TJK-E: Strasbourg'da onurumuz için yan yana gelelim

TJK-E Dönem Sözcüsü Rabia Baldemir, uluslararası komploya işaret ederek, herkesi onuru için Strasbourg'da buluşmaya çağırdı.

Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) Dönem Sözcüsü Rabia Baldemir, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük uluslararası komploya dair açıklama yaptı.

'KÜRTLER SOYKIRIMLA KARŞI KARŞIYA'

"Uluslararası komplonun üzerinden 24 yıl geçti. Kürt halkının önderi Sayın Abdullah Öcalan, 15 Şubat 1999 tarihinden bu yana İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde esir tutuluyor" diyen Baldemir, şunları kaydetti:

"Sadece uluslararası hukuk ve uluslararası sözleşmelerin çiğnendiği koşullarda değil aynı zamanda dünyada başka bir örneği olmayan tecrit koşullarında kalıyor. Ve bunun baş gardiyanlığını da faşist TC yapıyor.

Bir yandan Kürtler önderliksiz bırakılmak istenirken, diğer yandan Kürtlerin kültürü, dili, kimliği ve her gün bombalanarak, kimyasal kullanarak doğası, cezaevlerini doldurarak nüfusu soykırımla karşı karşıya bırakılmıştır."

'ONURLU MÜCADELENİN PARÇASI OLALIM'

"Önderliğin ideolojik derinliği ve Kürt halkının her gün büyüyen direnişi bugün bu komployu kısmen boşa çıkardı" vurgusunda bulunan Baldemir, şu değerlendirmeleri de yaptı:

"Komplonun kapitalist modernite açısından da önemli dayanakları var. Önderliğin esirleştirilmesiyle sistemin ayakta kalabilmesinin önemli araçlarından olan savaştırma, çatıştırma ve kutuplaştırma politikalarının devamlılığı gözetilmiştir. Önderlik geliştirdiği demokratik konfederalizm paradigmasıyla halkar, inançlar, kültürler arasında çatışmayı değil barışı ve birlikte yaşamı geliştirmeyi hedefliyordu. Önderliğin geliştirmeye çalıştığı eşit, özgür, demokratik ulus paradigması kapitalist, emperyalist sistemleri rahatsız ediyordu.

Önderliğe yönelik komplonun bir diğer hedefi ise onun cinsiyet özgürlükçü bakış açısıydı. Uluslararası komplo Önderliğimizi hedef alırken onun kadının özgürleşmesinin önünü açan perspektifini hedef aldı. Erkek egemen devlet sistemleri Önderliği esir ederken özgürleşmek isteyen kadını da esirleştirmek, tıpkı DAİŞ’in yaptığı gibi köleleştirmek istiyordu.

Cinsiyetçi, sömürgeci, ırkçı, devletçi iktidarlar ne yaparlarsa yapsınlar Önder Apo’nun eşitlikçi ve özgürlükçü paradigmasının dünyanın dört bir yanına yayılmasını engelleyememiştir.

Komplonun 24. yılında Strasbourg’da yan yana gelecek olan başta kadınlar olmak üzere, gençler, enternasyonalistler, sosyalistler, özgürlükçüler sadece Önder Apo için değil, onun temsil ettiği tüm toplumsal değerler için hareket ediyorlar. Şimdi özgürlük zamanı diyen herkesi bu onurlu mücadelenin bir parçası, ittifakı olmaya çağırıyoruz!"