KCDK-E Eşbaşkanlık Divanı yaptığı yazılı açıklamada “Êzidî halkımızın iradesi hiçe sayılarak 9 Ekim 2020’de Bağdat ve Erbil arasında varılan anlaşmayla soykırım saldırılarına kapı aralanmış ve tehlikeli bir başlangıca adım atılmıştır. Bu anlaşmayla Kölelik, iradesizlik Êzidî Kürtlerine dayatılmakta ve yeni katliamların önü açılmak istenmektedir” dedi.

“Oysa anlaşmayla birlikte hedef alınan Şengal halkının kendi kendini yönettiği demokratik usullerce oluşturulmuş meclisi ve öz savunmasıdır” diyen KCDK-E, şöyle devam etti: “Böylelikle savunmasız ve iradesiz bir Şengal hedeflenmektedir. Bu durum Şengal’in statüye kavuşmasını ötelediği gibi olası soykırım tehlikelerine karşıda açık hedef haline getirmektedir.

3 Ağustos 2014 yılında KDP ve Irak merkezi hükümetinin güçleri DAİŞ saldırılarına karşı Sengal’deki Êzidî Kürtleri savunmadıkları gibi, bırakıp kaçtıkları için halkımız bir katliam yaşadı ve hale binlercesi DAİŞ çetelerinin elindedir.

Herkes bilmektedir ki Türk devletin isteği ve talimatıyla 9 Ekim anlaşması yapılmıştır. Türk devletinin tüm Kürdistan ve bölge üzerindeki emelleri ve saldırıları göz önünde bulundurulduğunda bu anlama ile Şengal halkını büyük tehlikelerin beklediği tartışmasız bir gerçektir.

DAİŞ barbar çetelerine karşı en zorlu mücadeleyi vermiş, en ağır bedelleri ödemiş, çocuklarını, kadınlarını ve onca şey kaybetmiş Êzidî halkının geleceğini iradeli, özgür, kendi kimliği ve inancıyla yasamak için oluşturduğu özyönetimi ile önemli bir gelişme sağlamış. Ezdi çocuklarından oluşan kendi savunma gücüyle de saldırılara karşı yüzlerce şehit vererek sağlamıştır.  Êzidî halkımızın kendi öz gücüyle oluşturduğu kurumları ve savunma gücünü hedeflemek, kutsal Êzidî toprakları üzerinde yeniden kan dökülmesine yolunu açmaktır. Hangi parça veya hangi siyasi görüşte olursa olsun tüm Kürdistanlılar Türk devletin planlamasıyla yürütülen bu kirli siyaseti kabul etmemelidir ve Şengal’i sahiplenmeyi ulusal bir görev olarak görmelidir. 

Şengal Demokratik Özek Meclisi (MXDŞ) yaptığı açıklamalarla Sorunların diyalog, barışçıl ve kalıcı yolarla çözümünden yana olduğunu. Bütün komşularıyla birlikte barış içinde yaşayan Şengal halkı kendi kendini yöneterek bir statüye kavuşmak istemektedir.”

29 VE 31 MART EYLEMLERİ

“Şengal halkı üzerindeki tehlike ve tehditler büyümeden ve yeni katliamlar yaşanmadan derhal gerekli adımların atılmasını talep ediyoruz” diyen KCDK-E, şunları ekledi:

“Bu nedenle Avrupa’daki Êzidî kurumların öncülüğünde 29 Mart Pazartesi günü tüm Avrupa ülkelerinde Irak büyük elçilikleri önünde gerçekleştirilecek eylemlere tüm gücümüzle katılarak Şengal’i sahipleneceğiz. Yine 31 Mart Çarşamba günü Cenevre’de BM önünde Êzidî kurumlarının öncülüğünde gerçekleşecek eyleme KCDK-E olarak tüm gücümüzle seferber olacağız

Halkımızı duyarlı olmaya ve 29 ve 31 Mart günleri gerçekleşecek eylemlere aktif katılmaya çağırıyoruz.”