Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve üzerindeki mutlak tecridin kırılması amacıyla 25 Haziran 2012’de başlayan Özgürlük Nöbeti 460’ıncı haftasında. Her hafta Avrupa’da yaşayan Kürtler ve dostlarının gruplar şeklinde sürdürdüğü nöbet eylemini bu hafta Almanya’nın Mannheim ve Saarbrücken kentlerinden gelen grup devraldı. Dokuzuncu yılında kararlılıkla sürdürülen eylemi devralan grupta Ali Can, Kaşem Ağırman, Nezir Botan ve İdris Rojava yer alıyor.

Haftanın yedi günü 07.30 ile 16.30 saatleri arasında sürdürülen nöbet eylemini devralan grup adına konuşan Ali Can, Strasbourg’da sürdürülen eylemin özelde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın genelde ise Kürt halkının özgürleşmesi anlamına geldiğini söyleyerek, eylemin bu anlamda tarihi bir öneme sahip olduğunu belirtti.

Kürt halkının özgürlüğü için her alanda tarihi bir mücadele verdiği söyleyen Ali Can, Kürtlerin Avrupa’da sürdürdüğü Özgürlük Nöbeti eylemi ile, mücadeleki kararlılığını Uluslararası Komplo’nun ortaklarına gösterdikleri ifade etti.

Avrupa kurumlarının bulunduğu alanda sürdürülen nöbet eyleminin bu anlamda önemli olduğunu ifade eden Ali Can, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde mutlaklaşan tecridin ortaklarının da kapitalist modernitenin temsilcisi olan Avrupa ülkeleri olduğunu vurguladı.

“Özgürlük Nöbeti’nin en temel şiarı Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanmasıdır” diyen Ali Can, Kürtlerin sürdürdüğü bu tarihi eylemle aynı zamanda Kürt sorununun çözüm anahtarının İmralı olduğunu gösterdiklerini belirtti.

Nöbet eyleminin gerek şiarı ve tarihi öneminden dolayı sahiplenilmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Ali Can, siyasi tutsakların tecride karşı verdiği açlık grevinin amacına ulaşması için Avrupa’daki Kürtlerin CPT’ye baskı yapması çağrısında bulundu.