Özgürlük Nöbeti Stuttgart grubunda

Fransa’nın Strasbourg kentinde 9’uncu yılında devam eden Özgürlük Nöbeti’ni Almanya’nın Stuttgart kentinden gelen yeni bir grup devraldı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve üzerindeki mutlak tecridin kırılması amacıyla 25 Haziran 2012’de başlayan Özgürlük Nöbeti 458’inci haftasına girdi. Her hafta Avrupa’da yaşayan Kürtler ve dostlarının gruplar şeklinde devraldığı nöbeti bu hafta ise Almanya’nın Stuttgart kentinden gelen yeni bir grup devraldı.

Bir hafta boyunca hergün 08.00 – 17.00 saatleri arasında yürütülen nöbet eylemini 458’inci haftasında devralan Stuttgart grubunda, Seval Gümüş, Sebahat Koç, Dennis Storz ve Hunermend Garip Nurhak yer alıyor.

AP, AK, CPT ve AİHM gibi Avrupa kurumlarının buluştuğu ortak noktada kararlı şekilde devam eden Özgürlük Nöbeti’ni devralan grup adına konuşan Seval Gümüş, Stuttgart’tan üçüncü kezdir nöbet eylemine katıldığını ve onur duyduğunu söyledi.

“Nöbet eylemine her gelişimde Önderliği bir gün aramızda görme umudu içime doğuyor. Bunun heyecanını yaşıyorum” diyen Seval Gümüş, eylemin tarihsel olduğunu ve birgün mutlaka Kürt halkının bu özleminin mutlu sonla sona ereceğini ifade etti.

Nöbet eylemine geldiği her defa Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın verdiği tarihsel mücadeleyi daha iyi kavradığını ve ideolojisini daha iyi irdelediğini de sözlerine ekleyen Seval Gümüş, Önder Apo’nun Kürtler için gelecek yaşamın perspektifini çizdiğini dile getirdi.

Mart ayının Kahramanlık Haftası olduğuna dikkat çeken Seval Gümüş, Kürtlerin özgür geleceği için mücadele edip şehit olan tüm Kürdistan şehitleri önünde saygıyla eğildiğini belirterek, onların bıraktığı mirası taşımanın her Kürdün boynunun borcu olduğunu vurgulayarak, Abdullah Öcalan başta olmak üzere Kürt halkının özgürlüğü sağlanıncaya kadar mücadelelerine devam edeceklerini dile getirdi.

Siyasi tutsakların tecride karşı sürdürdüğü açlık grevi eyleminin talebinin tüm Kürt halkının talebi olduğunu ifade eden Seval Gümüş, Avrupa kurumlarının Türk devletinin işlediği insanlık suçuna karşı sessizliğinin kabul edilemez olduğunu belirtti.

Tarihsel Nöbet Eylemi ile ortak oldukları bu suçu teşhir ettiklerini sözlerine ekleyen Seval Gümüş demokratik değerler ve insan haklarının tüm insanlığın ortak değerleri olduğuna dikkat çekti.

Avrupa ülkeleri ve kurumlarının bu değerleri pazarlık ve ekonomik çıkar konusu haline dönüştürdüğünü belirten Gümüş Kürt halkının buna karşı sessiz kalamayacağını da dile getirdi. Seval Gümüş, bir an önce Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için herkesin eylemlerini arttırması çağrısında bulundu.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın doğum gününe de dikkat çeken Seval Gümüş, Kürtlerin yeniden doğuşu anlamına gelen haftayı Kürtlerin coşku içerisinde Abdullah üzerindeki tecridin kırılma haftasına dönüştürmesi gerektiğini belirtti.

Strasbourg’da 9 yıldır kararlılıkla devam eden Özgürlük Nöbeti Kürtlerin Avrupa’da sürdürdüğü en uzun eylem olması nedeniyle tarihsel bir anlama sahip. Nöbet eyleminde ayrıca çeşitli dillerde basılan kitap ve broşürlerle Avrupalılara Abdullah Öcalan’ın mücadele yaşamı ve ideolojisi anlatılıyor.