Rojava Devrimi’nin 7. Yıldönümüne ilişkin açıklama yapan TKP-ML TİKKO Rojava Komutanlığı, “Emperyalistler ve işbirlikçileri de Rojava Devrimi’nin Ortadoğu’da yaratacağı etkiyi çok iyi bildiklerinden DAİŞ karanlığını yaymaya çalıştılar. DAİŞ eliyle halklar üzerinde her türden katliam, tecavüz ve yıkım gerçekleştirildi” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan TKP-ML TİKKO Rojava Komutanlığı şunları belirtti: “Tarihler 19 Temmuz 2012’yi gösterdiğinde emperyalistlerin her türden işgal, baskı ve sömürüsüne uğrayan Ortadoğu halkları açısından yeni bir özgürleşme hareketi, Rojava Devrimi’nin başlangıcı oldu. Rojava Devrimi başta Kürt halkı olmak üzere kendi kurtuluş ve özgürlüklerini arayan herkesin içinde yer aldığı bir süreç oldu. Kürt Ulusal Özgürlük Hareketi’nin öncülüğünde gerçekleşen Rojava Devrimi, kadınlar, gençler, Kürtler, Araplar, Süryaniler, Ermeniler, Türkmenlerden her kesim ve milliyetten oluşan Rojava halkının ödediği büyük bedeller üzerinden yükseldi.

Hiçbir faşist, gerici zihniyet en ufak bir ışığa bile tahammül edemez. Çünkü iyi bilirler küçücük bir ışığın karanlığı yok edebilecek gücünü.

Emperyalistler ve işbirlikçileri de Rojava Devrimi’nin Ortadoğu’da yaratacağı etkiyi çok iyi bildiklerinden DAİŞ karanlığını yaymaya çalıştılar. DAİŞ eliyle halklar üzerinde her türden katliam, tecavüz ve yıkım gerçekleştirildi. DAİŞ, faşist TC devletinin Kürt halkı üzerinde uyguladığı politikanın devamcısı oldu. Ancak yıllara varan görkemli direnişin ardından DAİŞ’in varlığı büyük oranda bitirildi.

Faşist TC devleti ve onun temsilcisi AKP iktidarı, DAİŞ’ten beklentilerini tam karşılayamayınca bu sefer de kendi çete gruplarını oluşturarak, sınır bölgelerinde yığınak yaparak Rojava’yı işgal planları yapmaktadır. Irak Kürdistanı’nı işgal saldırıları devam ederken, bugün de benzer planlar Rojava’da hayata geçirilmek isteniyor. AKP iktidarı, ‘Hem mazlumların evine zorla giren zorba bir hırsız hem de dünyanın gözleri önünde bu hırsızlığına zorbalığına meşruluk kazandırmaya çalışan bir arsız’ durumundadır.

Bugün Ortadoğu’da çeşitli milliyet ve inançlardan insanların eşit ve özgürce bir arada yaşamasının olanağı Rojava Devrimi’yle birlikte gerçekleşti. Yine ‘bir devrimin niteliği kadının katılımıyla ölçülür’ anlayışıyla Rojava Devrimi’ne yön veren ve öncülük eden kadınlar oldu.

Şimdiye kadar gencinden yaşlısına, Kürdünden Arabına, Süryanisinden Ermenisine, Müslümanından Hristiyanına canhıraş yürütülen mücadelelerle kazanılan Rojava’daki devrim mevzilerini TC’nin saldırılarına karşı aynı inanç ve kararlılıkla koruyacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın.

Bugün devrimin 7. yılını kutlarken, Rojava’da şehit düşenleri anıyor, bıraktıkları mirası, bedeli ne olursa olsun koruyacağımıza, TC’nin işgal hayallerini Rojava’daki mevzilere gömeceğimize söz veriyoruz.”