Bakırhan: İktidar diyalog çabalarına sabotaj yapıyor
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, AKP iktidarının diyalog ve müzakere çabalarına, işgal saldırıları, kayyumlar ve baskılarla sabotaj yaptığını belirtti.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, AKP iktidarının diyalog ve müzakere çabalarına, işgal saldırıları, kayyumlar ve baskılarla sabotaj yaptığını belirtti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Meclis’te partisinin haftalık grup toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi.
21 Şubat Dünya Anadil Günü nedeniyle Kürtçe anadil önündeki engeller, yasaklar ve baskılara dikkat çeken Bakırhan, “Her dil bir güzel bir renktir, varlıktır. Biz de dilimiz, Kürtçenin onurumuz olduğunu söylüyoruz. Bu gün hem irademiz hem de dilimiz inkar ediliyor. Kayyum sistemi düşmanlıktır” dedi.
DEM Partili belediyelerin anadilde sunduğu hizmetlerin altını çizen Bakırhan, “Belediyelerimizin açtığı dil ve kültür kurumları kapatılıyor. Neredeyse farklı dillere açılan tabelalara dahi soruşturma açılıyor” diye tepki gösterdi.
Wan’da yaşanan irade gasbına değinen Bakırhan, “3 defadır Van halkının iradesini gasp ediyorlar. AKP iktidarı kaybettiği yerleri, artık sandıkta alamayacağını çok iyi biliyor. Wan’ı artık rüyasında bile göremeyeceğini çok iyi biliyor. Onun için kumpaslarla, oyunlarla, darbelerle bu iradeyi geri almaya çalışıyor” diye konuştu.
BELEDİYEYE ÇETEVARİ GİRDİLER
Wan halkının günlerdir direndiğini, copa, işkence ve mermilere rağmen ayakta durduğunu kaydeden Bakırhan, “Wan Büyükşehir Belediyemize bir gece yarısı çetevari bir şekilde girdiler. Bakın çetevari bir şekilde girdiler. Plastikler mermilerle, gaz bombalarıyla neredeyse insanları oradan üçüncü dördüncü kattan atacak kadar gözleri dönmüş. Bir şekilde Van Büyükşehir Belediyesi, Kürt’ün iradesini gasp etmeye çalıştılar” ifadelerini kullandı.
SÖMÜRGE MEMURLARI
Bunun darbe olduğunu söyleyen Bakırhan, kayyumlar için “sömürge memuru” dedi.
Bakırhan, “Hindistan’da da hatırlarsınız bir zamanlar kraliyet de oraya memur atardı. Bunların belediyelerimize atadığı bu sömürge memurlarının Britanya’nın Hindistan’a atadığı o memurlardan hiç bir farkı yoktur.” vurgusunda bulundu.
AKP içindeki Kürtlere de çağrıda bulunan Bakırhan, AKP’de siyaset yapan Kürtlere de sesleniyorum. Allah aşkına, Kürt belediye alamaz, ittifak yapamaz, yaparsa kelepçe vurur, içeri atar diyen bu savcının yaptığı bu antidemokratik uygulamalara siz ne diyorsunuz, nasıl bakıyorsunuz? Bunu kabul ediyor musunuz?” dedi ve bu zulme ortak olmaktan vazgeçmelerini istedi.
15 ŞUBAT’TA ÇAĞRI BEKLERKEN, KAYYUM MESAJI VERDİLER
Wan belediyesinin gasp edilmesinin 15 Şubat’a denk getirilmesine dikkat çeken Bakırhan, “AKP iktidarı; diyalog ve müzakere çabalarına karşı sabotaj yapıyor. Wan’da Tişrîn’e kadar bugün olan HDK operasyonuna kadar barış umudunu ortadan kaldırmak isteyen sabotajcı bir aklı var. Toplum 15 Şubat’ta Sayın Öcalan’dan bir çağrı beklerken; iktidar çözümsüzlükte ısrar eden yaklaşımlarıyla topluma mesaj verdi. Biz çağrı bekliyorduk onlar kayyum ile mesaj verdiler” dedi.
TOPYEKÜN SALDIRI
18 Şubat Salı sabahı düzenlenen baskınları da hatırlatan Bakırhan, “HDK’ye dönük olan ve içinde EMEP’in, Devrimci Parti’nin, SYKP, ESP, DBP, Yeşil Sol Parti üyelerinin, gazetecilerin, sanatçıların ve MYK üyelerimizin de bulunduğu en az 52 arkadaşımız, sabah şafak sökmeden gözaltına alındı. Bu siyasi kırım operasyonu, ülkenin barış, demokrasi ve çözüm arayışına yönelik topyekûn bir saldırıdır” diye konuştu.
“HDK biziz, biz HDK’yiz. Bir operasyon yapacaksanız, hepimize yapın” diyen Bakırhan, Bahçeli’ye de seslenerek, “Siz, Türk-Kürt ilişkilerinde yeni bir sayfanın açılmasından bahsediyorsunuz, ortağınız barış umudunu yok etmek için son hızla devam ediyor. Siz, bu sürece doğum sancısı diyorsunuz; iktidarınız bu süreci ölü doğum yaptırmak için elinden gelen bütün çabayı ortaya koyuyor. Bugün bu ölü doğuma karşı durmak, Kürt-Türk ittifakını savunmak hepimizin görevidir ve bu görevimizi her şeye rağmen layıkıyla yerine getirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
ERDOĞAN NEREDE DURUYOR?
“DEM Parti olarak biz barışa inanıyoruz, biz diyaloğa ve müzakereye inanıyoruz” diyen Bakırhan, “Ortağınız ve yürütme erki olan Sayın Erdoğan çözümün neresindedir, Sayın Bahçeli? Bu soruyu biz de, 85 yurttaş da merak ediyor” diye sordu.
Önder Apo’nun çözüm çabalarına vurgu yapan Bakırhan, “Gelin geçmişin dar hesaplarını, çatışmalarını, düşmanlıklarını artık geride bırakalım diyor. Biz de Sayın Öcalan’ın demiş olduğu bu paradigmaya, bu hakikate sonsuz güveniyoruz, yanındayız, desteklemeye devam ediyoruz ve edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
ÇÖZÜM TARTIŞMALARI BİRİLERİNİ RAHATSIZ EDİYOR
1 Ekim’den sonra başlayan çözüm tartışmalarının birilerini çok rahatsız ettiğini belirten Bakırhan, şöyle konuştu: “Ama onları bugün üzeceğim, onlara bir kötü haberim var. Geçtiğimiz günlerde PKK çok önemli bir açıklama yaptı. PKK aynen şunu söyledi: Kürt özgürlüğü temelinde Türkiye’nin demokratikleşmesinden yana tavır alacaklarını söylediler. Ülkenin bölünmesi, devletin yıkılması gibi hedeflerinin olmadığını ve var olan kaygıların yersiz olduğunu belirttiler. Bu açıklama çok önemliydi. Kürt tarafının, neredeyse Kürt hareketinin bütün bileşenleri, Sayın Öcalan’ın yürüttüğü bu süreci desteklediğini, yanında durduğunu belirtti.”
Bakırhan, “Silahların devreden çıktığı, halkların eşit ve özgür yaşadığı, kardeşliğin hüküm sürdüğü bir Türkiye’yi hep birlikte gelin inşa edelim diyoruz. Bütün demokratik zemini, bütün uygulamalardan rahatsız olan herkesi de demokratik Türkiye ağacını yeşertmeye, sulamaya, altında kardeşçe yaşamaya davet ediyorum.” çağrısında bulundu.
BERF DIÇE AX DIMÎNE
“Barışı savunmaya, halkların özgür ve eşit yaşamasını sağlamaya, bu ülkeyi korkularla değil, umutla yönetmeye kararlıyız. Bu mücadeleyi yürütmeye kararlıyız” diyen Bakırhan, sözlerini anadili Kürtçe ile tamamladı: “Me bi kurdî dest pê kir, em ê bi Kurdî biqedînin. Berê gotinek hebû; digot berf diçe ax dimîne. Ew ê herin, em ax in em ê bimînin. Em mafdar in, em ê bi ser bikevin. Serkeftin.”