Devrimci Gençlik Hareketi (TCŞ) ve Mücadeleci Genç Kadınlar (TekoJIN), Hollanda'nın Landgraaf kentinde 17 Eylül Cumartesi günü düzenlenecek 30'uncu Kürt Kültür Festivali'ne katılım çağrısında bulundu.

TCŞ ve TekoJIN’ın ortak açıklaması şöyle:

Avrupa’da yaşayan Kürdistanlı gençler ve enternasyonalistlerin dayanışmasıyla yirmi yılı aşkın bir süredir düzenli bir şekilde gerçekleştirilen Rêber Apo için özgürlük yürüyüşü, elli yıllık direniş tarihinde savaşın en kızgın olduğu bir süreçte adeta sürece etkili bir cevap olarak bu yıl da bütün görkemiyle başladı ve sürüyor. Avrupa’nın birçok ülkesinden Almanya’ya akan gençlerin bütün yol boyunca polisler tarafından engelleme girişimleri, yürüyüş esnasında polis provokasyonları ve Türk faşistlerinin saldırıları, fiziki hava koşulları, teknik engelleme, gözaltı ve şiddete rağmen yürüyüşü amacına uygun bir şekilde sürdüren TCŞ ve TekoJIN üyeleri başta olmak üzere bütün katılımcıların mücadelesini kutluyor, bu yolun sonunda beliren zaferin kızgınlığı ile hepsini selamlıyoruz.

UZUN YÜRÜYÜŞÜN SON DURAĞI FESTİVAL ALANI

Bilindiği gibi bu yıl yapılan Uzun Yürüyüş’ün son durağı, 30 yıldır Avrupa’da görkemli bir şekilde gerçekleştirilen “Uluslararası Kürt Kültür Festivali” olacak. Bu festival ve yürüyüş çok önemli bir süreçte yapılmaktadır. Her yıl görkemli bir biçimde yapılan festival, bu sene içinde bulunduğumuz süreçten ötürü çok daha önemli hale gelmiştir. Sömürgeci, işgalci TC, Kürdistan’ın tüm parçalarında işgal ve katliam politikaları ile sonuç almak istemektedir. Başta Kürdistan Özgürlük Gerillası olmak üzere Kürdistan halkı, büyük bir direnişle işgalci Türk devletinin politikalarını boşa çıkarmaktadır.

SOYKIRIM SAVAŞINA KARŞI TOPYEKUN MÜCADELE

Katliamcı AKP-MHP faşist hükümeti, kendi varlığını Kürdistan halkının özgürlük mücadelesinin yok edilmesinde görmektedir. Bunun için Rêber Apo üzerindeki işkence sistemini dünyada eşi benzeri görülmemiş biçimde uygulamaktadır. Tüm ülkeyi açık cezaevi haline getirerek İmralı işkence sistemi ile toplumu rehin almak istemektedir. Bununla da yetinmeyerek başta Zap, Metîna ve Avaşîn olmak üzere tüm tekniği ve en kirli savaş yöntemlerini devreye koymaktadır. Sonuç alamayınca da uluslararası sözleşmelere göre insanlık suçu olan kimyasalı kullanarak gerilla direnişi karşısındaki yenilgisini tersine çevirmek istemektedir. Kürdistan halkının büyük bedeller ve fedakarlıklara yarattığı tüm kazanımlara ve değerlere saldırmaktadır. Bu topyekûn saldırılar ancak topyekun direnişle boşa çıkarılır. Bu saldırılara karşı Kürdistan Özgürlük Gerillası tarihi bir direnişle Kürdistan halkının kazanımlarını ve geleceğini korumaktadır. Kürdistan’ın tüm parçalarında ve yurtdışında halkımız ve dostlarımız, Zap direniş ruhu ile mücadeleyi yükselterek sömürgeci devletin kirli politikalarını boşa çıkaracağı gibi TC’nin yaşadığı krizi ve çıkmazı daha da derinleştirerek özgürlük yürüyüşünü sonuca götürecektir.

Faşist devlet şimdi de dünyanın umudu olan, halkların özgür, eşit, ortak yaşamına dayalı ve kadın özgürlük çizgisinin hayat bulduğu Rojava’daki kazanımlara saldırmaktadır. Rojava’ya yönelik saldırılarına destek almak için el etek öpmekte, Kürt düşmanlığı için elinden gelen her şeyi yapmakta ve herkesin önünde diz çökmektedir. Sömürgeci Türk devleti Kürdistan’da sadece fiziki soykırım saldırılarıyla yetinmeyerek Kürt kültürüne, diline, türkülerine, coğrafyasına ve tarihi yerlerine karşı da bir soykırım savaşı yürütmektedir.

ÖZGÜRLÜK HAMLEMİZİ BAŞARACAĞIZ

Böylesi tarihi bir süreçte Uzun Yürüyüş’e katılan, büyük bir başarı ve iradeyle engelleri aşan halkımızın motor gücü olan gençliğimizin 30. Uluslararası Kürt Kültür Festivali’ne Zap direniş ruhu ile katılmasının süreçte verilecek en güzel cevap olacaktır. Gençliğin 6 günlük yürüyüşünü Hollanda’daki festivalle birleştirmesi, öncülük ettiği halkla buluşması elbette ki yeni bir moral olacaktır. Bu açıdan Avrupa’da yaşayan bütün Kürdistan gençliğinin festivale Uzun Yürüyüş motivasyonu ve iradesiyle katılması, bu tarihi süreçte öncü rolü oynaması kaçınılmazdır. Bu vesileyle Almanya’da hala yürüyüşünü devam ettiren bütün genç yoldaşlarımızın verdiği emeklerin kutsallığı ile selamlıyor, bu Uzun Yürüyüş’ün amacı olan “Önderliği özgürleştirme” hamlemizi başaracağımızın sözünü bir kere daha yineliyoruz.”