Marianne dergisinde “Türk gizli servisleri etrafındaki çember daralıyor” başlıklı Bruno Rieth imzalı geniş haberde, katliamın gerçekleştiği 9 Ocak 2013’ten sonra yaşanan gelişmeler, ortaya çıkan belgeler ve itiraflar yeniden aktarıldı.

Dergi, “9 Ocak 2013’te üç Kürt militan Paris’in merkezinde öldürüldü. Soruşturma temel şüpheli ile MİT arasındaki bağları ortaya çıkaracak. Belçika’da yürütülen bir soruşturmadan çıkan son bilgiler, bu yolu doğruluyor” dedi.

Haberde, bu dosyanın Türk iktidarı için “patlayıcı bir dosya” olduğuna dikkat çekiliyor. Fransa’da 2019’da açılan yeni soruşturma ve Belçika’da yürütülen soruşturmanın “bu katliamın emrini verenlerin kimliği etrafındaki gizemi açıklığa kavuşturabileceği” vurgulandı.

Dergi Journal de Dimanche gazetesinin 14 Mart sayısında Belçika adaletinin, İsmail Hakkı Musa ile Belçika’da Kürt siyasetçilere yönelik suikast planı yapan bir ekip arasında bağ kurduğuna ilişkin haberini de hatırlattı. Fransa’daki Türk Büyükelçi İsmail Hakkı Musa, üzerindeki şüphelerin güçlendiği bir sırada, Mart ayı içerisinde görev süresinin sona erdiğini duyurmuştu.

Marianne dergisine konuşan Kürt kadın devrimcilerin ailelerinin avukatı Antoine Comte, “Bu Türk iktidarı için patlayıcı bir dosyadır. Söz konusu olan Türk istihbarat servilerinin tüm Avrupa’daki illegal faaliyetleridir” diyor.

Dergi, katil zanlısı Ömer Güney’in gizli Türkiye ziyaretleri, MİT ile bağlantılarını gösteren suikastler için “emir belgesi”, MİT ile suikast planlarının yapıldığı ses kaydı ve PKK’nin yakaladığı üst düzey MİT elemanlarının itiraflarına da yer verdi.

Dergi, “Soruşturmacılar eştikçe, izler daha çok MİT’e götürüyor” derken adını vermediği bir Kürt kaynağın şu ifadeleriyle noktalıyor: “Açıklanamaz olarak kalmaya mahkum edilen bu olay, nihayetinde Türk makamlarının ve Erdoğan'ın doğrudan zan altına alınmasıyla sonuçlanabilir. "

France Inter radyosu da üç Kürt kadın devrimcinin katledilmesine ilişkin 36 dakikalık bir program hazırladı. Programda baştan sona yaşanan gelişmeler hatırlatıldı. Neden üç kadının katledildiğine açıklık getirmeye çalışılan programda, “Her ne kadar Güney’in suçlu oluşunda şüphe yoksa da, kimin onu silahlandırdığını belirlemek kalıyor” denildi.