Kıbrıs’ta aralarında EDEK (Sosyalist Parti) Genel Başkan Yardımcısı ve Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekilleri Kostis Efstathiou ile Eleni Theocharous,  Ekolojist Parti eski Genel Başkanı ve Milletvekili Giorgos Perdikis, Araştırmacı-Gazeteci Chrıstos Iakovou gibi çok sayıda siyasetçi, gazeteci, yazar ve tanınmış sima bir araya gelerek Kürtlerle Dayanışma İnisiyatifi’nin kuruluşunu ilan etti.

Lefkoşa Gazeteciler Cemiyeti’nde bir araya gelen İnisiyatif üyeleri, bir basın toplantısı gerçekleştirdi.

Basının da yoğun ilgi gösterdiği toplantıya, PYD Temsilcisi Yasin Derguş, Kürt Halk Meclisi Eşbaşkan ve üyeleri ile Kürt siyasetçi Lezgin Serhat katıldı.

Toplantıya ayrıca Kürtlerin kadim dostları olarak bilinen ve MİT tarafından 20 Mart 1994 yılında katledilen Theofilos Georgiadis tarafından 90’lı yıllarda kurulan Kürtlerle Dayanışma Komisyonu’nun üyeleri katıldı.

Toplantıda milletvekilleri birer konuşma yaparken, ortak basın bildirisi okundu.

Bildiride, Kürdistan ve Ortadoğu halklarının tarihsel bir süreçten geçtiği bir dönemde Kürt- Rum ilişkilerinin de önemli bir aşamada olduğu ifade edilerek, “Özelde işgalci Türk devleti genelde kapitalist modernitenin yarattığı tahribatlar ve halklara karşı uyguladığı faşizm ve soykırımcı politikalara karşı ‘dayanışma’ ve ortaklaşma Kürt Özgürlük Hareketi açısından önemlidir. Ortak mücadele yol ve yöntemlerini Kürt halkı ile birlikte dost Rum halkının da katılımı ile daha fazla yol alacağımıza inanıyoruz. Ancak halkların ortaklaşma ve dayanışması bu işgalci Türk devleti ve hegemonik güçlerin planlarını alt üst edebilir” denildi.

Türk devletinin saldırı ve işgali altında olan halkların alacağı en doğru pozisyonun, öz gücüne dayanarak kendisini örgütlemesi ve savunması olduğunu vurgulanan bildiride, hakların kendi öz gücü ile özyönetim ve öz savunmasını örgütleyebilmesi gerektiği ifade edildi. 

‘THEOFİLOS BİZİM SİMGEMİZDİR’

Katledilen Kürt dostu Theofilos Georgiadis’in Kürt ve Rum halkı ilişkilerinin tarihi kişiliği ve sembolü olduğu hatırlatılan İnisiyatif açıklamasında, “Theofilos, Kürdistan ve Kıbrıs halklarının bu işgalci ve hegemonik güçler tarafından nasıl saldırıya maruz kaldığını görmüş ve Kürdistan’ın sömürge ve işgalinin Kıbrıs’ın da işgaline zemin hazırladığı tespitini yapmıştır. Bu kapsamda Kürtlerle büyük bir dayanışma içerisinde olmuş ve Kürt özgürlük mücadelesinin bir sembolü haline dönüşmüştür. Theofilos, ‘Kıbrıs’ın özgürlüğü Kürdistan dağlarından geçer’ sözü tarihi bir sözdür. Bu gerçeklik ışığında Kürtlere Dayanışma İnisiyatifi, Kürt halkının siyasal, ekonomik ve kültürel sorunlarına karşı büyük bir duyarlılık içerisinde olarak faaliyetlerini sürdüreceğine inanıyoruz” diye kaydedildi.

İNİSİYATİF’İN ÖNCELİKLERİ

Kıbrıs Kürtlerle Dayanışma İnisiyatifi’nin öncelikli amaçları ise şöyle sıralandı:

“İnisiyatif, Kıbrıs ve Kürdistan’ın kurtuluşuna katkıda bulunmak amacıyla oluşturulmuştur. Kıbrıs toplumu ve hükümeti ile işbirliği içinde, Kıbrıs ve Kürdistan halklarının ortak çıkarlarını desteklemek için çalışacaktır. Kıbrıs ve Kürt halkı arasında stratejik birliğin sağlanması için faaliyetler yürütecektir. Kürdistan’daki savaş mağdurlarının sosyal ve mali desteği için mücadele edecektir. Kıbrıs’ta yaşayan Kürt halkının karşılaştığı bürokratik sorunlarını çözme, Kürdistan’daki savaş mağdurlarına sosyal ve mali destek sağlamak da görevlerimiz arasındadır. Bugün Ortadoğu’da özelde Kürdistan’ın Rojava bölgesinde halkların umudu haline gelen Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın paradigması ve demokratik ulus özerk yönetim modeli Kıbrıs halkına anlatılacaktır.”

‘KIBRIS'IN ÖZGÜRLÜĞÜ KÜRDİSTAN DAĞLARINDAN GEÇER’

Açıklamanın ardından söz alan Kürt siyasetçi Lezgin Serhat, Theofilos Georgiadis'i anarak başladığı konuşmasına, "Theofilos, 30 yıl önce Kıbrıs ve Kürt halkının ortak mücadele etmesi gerektiğini söyleyerek, Kürt halkı ve özgürlük hareketinin yanında yer almıştır. ‘Kıbrıs’ın özgürlüğü Kürdistan’ın dağlarından geçer’ belirlemesi ile tarihe ve hakikate damgasını vurmuştur” dedi.

Ardından PYD Kıbrıs Temsilcisi Yasin Terguş da, bugün Ortadoğu’da yaşanan savaşın merkezinde yer alan Kürt halkının, Abdullah Öcalan’ın felsefik ve ideolojik perspektifi ile hareket ederek faşist ve şovenist çizgiye karşı büyük bir devrimci hamle ortaya koyduğunu söyledi.

Türk devletinin barbar çeteleri ile birlikte sivil, kadın ve çocuk demeden katliamlar gerçekleştirdiğini belirten Terguş, bu saldırılara karşı halkların ortak mücadelesinin önemini dile getirdi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın üçüncü çizgi olarak ifade ettiği Demokratik Konfederalizm ile tüm halklara dil, din, ırk, mezhep ve kültür baskısı olmadan bir arada yaşamayı öngören bir sistem açığa çıktığını ifade eden Terguş, Ortadoğu halklarının özgürlük çizgisinin Rojava’da yaşamsallaştırıldığını kaydetti.

Toplantı, Rumca ve Kürtçe, “Bijî Serok Apo”, “Yaşasın halkların devrimci dayanışması”, “Şehîd namirin”, “Bijî Rojava” şeklinde atılan sloganlarla son buldu.