Avrupa’nın gelecekteki resmi dili Esperanto mu olacak?

Avrupa’da bir dernek, İngilizcenin yükselişine karşı Avrupa kurumları bünyesinde “Esperanto” dilini konuşmayı önerdi.

Öneriyi yapan Avrupa Esperanto Yurttaş Hareketi tarafından yapıldı. Dernek Avrupa kıtasında bu dilin yaygınlaştırılması amacıyla geçen yıl kuruldu. Derneğin başında bulunan 38 yaşındaki Vincent Jacques, bir işveren ve aynı zamanda çok sayıda start-up’ın kurucusu. Bunlar arasında 2009’da bir yapay zeka şirketi olan Planorama, 2018’de bir para transfer platformuolan Yestransfer de var.

DÜNYA GENELİNDE 2 MİLYON KİŞİ KONUŞUYOR

Fransız Le Point dergisine konuşan Jacques'a göre bugün dünya genelinde, 100 bini Fransa’da olmak üzere 2 milyon dolayında kişi Esperanto dilini konuşuyor. Sözkonusu dil, Zamenhof tarafından üretildi. Esperanto, Fransızca, Almanca, İngilizce, İspanyolca, Latince, Yunanca ve biraz da Rusça içeriyor. Zamenhof, bu ortak dili, dünya vatandaşlarının birbirlerini daha iyi anlamaları ve birbirine savaş açmaktan vazgeçmeleri umuduyla oluşturmuş.

ZAMENHOF’UN PROJESİ

Zamenhof’un projesinin hümanist bir fikirden yola çıktığını belirten Jacques, şunları ifade ediyor: “Zamanhof’un, Polonya’nın Rus işgali sırasında doğduğu kentte bir çok toplum birbirini anlamadan birlikte yaşıyordu: Yahudiler, Polonlar, Alman dilliler, Rusça konuşanlar... Rusça konuşanların, bu dilin resmi statüsü olması nedeniyle avantajı vardı. Diğer toplumlar ya şirketleri ya da idari kurumlar tarafından ayrımcılık mağduru oluyorlardı, çünkü Rus diline hakim değillerdi. Zamenhof da özel herhangi bir ulusa ait olmayan, herkesin sahiplenebilmesi için yapısı yeteri kadar basit olan yeni bir dil inşa etti.

DİLİ İKİ AYDA ÖĞRENDİ

Bu dili bir internet platformu üzerinde iki ayda iyi düzeyde öğrendiğini söyleyen Jacques, dili öğrenmedeki kolaylığa dikkat çekti. Jacques, “Bu dil son derece mantıklı, zaten bu nedenle çok sayıda bilim insanının hoşuna gidiyor” dedi.

20 yıldır İngilizcenin Avrupa kıtasını yöneten siyasi kurumların bünyesinde kendisini dayattığını belirten Jacques, “Eğer İngilizce bugün Avrupa’da önemli bir yer işgal ediyorsa, bunun basit bir nedeni var: Birlik’te bölgesel diller hesaba katılmazsa 24 resmi dil var. Bu çoktur. Oysa, kurumların bünyesindeki çalışma metinlerinin sadece yüzde 5’i çevriliyor. Herkes için yapmak çok külfetli bir iş. Bununla birlikte her ülkenin kendi sesini duyurması önemlidir. Hatırlatmak gerekirse, Fransız mevzuatlarının yüzde 70’i kaynağını Avrupa Birliği’nin kararlarından alıyor.

25’İNCİ RESMİ DİL OLSUN

Projelerinin iddialı gibi görünebileceğine işaret eden Jacques, “Ama Esperanto’nun Avrupa Birliği’nin 25’inci resmi dili olmasını diliyoruz. Esperanto’yu teşvik ederek, Avrupa Birliği kurumlarına yeni bir soluk vermek istiyoruz” dedi.