İHD: Çocuk hak ihlallerinde artış var

Çocuk Hakları Günü dolayısıyla açıklama yapan İHD, salgın döneminde çocuk hak ihlallerinde yaşanan artışa dikkati çekti, devletlerin sorumluluklarını hatırlattı.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Çocuk Hakları Komisyonu, Dünya Çocuk Hakları hakkında yazılı açıklama yaptı. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme dünya genelinde en çok ülke tarafından kabul edilen insan hakları belgesi olma özelliğini taşımasına rağmen çocuklara yönelik hak ihlallerinin devam ettiğine dikkat çekilen açıklamada, “Bütün dünyayı etkisi altına alan pandemi süreci, çocukların da yaşam rutinlerini olumsuz yönde etkiledi” denildi.

Uzaktan eğitimin eğitim sistemindeki sorunları daha görünür kıldığına dikkat çekilen açıklamada, “EBA üzerinden yürütülen canlı derslere katılım, bütün bu imkansızlıklardan dolayı yüzde 15-20 dolaylarında kaldı. Anayasal bir hak olan eğitim hakkı kullanılamaz hale geldi” diye belirtildi.

‘KAÇ ÇOCUK CEZAEVİNDE BİLGİSİ PAYLAŞILMIYOR’

Salgın döneminde mevsimlik tarım işçisi çocukların çalışmaya devam ettiğinin vurgulandığı açıklamada, şunlar kaydedildi: “Çocukların eğitim hakkından yararlanmalarını sağlamakla yükümlü olan Milli Eğitim Bakanı tarlada çalışan işçi çocuklarla fotoğraf çektirip sosyal medya hesabında paylaşmakla yetinirken, Urfa'da 15 yaşındaki mevsimlik tarım işçisi Ayşe Daş, işçileri taşıyan minibüsün devrilmesi sonucu hayatını kaybetti. Kovid-19 salgını önlemleri dahilinde çıkarılan İnfaz Yasası, hapishanelerdeki çocukları doğrudan kapsamadı. Ceza indirimleriyle bırakılan çocuklara dair de aydınlatıcı bir açıklama yapılmadı. Çocuk hapishanelerinden çocuklar ile ilgili yeterli bilgi alınamadı. Halen hapishanelerde kaç çocuğun tutulduğu bilgisi kamuoyuyla paylaşılmıyor.”

“Bütün bu yaşanan çocuk hakları ihlallerinin sorumlusu pandemi değil, bütüncül bir çocuk koruma politikası olmayan, imzacı olduğu uluslararası sözleşmelerdeki yükümlülüklerini yerine getirmeyen Türkiye Devleti’dir” denilen açıklamada, talepler şöyle sıralandı:

“* Çocuk Haklarına dair Sözleşme’nin 28 ve 29. maddeleri gereğince eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak için gerekli her türlü alt yapının her bir çocuk için oluşturulmasını,

* Şiddete maruz bırakılan çocukların kolay erişebilecekleri destek ağlarının yaygınlaştırılmasını,

* Hapishanelerde kaç çocuk olduğunun açıklanmasını ve hapishanelerde bulunan çocukların derhal serbest bırakılmasını,

* Çalışan çocukların eğitim ve sağlığa ücretsiz erişimlerinin sağlanmasını,

* Çocuk istismarına evlilik yoluyla cezasızlık getiren yasa tasarısının yeniden gündeme alınmayacak biçimde iptal edildiğinin açıklanmasını,

* Medeni Kanun’da aile rızasıyla 17, mahkeme kararıyla 16 olan evlilik yaşının, koşulsuz şartsız olarak 18 yaş üzerine çekilmesini,

* Çocuklara karşı işlenen suçlarda çocukların yüksek yararının gözetilerek cezasızlık kültürünün ortadan kaldırılmasını,

* Sözleşmenin 17, 29 ve 30. maddelerindeki çekinceleri kaldırarak çocuklara ana dilinde eğitim hakkının tanınmasını,

* Çocuk hakları örgütleri ile iş birliği yaparak, uygulanabilir bütüncül bir çocuk koruma politikası oluşturulmasını acilen talep ediyoruz.”