Fransa'nın başkenti Paris'te Bastille Meydanı'nda Dünya Kayıplar Günü etkinliği gerçekleşti. Etkinliğe dünyanın birçok yerinden gelen kişi katıldı.

Dünya Kayıplar Günü etkinliğine Fransa Kürt Kadın Hareketi (TJK-F) ve Fransa Demokratik Kürt Konseyi (CDK-F) de katıldı. TJK-F ve CDK-F adına açıklama yapan Berivan Fırat, şöyle dedi:

"30 yıldan fazladır Türk devleti tarafından Kürtler faili meçhul cinayetler ve gözaltılarda kaybedilerek katlediliyor. 18 binden fazla kayıp insanımız var. İnsanlarımız Türk devleti tarafından kaybedilerek vahşice katledildi, cenazeler asit kuyularına atılarak kemikleri dahi yok edildi. Bu kayıpları ve cinayetleri Hizbullah eli ile yaptırdı. Bugünse Hizbullah'ın siyasi partisi olan HÜDA-PAR, AKP ile ittifak yaparak 4 milletvekili ile meclise sokuldu. Erdoğan ve devlet tarafından ödüllendirildiler. İnsanlık suçu işlemiş, her türlü vahşiliği yaparak insanları katleden bu kontra yapılar cezalandırılması gerekirken ödüllendiriliyor. Bu durumu vicdanı olan hiçbir birey, hiçbir toplum, hiçbir halk kabul etmez, etmemelidir.

Türkiye'de Cumartesi Anneleri 1013 haftadır İstanbul Galatasaray Meydanı'nda çocuklarının ve yakınlarının akıbetini soruyor. Türk devleti Cumartesi Anneleri'ni hakikati haykırdıkları için baskılarla, gözaltılarla ve yasaklarla yıldırmak istiyor. Ancak Cumartesi Anneleri, tek bir kayıp insanımız kalmayana kadar mücadelelerini sürdüreceklerdir. Buradan Türk devletini ve insanları vahşice katleden paramiliter güçlerini lanetliyoruz. Cumartesi Anneleri'ni ve mücadelelerini selamlıyoruz."

'TÜRK DEVLETİ KÜRTLERE KARŞI VAHŞİLİKTE SINIR TANIMIYOR'

Femed Derneği adına açıklama yapan Nassera isimli anne, bir oğlunun Cezayir devleti tarafından kaybedildiğini, 20 yılı aşkın bir süredir hem oğlu hem de dünyanın her tarafında kaybedilen insanların akıbeti için mücadele ettiğini belirtti. En son Türkiye'ye bir ziyaret yaptığını ve orada insanların kaybedildiğini, Kurdistan'da özgürlük mücadelesinde hayatını kaybeden Kürt gençlerinin cenazelerini kargolarla ailelerine gönderildiğine tanık olduğunu söyledi. Türk devletinin Kürt halkına uyguladığı bu vahşi politikaların tüm dünyaca bilinmesi ve Kürt halkının özgürlük mücadelesine sahip çıkılması gerektiğini belirtti.