“Revolutionäre Solidaritätsbündnis - Devrimci Dayanışma İttifakı” ve “Bündnis Weg mit dem Paragraphen 129” ittifakları içinde yer alan örgütler tarafından yapılan yürüyüşte, aralarında Tutsakların Sesi Platformu (TSP), Filistinli Tutsaklarla Dayanışma Ağı-Samidoun, Netzwerk ‘Freiheit für alle politischen Gefangenen – Bütün Politik Tutsaklara Özgürlük Ağı’, sosyalist gençlik örgütü Young Struggle (YS), genç kadın örgütü Zora, Rote Jugend-Kızıl Gençlik, Dev-Genç’in de olduğu birçok kurum adına konuşmalar yapıldı.

Farklı ülkelerdeki tutsakların durumuna dikkat çekilen konuşmalarda, mevcut sisteme karşı mücadele ederken tutsak düşen devrimcilerin, antifaşistlerin sahiplenilmesi çağrısı yapıldı.

Samidoun, İsrail hapishanelerindeki Filistin’deki tutsaklarla dayanışmayı büyütme çağrısı yaparken, Zora ve YS dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, tüm devrimci tutsakları sahiplenme mücadelesini sürdüreceklerini belirtti ve faşist Türk devletinin bu hafta içinde ESP, SKM SGDF’leri tutuklamasını protesto etti. İran’daki ayaklanmayı ise selamladı.

Dev-Genç adına yapılan konuşmada, Alman devletinin tutukladığı Hasan Cibelik, Hasan Unutan, Özgül Emre ve Serkan Küpeli’nin durumuna dikkat çekildi.

TSP adına yapılan konuşmada, egemen sınıfların devrimci mücadeleyi bastırmak için, işçi ve emekçilerin öncülerini, sınıfsız ve sınırsız bir dünya için mücadele edenleri her yerde tutsak almaya çalıştığını belirterek, emperyalist-kapitalist sisteme, faşizme, sömürgeciliğe karşı mücadelede esir alınan tüm politik tutsaklar selamlandı.

Filistin’de tutsak olan Ahmed Saadat’tan ABD’de tutsak olan Mumia Abu Jamal’a, Fransa’da tutsak olan Lübnanlı devrimci Georges Abdallah’tan Hindistan’da tutsak olan Kisan Da ve Sheela Marandi’ye, Şili’de özgürlük istedikleri için tutsak edilen yerli halkın öncülerinden İran’daki ayaklanmada tutsak edilenlere, Almanya hapishanelerindeki tutsaklardan Türk devletinin hapishanelerindeki Abdullah Öcalan’a, bu hafta tutuklanan sosyalistleri ve tüm komünist ve devrimci tutsakları sahiplenme çağrısı yapıldı.

Hasta tutsakların durumuna da değinilen konuşmada, hapishanelerdeki devrimci tutsakları sahiplenmenin ideolojik ve siyasi bir görev olduğu vurgulanarak, “Mektuplarımızla, kartlarımızla onların hücrelerine konuk olalım, maddi ve manevi destek sunalım, dışarda onların sesi ve soluğu olalım” denildi.

Berlin’in Neuköln semtinden Kreuzberg semtine yapılan ve coşkunun düşmediği yürüyüş boyunca “Politik tutsaklara özgürlük”, “Filistin’e özgürlük”, “Filistin’den Kurdistan’a İntifada Serhildan”, “Direnişin bir adı var: Ivana Hoffmann”, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur” gibi sloganlar atıldı.