Pazar günkü seçimlerden bu yana, 25 yıldır iktidarda olan otoriterleşen hükümet ile muhalefet arasında bir çekişme yaşanıyor.
Muhalefet "yoğun sahtekarlığı" kınarken, uluslararası toplumun da talep ettiği gibi şeffaf bir oy sayımı istiyor.
Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva ve Amerikalı mevkidaşı Joe Biden yaptıkları bir telefon görüşmesinde seçim sonuçlarının tüm ayrıntılarıyla yayınlanmasının önemi konusunda mutabık kaldılar. Onlara göre bu seçim "yarımkürede demokrasi için önemli bir anı" temsil ediyor.
Nicolas Maduro ülkenin önde gelen liderlerinin katıldığı bir toplantıda muhalefeti "suç teşkil eden şiddet olaylarının sorumlusu" olmakla suçladı.
Kendisine destek vermek üzere başkanlık sarayına yürüyen yüzlerce kişiyi "şeytanlara ve iblislere karşı adalet yerini bulacaktır" diye uyardı.
Ulusal Meclis Başkanı Jorge Rodriguez, "Maria Corina ve Edmundo tutuklanmalıdır. Faşizmle pazarlık yapmayız, Cumhuriyet yasalarının tüm sertliğini uygularız" dedi.
Dört insan hakları STK'sına göre Pazartesi gününden bu yana ikisi çocuk olmak üzere en az 11 sivil öldürüldü.
Forum Penal adlı STK'nın başkanı Alfredo Romero, "ateşli silah kullanımı" konusundaki endişelerini dile getirdi.
Başsavcı Tarek William Saab, vurularak öldürülen bir askerin 12. kurban olduğunu bildirdi.
Bir sivil toplum kuruluşu olan Ulusal Hastane Araştırması 84 sivil yaralı olduğunu belirtirken, Savunma Bakanlığı 23 askerin yaralandığını ifade etti.
Savcılık, gösterilerle bağlantılı olarak "749 suçlunun" tutuklandığını, bunlardan bazılarının "terörizm" suçundan tutuklandığını bildirdi.
Bu gelişmeler karşısında muhalefet "baskının arttığını” ve liderlerinden Freddy Superlano'nun tutuklandığını duyurdu.
Savunma Bakanı General Vladimir Padrino silahlı kuvvetlerin Başkan Maduro'ya "mutlak sadakatini" teyit etti.
Salı günü Washington baskıyı "kabul edilemez" olarak değerlendirirken Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk de "son derece endişeli" olduğunu ifade etti.
Seçimler Latin Amerika'da şok dalgaları yarattı. Amerikan Devletleri Örgütü (OAS) seçimlerin "sapkınca manipüle edilmesini" kınadı.
Dokuz Latin Amerika ülkesi (Arjantin, Kosta Rika, Dominik Cumhuriyeti, Ekvator, Guatemala, Panama, Paraguay, Peru ve Uruguay) ortak bir deklarasyonla "bağımsız seçim gözlemcilerinin katılımıyla tam bir inceleme" çağrısında bulundu.
Misilleme olarak Caracas yedi Latin Amerika ülkesinden diplomatik personelini geri çekti ve muhalefet adayını "meşru" başkan olarak tanıyan Peru ile ilişkilerini kesti.
Panama ise Caracas'ın önceki gün aldığı benzer bir tedbire karşılık olarak Venezuela'ya uçuşlarını askıya alacak. Meksika'nın solcu Devlet Başkanı Andrés Manuel Lopez Obrador ise Venezuela'nın işlerine "karışılmamasını" isterken, sonuçların şeffaf olması çağrısında bulundu.