HBDH ve KBDH Avrupa, direnişi büyütmeye çağırdı
HBDH ve KBDH Avrupa, Türk devletinin soykırımcı saldırılarına karşı direnişi büyütmenin acil görev olduğunu belirtti, 12 Mayıs'ta eyleme geçme kararı aldı.
HBDH ve KBDH Avrupa, Türk devletinin soykırımcı saldırılarına karşı direnişi büyütmenin acil görev olduğunu belirtti, 12 Mayıs'ta eyleme geçme kararı aldı.
Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) ve Kadınların Birleşik Devrim Hareketi (KBDH) Avrupa, işgal ve soykırım saldırılarına karşı direnişi büyütmeye çağırdı.
HBDH/KBDH tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle:
"Soykırımcı sömürgeci faşist Saray rejiminin 24 Nisan günü Medya Savunma Alanları’na (MSA) yönelik olarak başlattığı kapsamlı işgal saldırıları, yoğun psikolojik savaş eşliğinde sürüyor. Avaşin, Zap ve Metina işgal saldırıları kapsamlı olmasının çok ötesinde tarihi bir anlam ve içeriğe sahiptir.
'YENİ BİR SOYKIRIM İÇİN KAPI ARALIYORLAR!'
Düşmanın, Gare yenilgisinin intikamını alma, gerillanın Bakur’da eylem alanlarını sınırlama, Şengal’deki kazanımları tasfiye etme, Rojava ve Kuzeydoğu Surriye’deki kuşatma ve tasfiye saldırılarını yoğunlaştırma, dikkatleri ve savaşı 'sınırların dışına' taşıma, içerideki sıkışıklığı aşma, vb. gibi hedefleri olsa da; bu son işgal saldırısıyla, asıl amaç, önce sınır boylarında bir koridorun oluşturulması ve sonra da MSA’nın kuzeyden ve kuzeybatıdan kuşatılarak işlevsiz bırakılması ve tasfiyesi, giderek de yeni bir soykırım için kapının aralanmasıdır. Bu, Kürdistan devriminin olduğu kadar Türkiye devriminin de bugüne kadar ki kazanımlarının darbelenmesi, tasfiyeci kuşatmanın sonuç alması anlamına gelecektir.
'TÜM KAZANIMLAR TASFİYE OLUR'
Düşmanın işgal saldırılarından sonuç alması, yalnızca Kuzey Kürdistan ve Türkiye’de değil, genel olarak bölgede, umutsuzluk örgütlemenin ve bugüne kadarki direnişlerin sağladığı devrimci kazanımların tasfiyesinin de yollarından biridir. Unutulmasın ki, MSA, Kürdistan devrimimizin olduğu kadar birleşik devrimimizin ve bölge devrimimizin de atan yüreği ve nabız atışlarıdır. Binlerce gerillasının kanı-canı pahasına özgürleştirilen bu Kürdistan toprağı, birleşik devrimimizin ve bölge devriminin birer merkez üssüdür. Sömürgeci rejim, son işgal saldırıları ile işte bu devrimci merkez üssünün tasfiyesine odaklanmıştır.
Sömürgeci işgal ve soykırım saldırısı karşısında gerillanın tarihi direnişi sürüyor. Gerilla fedai bir güç olarak saldırıya barikat oluyor. Fakat düşman ne pahasına olursa olsun sonuç almak istiyor. Ve dahası, başta ABD gelmek üzere emperyalistlerden ve gerici bölge devletlerinden aldığı destekle de bunu sürdürüyor.
'PLANIN BOZULMASI DİRENİŞ İLE MÜMKÜN'
Böylesine kapsamlı ve stratejik bir saldırı ve işgal planının bozulması için gerillanın direnişinin muhakkak ülke içinde ve dışında çok yönlü bir şekilde sahiplenilmesi gerekir. Bunun için Başta Bakur gelmek üzere Kürdistan’ın bütün parçalarında, Türkiye’de ve Avrupa’da direnişin yükseltilmesi hayati önemdedir. Bilinmelidir ki, Kuzey Kürdistan ve Türkiye'de işçi sınıfı ve ezilenlerin savunmadan çıkıp saldırı mevzisine yöneldikleri günümüzde, faşist işgal saldırı zincirinin, MSA halkasından kırılması, gerillanın zaferi anlamına geleceği gibi, faşist saray rejiminin kimyasını bozacak, yenilgisinin ve çözülmesinin de yolunu açacaktır.
'ACİL GÖREVİMİZ VAR'
Demek ki, faşist saray rejiminin bu işgal ve soykırım saldırısına karşı direnişi Avrupa’da büyütmenin önemi de apaçık ortadadır. Avrupa’daki bütün ilerici, devrimci kurum ve kuruluşları, emekçi kitleleri bu direnişe çekmek, gerilla direnişiyle omuz omuza yürümek hiçbir şekilde ertelenemez, günün acil bir görevidir.
12 MAYIS'TA STARTI VERİLECEK
Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu’nun başkenti Strasburg’da, 12 Mayıs Çarşamba günü saat 12.00’de gerçekleştirilecek basın toplantısı ve mitingle bu direnişi büyütmenin startı verilecektir. Süresiz dönüşümlü olarak her hafta pazartesiden cuma gününe kadar oturma eylemi süreci başlatılacaktır.
İlk oturma eylemi grubu, 12-14 Mayıs tarihleri arasında Kürdistanlı, Türkiyeli ve Avrupalı kurum temsilcileri, ilerici aydınlar ve sanatçılar gerçekleştirecektir. Birleşik Mücadele Güçleri olarak, bütün bileşenlerimizi, Türkiyeli ve Kürdistanlı göçmenleri, bu eylemlere güçlü bir şekilde katılmaya, Avrupa demokratik kamuoyunu harekete geçirmede özneleşmeye, sonuç alıcı bir eylem çizgisinde ısrar etmeye ve direnişi Avrupa’da da büyütmeye çağırıyoruz."