hep halkla paylaştı. Kitaplar ve kasetler yoluyla da olsa hepsini bizlerle paylaştı. Halkın hepsinin bilinçlenmesi ve kendini yetiştirmesini istiyordu. Diğer bütün liderler, önderler her şeyi kendisinde biriktirir halkını bilinçlendirmezdi" şeklinde konuştu.

‘ASIL ÇÖZÜM İMRALI’DADIR’

"Halk olarak yüzlerce yıllık yaralarımıza Önder Apo ilaç oluyordu" diyen Şexmus son olarak şunları belirtti: "Önder Apo bu noktada her zaman çözüm sunardı. Bu sebeptendir ki düşmanımız Qazi Muhammed, Seyit Rıza ve Şeyh Saitlerde olduğu gibi Önder Apo’yu da esir alarak devrimi bitireceklerini sanıyordu. Ama Önderlik bu noktada uzun vadeli plan yapmıştı ve bu sebepten her zaman kendinizi geliştirip, yetiştirin derdi. Tekrar sözümüzü yeniliyor ve diyoruz ki şehitlerin ve Önder Apo’nun yolunda yürüyecek ve bu uğurda ne isteniyorsa yapmaya hazır olduğumuzu belirtiyorum.

Önder Apo için bizler ne söylesek de az kalır. Önder Apo bir okyanus gibiydi, 8 yıllık Rojava Devrimi de yine Önder Apo’nun fikir ve felsefesiyle gelişti. Bizler onun istediği düzeyde de anlayamadık buna rağmen bu devrim gelişti, bu zamana kadar ulaştı. Önder Apo’nun özgürleşmesi Ortadoğu’nun mevcut zulmünden kurtarılması anlamına gelmektedir. Asıl çözüm İmralı’dadır, kimse başka yerlerde aramasın. Bizler eskisi gibi Önder Apo’yla bir arada olmak istiyoruz, bizler ona çok şey borçluyuz."