PKAN: Nagihan, kendi gerçekliğiyle var olmanın örneğiydi
Nagihan Akarsel'i anan PKAN, "O, kendi gerçekliğinin farkına vararak, var olma mücadelesinin en güzel örneğiydi" dedi.
Nagihan Akarsel'i anan PKAN, "O, kendi gerçekliğinin farkına vararak, var olma mücadelesinin en güzel örneğiydi" dedi.
Platforma Kurdên Anatoliya Navîn (PKAN), Jineolojî Dergisi Editörü ve Akademisyen Nagihan Akarsel'in katledilmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, "Nagîhan Akarsel Orta Anadolu’da doğup büyüyen bir Kürt kadın, yazar, gazeteci ve aktivistti. Akarsel, Konya'nın Cihanbeyli ilçesi Gölyazı (Xelkê Jêrin) köyü nüfusuna bağlı olup, kendi sürgün hikayesi bilinciyle büyüdü. Orta Anadolu’da bir Kürt olarak doğup büyümek çok farklı bir mücadele gerektirir. Asırlar öncesi Kürdistan’dan Orta Anadolu’ya sürgün edilmiş Kürt halkının var olma, kendi kimliğine sahip çıkma ve köklerinden koparılma gerçekliği var. Orta Anadolu Kürtleri; asimilasyona, inkara ve kendi gerçekliğinden kopuk yaşamaya boyun eğmeyerek kendi kültürünün, dilinin, kimliğinin ve sürgün hikayesinin bilincinde olarak yaşama tutundular. Nagîhan Akarsel bu denli kendi gerçekliğinin farkına vararak, var olma mücadelesinin en güzel örneğiydi. O, Kürdistan’dan kopmadı, uzak bir coğrafyada da olsa Kürt halkının mücadelesine ortak oldu, ait olduğu coğrafyaya yüzünü çevirdi. Kürt halkını, Kürt kadınlarını, çocuklarını, doğayı ve mücadeleyi yakından tanıdı ve bu noktada mücadelesini yürüttü" denildi.
'ÖRNEK KİŞİLİĞİ MÜCADELE ÇİZGİSİYLE BİRLEŞTİ'
Akarsel'in nahif kişiliği, sorunlara çözüm arayan tavrı ve ideolojisine bağlılığıyla tanındığına dikkat çekilen açıklamada, şunlar belirtildi:
"Onun örnek kişiliği mücadele çizgisiyle birleşti, herkese mücadelenin her alanda yürütülmesi gerektiğini gösterdi. Nagîhan ülkesinden koparılmayı kabul etmedi, halkının yaşadığı katliamları, özgürlük mücadelesini ve Kürt kadınlarının direnişini gördü. Tüm bu gerçeklik karşısında nasıl susulur? Bu noktada kalemine sarıldı. Kendi gerçekliğinin bilincinde olan Nagîhan Akarsel, basın çalışmalarında bulunarak Kürdistan’da yaşananları tüm gerçekliğiyle aktarmayı başardı. Onun direnme azmi bitmedi, yönünü özgürlük saflarına çevirdi. Özgürlük mücadelesi veren halkının yanında olmayı tercih eden Nagîhan, kadın özgürlüğünü esas alan, kadın özgürlük çizgisinde ilerleyen çalışmalarda bulundu. O, özgür düşünceye sahip bir kadının kendi halkı için her şeyi yapabilir ve toplumun öncüsü olabilir inancını savundu, pratik alanda verilen mücadeleyi esas aldı. Bir halkın özgürlüğü kadının özgür olmasından geçer dedi ve Kürdistan Kadın Kütüphanesi kuruluşu projesinde de yer aldı Nagîhan Akarsel. En zor şartlarda mücadelesini yürüttü ve özgür düşüncesini pratikte hayata geçirdi. Nagîhan rengini, mücadelesini, kadın özgürlüğüne olan inancını her alana yansıtmayı başardı. Jin Jîyan Azadî! diyerek bir çok kadına ışık oldu. Bizlere, Orta Anadolu ve tüm Kürt halkına umut olarak direnme azmini ve mücadelesini miras bıraktı.
Tüm bu gerçeklik, mücadele, azim ve kararlılık ortadayken seni nasıl unutabiliriz Nagîhan? Nagîhan Akarsel’i vahşice katleden zihniyeti kınıyor, faillerin derhal ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Kararlılığını, azmini, dokunup güzelleştirdiğin ülkemizin özgürlük mücadelesini sahipleniyor, seni unutmamanın sözünü veriyoruz."