Qamişlo, savaş döneminde hem dışarıya çok göç vermiş hem de geri dönüşlerin de olduğu birçok farklı kesimin bir arada yaşadığı bir şehir. Dr. Daham Osman Şexmus da savaş döneminde ailesi ile Almanya’ya göç edenlerden biri. Dr. Şexmus ve ailesi için asıl zorluklar da buradan sonra başlar. Qamişlo Eczaneciler Birliği Eşbaşkanı Dr. Daham Osman Şexmus, yaşadığı zorluklara dair şunları anlattı: "Aslında Almanya’ya gitmek benim için çok zor bir karardı. Gittiğimiz zaman birçok engelle de karşılaştık. Türkiye üzerinden Almanya’ya geçtik, gitmemiz için onlar da yardım ettiler.

Kendimizi orada çok yabancı hissediyorduk, diyebiliriz ki okyanusa atladık ve yüzmeyi bilmiyorduk. Halk yabancı olduğumuzu fark ettiklerinde bize farklı bir gözle bakıyordu. Geri dönüş kararı alırken bir gün orada bir evim de olsa, eczanem de olsa kime hizmet edecektim? Yaşadığım yaşam diyebilirim ki bir hayalden ibaretti. Halkımın başına ne gelirse benim de başıma gelsin dedim ve dönüş kararında netleştim. 2015’de gittim ve 2017 yılında da döndüm. Sonrasında çocuklarım da geldiler ve burada yaşıyoruz."

‘DOKTORLARIMIZ TOPRAKLARINA GERİ DÖNSÜNLER HALKIMIZIN BUNA İHTİYACI VAR’

Rojava'dan Avrupa'ya göç eden doktorlara da çağrıda bulunan Dr. Daham Osman Şexmus, "Avrupa’ya gitmiş olan doktorlarımıza seslenmek istiyorum, topraklarınıza geri dönsünler, halkımızın onlara ihtiyacı var. Halkımıza da çağrımdır; özelde de aile büyükleri, yaşı ilerlemiş olanlar dönsünler. Buradaki yaşam Avrupa’daki yaşamdan daha da güzel. Okumak için gitmiş gençler tabi ki okusunlar, ama sonrasında tekrar topraklarına dönmeliler.

Oralarda öğrendikleri bilgiler ışığında burada çok güzel şeyler yapabilirler. Yabancı topraklar hiçbir zaman insana vatan olmaz bunu unutmasınlar. Halkımızın çoğunluğu mecburi göç etmiştir, Türkiye’de, Avrupa’da ve Suriye’nin çevresinde olan insanlarımız geri dönsün, burada yaşadığımız yaşam gerçekten de çok güzel ve çok memnunuz" diye konuştu.

‘TOPRAK ÖZLEMİ BOĞAZIMIZDA BİR DÜĞÜMDÜ’

Mihammed Xer Ramadan Qamişlo’da kuyumculuk yapan bir esnaf. 2015 yılında yönünü Avrupa’ya vermiş ve sonrasında topraklarını bırakamayacağını anlayıp geri dönmüş. 2015 yılında Danimarka’ya gitme kararı aldığını söyleyen Ramadan, "Daha iyi koşullarda yaşayacağımı düşündüğüm için Avrupa’ya gitmekte heyecanlıydım. İlk bir iki ay gezdik güzeldi, fakat oğlum böyle yaşayamayacağımı mecbur çalışmam gerektiğini söyledi. Oradaki çalışma şekline baktım günde 8 saat makine gibi çalışmam gerekiyordu. Bu yaşta orada böylesi koşullarda çalışmak için yaşım da uygun değildi. Çocuklarım orada üniversite okuyorlardı. Toprak özlemi 50 yaşının üzerindeki her insanın boğazında bir düğüm gibidir.

20 yıl orada yaşayan halkın durumunu görünce topraklarıma dönme kararı aldım. İki oğlum orada okuyor. Ama ben orada yaşayamazdım bunu gördüm. Bu durum 20 yıldır bir toprakta büyümüş bir ağacı toprağından koparıp başka bir toprağa ekmek gibi bir şeydi. O ağaç verim sağlayamaz çünkü artık o toprağa bağlanmıştır. Bugün kendi bahçem var bu sabah bile kendi ellerimle fidanlar diktim. Ve o ektiğim fidanları bütün Avrupa’yı da verseler değişmem. Bugün elektrik sorunumuz hallolmuş, hizmetlerden yararlanabiliyoruz, Rojava ve özelde de Qamişlo’nun durumu çok iyi. Qamişlo’da yediğim bir bulgur pilavını bütün bir Avrupa’ya değişmem" şeklinde konuştu.