Perde arkasında Gazze sonrası tartışılıyor: Bir Filistin devleti ve yeni liderler

Filistinli bazı muhalifler ile bölge devletleri ve uluslararası güçler Gazze Savaşı sonrasını tartışmaya başladı. Bir Filistin devleti ve yeni liderlerin arzulanan değişim olduğu belirtiliyor.

Filistinli muhalif Nasır El Kidwa’ya göre Filistinlilerin ezici çoğunluğu değişim istiyor. Bunun yolu da Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ile “dostane bir boşanma”, zayıflatılmış bir Hamas ve Filistin devletinin kurulmasından geçiyor.

Filistin diplomasisinin eski başkanı ve 1959'da El Fetih'in kurucusu Yaser Arafat'ın yeğeni olan Kidwa, 2021'de yasama seçimlerinde partinin mevcut lideri Mahmud Abbas'ın listesinden aday olma niyetini açıkladıktan sonra partiden ihraç edilmişti.

O dönemde El Fetih içindeki bir akımın lideri haline gelen Gazze'nin eski güvenlik şefi Muhammed Dahlan ile ortak bir cephe oluşturmuştu. Abu Dabi'ye sürgün edilen Dahlan şu anda İsrail ile ilişkilerini normalleştiren az sayıdaki Arap ülkesinden biri olan Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkanı Muhammed bin Zayid el Nahyan'ın danışmanlığını yapıyor.

AFP’nin haberine göre Önemli bir desteğe sahip olduğu Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus’un yerlisi olan Dahlan, bölgedeki bazı ülkeler tarafından Filistin topraklarında savaş sonrası dönemde kilit bir oyuncu olarak görülürken Paris, Washington, Londra, Riyad, Kahire ve Doha'da konuyla ilgili görüşmeler artıyor.

GÖRÜŞMELERİN ARKA PLANI

Kağıt üzerinde bu görüşmelerin amacı İsrail ile Hamas arasında, rehinelerin serbest bırakılmasını da içeren bir ateşkes sağlamak olarak belirtiliyor. Ancak habere göre perde arkasında, savaş sonrası dönemin daha derin meselelerine değiniliyor: İsrail'in çekilmesinden sonra güvenlik, liderlik reformu, bir Filistin devletinin kurulması ve İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi.

ABBAS VE HAMAS LİDERLİĞİ DEĞİŞMELİ

Savaştan önce 2023 yılının bir bölümünü Gazze'de geçiren Kidwa AFP'ye yaptığı açıklamada "Kafa karıştırıcı görünebilir ama gerçekte İsrail hariç çeşitli tarafların pozisyonları giderek birbirine yaklaşıyor" dedi.

Kidwa'ya göre amaç, 10 ya da 11 Mart'ta başlayacak olan Ramazan ayına kadar yaklaşık altı haftalık bir ateşkes sağlayarak İsrail'in elindeki Filistinli tutukluların rehinelerle takas edilmesine olanak tanımak. Ve bu aradan yararlanarak Filistin dosyasının "diğer unsurları üzerinde görüşmeleri yoğunlaştırmak".

New York Times'a verdiği son röportajda Muhammed Dahlan, işgal altındaki Batı Şeria'nın bir bölümünde iktidarda olan 88 yaşındaki Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ve 7 Ekim'de savaşın başlamasına kadar Gazze'yi elinde tutan Hamas'ın temsil ettiği Filistin liderliğinin yenilenmesi çağrısında bulundu.

Kidwa "Abbas ile dostane bir boşanmayı" savunuyor: “Abbas başkan olarak kalacak ama sadece onursal bir rol üstlenecek ve geri kalanı için iktidar bir başbakana ve hem Batı Şeria hem de Gazze'den sorumlu bir hükümete devredilecek".

HAMAS YOK EDİLMEYECEK AMA ZAYIFLATILACAK

Kidwa'ya göre savaştan sonra "Hamas İsraillilerin söylediği gibi yok edilmeyecek" ama "zayıflatılacak" ve "artık Gazze'yi yönetemeyecek". Nasıl farklı olacak? Kidwa, "Buna üyeleri karar verecek ama biz bu dönüşüme yardımcı olmalı ve teşvik etmeliyiz" diyor.

Kidwa, Gazze'deki savaşın başlamasından sonra Doha'ya gitti ve burada Hamas'ın siyasi bürosuyla bir araya geldi.

HAMAS DA DURUMU ANLADI!

"Onlara Hamas'ın Gazze'de iktidarda kalmayacağı gerçeği de dahil olmak üzere gerçekten ne düşündüğümü söyledim" diyen Kidwa, “Bunu kabul etmek onlar için kolay olmadı ama sanırım anladılar” diye ekledi.

Ocak ayında İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, savaş sonrası Gazze'nin artık Hamas tarafından kontrol edilmeyeceği ve nihayetinde bir İsrail yönetimi yerine "Filistinli oluşumlar" tarafından yönetileceği bir plan önermişti.

Batı tarafında ise ABD diplomasisinin başındaki isim Antony Blinken kısa süre önce Filistin Yönetimi'nde bir "reform" yapılması çağrısında bulundu. 

FİLİSTİNLİLERİN YÜZDE 90’I DEĞİŞİM İSTİYOR

Ancak Nasır el-Kidva, Amerikan ya da İsrail isteklerinin ötesinde, değişimin her şeyden önce "Filistinlilerin yüzde 90'ından fazlasının isteği" olduğunu söylüyor.

Oslo Anlaşmalarından otuz yıl sonra, o zamanlar ve son haftalarda Batı tarafından tekrar dile getirilen "iki devletli çözüm" bir umut olmaya devam ediyor.

Kidwa, "İki devletli çözüm konusunda benim de şüphelerim var, çünkü bu ifade hiçbir yere varmayan sözde bir barış süreciyle bağlantılı. Genç Filistinliler başarıya ulaşmayan daha fazla müzakere fikrini kabul etmiyorlar. Haklılar da" diye vurguluyor.

"Bir süreçten, bir ufuktan bahsetmeyi bırakmalı ve bunun yerine kendimizi en başından itibaren nihai bir sonuca ve bir son tarihe adamalıyız" diyerek sözlerini sürdüren Kidwa, şöyle noktalıyor: "Bu sonuç da şundan başka bir şey değil: Bu toprakları yan yana yaşayan iki devlete, İsrail ve Filistin'e bölmek.”