İşgalci Türk devleti ve ona bağlı çetelerin Kuzey Doğu ve Suriye'ye yönelik saldırıları ve Efrîn'de sivil halkı hedef alan katliamları İsviçre'nin Cenevre kentinde bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Ofisi önünde protesto edildi.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Temsilciliği ile PYD İsviçre'nin çağrısıyla bir araya gelen Kurdistanlılar, ilkin işgalci Türk devletinin Efrîn'in Mabeta ilçesine bağlı Kaxirê köyüne yönelik saldırısında katledilenler anısına bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirdi.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Temsilciliği adına Mehdî Kurdî Arapça hazırlanan basın metnini okudu. Kaxirê köyüne yönelik saldırıyı kınayan Mehdî Kurdî, insan haklarından sorumlu uluslararası kurum ve devletlerin katliam karşısında suskunluğunu eleştirdi. "Bu kurumların Türk devleti ile ona bağlı çetelerin Efrîn'deki binlerce kadın ve sivile yönelik işlediği cinayetler, tutuklamalar, zorunlu göçertme, işkence, tecavüz, soygun ve sivillerin kaçırılması dahil olmak üzere yapılan ihlallere karşı suskunlukları kabul edilemez" diyen Kurdî, bölgeye yönelik ambargo uygulandığına da değindi. Kurdî, "Türk devleti işlediği suçları gizlemek adına  bölgeyle olan  iletişimi kesmiş, Efrîn Askeri Hastanesi'ne sıkı kontrol tedbirleri uygulamış ve sokağa çıkma yasakları uygulamalarını devreye sokulmuştur" dedi. 

Mehdî Kurdî, İnsan hakları kuruluşlarına bu suçlarıN derhal durdurulması için Türk devletine  baskı yapılması çağrısında bulunarak "BM ile bölgenin barış ve istikrarıyla ilgilenen ülkelere bu suçların durdurulması, suçluların uluslararası alanda yargılanması, işgalin sona erdirilmesi ve toprakların Efrîn'in ilk sakinlerine iade edilmesi için somut ve acil önlemler almaya çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.

Demokratik Birlik Partisi (PYD) İsviçre Temsilciliği adına söz alan Gulistan Sadon ise, işgalci Türk devletinin büyük Osmanlı hayallerini gerçekleştirmek adına Kürdistan'da katliamlar yaparak işgal saldırıları düzenlediğini, talan ve zulüm politikaları güttüğünü söyledi. Gulistan Sadon, uluslararası kurum ve devletlere Türk devletinin uluslararası hukuka aykırı bu işgal, talan ve katliam politikalarının bir an önce durdurulması çağrısını yineledi. 

Konuşma ardından Fransızca basın metni okundu.

 Eylem, Türk devletinin savaş suçlarını teşhir edeb sloganların atılması ardından son buldu.