Türk devletinin Til Temir’e dönük saldırılarını, Asuri halkının yaşadıklarını, Asuri parti ile meclislerinin görüşlerini, yapılmak istenenleri ve yapılması gerekenleri Asuri Demokrat Partisi Suriye Şubesi Üyesi Şemon Yunan ve Suriye Asuri Halk Meclisi Üyesi Sergon Sileyon ile konuştuk.
Asuri Demokrat Partisi Suriye Şubesi Üyesi Şemon Yunan, Türk devletinin hiçbir etnik dinlemeden herkese saldırdığına vurgu yaparak, “Türk devletinin Telişnan ve Dildara gibi Asuri köylerine dönük saldırılarıyla yapılan ihlaller tüm bölge halkına dönük gerçekleşiyor. Halk bileşenleri arasında fark koymuyor. Herkese saldırıyor” diyor.
“Dışarıdaki partimizin bu saldırılardan bilgileri oluyor. Gün ve gün yaşananları takip ediyor ve görüşlerini belirtiyor” ifadeleriyle Asuri Demokrat Partisi’nin Suriye’de yaşayan Asurilerin durumunu yakından takip ettiğini de söyleyen Şemon Yunan, şunları kaydediyor: “Son dönemlerde gerçekleştirdikleri saldırılarla bölge halkları arasındaki huzuru bozarak karışıklık çıkartmak istiyorlar. Bölgede bulunan tüm insan hakları kurumları buraya gelip yaşananları kendi gözüyle görsün ve rolünü oynasın. Bu ihlalleri durdurursun. Bu yaşananlardan sadece basın üzerinden bahsetmeyin. Halkın topraklarında kalması için harekete geçmelisiniz.”
Şemon Yunan, geçmişte Ermeni, Süryani ve Asuri halkları üzerinde gerçekleşen katliamların bugün tüm halk bileşenleri üzerinde gerçekleştiğine işaret ederek, “Türk devleti yüzyıl öncesindeki Seyfo Katliamı’nda bu yana tanınıyor. İhlaller şimdiye kadar sürüyor. Geçmişte nasıl Süryani, Ermeni, Asuriler’e yönelik katliamlar gerçekleşmişse bugün de tüm Kuzey ve Doğu Suriye halklarına karşı gerçekleşiyor. Tüm uluslararası kamuoyu, Suriye içi ve dışındaki tüm insan hakları kuruluşları ve tüm partiler bölge için bir çözüm bulup gün ve gün sivil halkı hedef alan saldırıların önünü almalıdır” diye kaydediyor.
‘BİRLİĞİNİ OLUŞTURAN HALK ARASINDA KARIŞIKLIK YARATILMAK İSTENİYOR’
Suriye Asuri Halk Meclisi Üyesi Sergon Sileyon de, Türk devletinin Suriye topraklarına dönük aralıksız süren işgal saldırılarını kınayarak, şunları belirtiyor: “Türk devleti ordusu ve çeteleri aracılığıyla bölgeye saldırarak doğrudan sivilleri hedef alıyor. Sivillerin evlerinin yıkılmasına neden oluyor. Çocuk ve kadınların da aralarında olduğu sivilleri katlediyor. Til Temir’de bulunan Asuri köyleri de Türk işgal tehditleri altında. Son günlerde Telişnan, Dildara, Şex Ali ve Micebra köylerine dönük saldırılar yoğunlaştı.”
Bu saldırıların yeni bir şey olmadığına da işaret eden Sergon Sileyon, konuşmasını şu sözlerle sonlandırıyor: “Bu durum Osmanlılar için yeni bir durum değil. 1915’te Seyfo Katliamıyla binlerce kişiyi katlettiler. Osmanlılar o günden bu yana Ermeni, Süryani ve Asurileri katlediyor. Bunlar birçok suç işlediler. İhvancıların yönetimi olan Türk devleti bölgedeki halk bileşenlerini yok etmek istiyor. Birliğini oluşturan ve topraklarını savunan bölge halkı arasında korku ve karışıklık durumu yaratmak istiyor. Hiçbir zaman amaçlarına ulaşamayacaklar. Onları Suriye topraklarından atacağız. İşgalci Türk devletinin DAİŞ’in en yakın dostu olduğu zaten çoktan biliniyordu. Bölgemize saldıran, Süryani-Asuri halkımızı doğrudan katliamlara maruz bırakan, kiliselerimizi yıkan, evlerimizi ve mal-mülklerimizi talan eden yıkan, Süryani, Asuri, Keldani halkımızın göç etmesine neden olanları bu topraklardan atacağız. Uluslararası kamuoyu da ciddi bir şekilde davranarak bu işgal saldırılarının önünü alsın."