Gasp edilen Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi önünde eylemler devam ederken, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Tülay Hatimoğulları, CHP Genel Başkanı Özgür Özel Mêrdîn’e geldi.
Burada, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş birer konuşma yaptı.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan bir konuşma yaparak halkın direnişini selamladı. Kürt halkının Seyid Rızalardan gelen direnişinden vazgeçmeyeceğini vurgulayan Bakırhan, şunları söyledi: "Bunlar bir taraftan çözüm beklentisi yarattılar, ‘yeni bir süreç’ dediler, ‘normalleşme’ dediler ama tam 8 yıl önce 4 Kasım’da yaptıkları siyasi soykırımı tekrar ettiler. Bunlar yalancıdır, bunlar riyakardır, bunlar ikiyüzlüdür. Bunlar ‘çözüm’ dediklerinde zulüm, bunlar ‘normalleşme’ dediklerinde kayyum, bunlar ‘adalet’ dediklerinde adaletsizlikle karşı karşıya kalıyoruz. Bu yalancılar, bu inkarcılar, bu Kürt’ü, Türkiye halklarını reddedenler zannediyorlar ki Kürtler bu kayyumculara, bu talancılara baş eğecek. Çok iyi bilsinler ki Seyid Rıza ne yaptıysa, Şêx Saîd ne yaptıysa, Mazlumlar, Denizler, Sakineler ne yaptıysa Kürt halkı, Türkiye halkları da onların yaptıklarını yapacaktır.”
KAYYUM, İNKAR POLİTİKALARINIZ KAYBETTİ
Kayyum politikalarına geçit vermeyeceklerini belirten Bakırhan, buna karşı verilecek birleşik mücadeleye vurgu yaparak şunları kaydetti: “Ne onların kayyumu, ne zulüm politikaları, ne yalanları ne hileleri bizlere diz çöktürmeyecektir. Seyid Rıza’nın dediği gibi ‘sizler yalan dolanlarınızla bizlere diz çöktüremezsiniz.’ Biz de diyoruz ne yalan, ne talan, ne zulüm; asla Mardin’de, Amed’de Kürt coğrafyasının hiçbir yerinde bizleri yıldıramayacaktır. Bizlere diz çöktüremeyecektir. Utanmazlar! Bu 3’üncü dönemdir kayyum atıyorsunuz. Demek ki kayyum politikalarınız karşılık bulmadı, seçimde kayyum politikalarınız kaybetti, inkar politikanız kaybetti. Şimdi seçimde kaybettiğiniz buralara hileyle, dolanla, yalan yanlış yargı kararlarıyla birlikte gasp etmeye çalışacaksınız. Söz veriyoruz size, bu kayyumcu anlayışa, bu sizin iradenizi yok sayanlara asla geçit vermeyeceğiz. Sokakta mecliste yaşamın her alanında emekçilerle yoksullarla ezilenlerle birlikte bu talancı, bu savaşsever, kayyumcu zihniyeti el birliği ile göndereceğiz. Sizler yanımızda olduğunuz müddetçe, burada olduğu gibi iradenize sahip çıktığınız müddetçe ne talan, ne yalan, ne kayyum ne de zulüm Kürdistan topraklarında asla karşılığını bulmayacaktır.”
‘DURMAYACAĞIZ’
Mücadeleyi büyüteceklerinin sözünü yenileyen Bakırhan, adalet gelinceye kadar direneceklerini söyledi. Bakırhan, “Mardin’den çağrımızı yeniliyoruz. Bu kayyum sisteminden vazgeçin, bu kayyum sisteminin kimseye yararı yok, bu kayyum sistemi iflas etti. Tekrar Mardin halkının iradesinin tecelli etmesi için bu yalancı, talancı, kayyumcu anlayışı bırakın, eşbaşkanlarımız yönetimiyle bu kenti yönetsin. Durmayacağız mücadele edeceğiz. Direneceğiz, bu topraklara barış adalet gelince kadar, halkımız kendi kimlikleriyle eşit yurttaş oluncaya kadar hep birlikte mücadele edeceğimizin sözünü veriyoruz” dedi.
'TEK YOL SAYIN ÖCALAN'IN ÖZGÜRLÜĞÜDÜR'
AKP-MHP'nin Kürtlerin kazanımlarına saldırarak kendisine yol yapmaya çalıştığını belirten DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, ise, tek çözüm yolunun İmralı'da ağır tecrit koşullarında tutulan Önder Apo'nun özgürlüğü olduğuna işaret etti.
"Kürt halkı faşizme değil, zorbalığa değil, inkara değil demokrasiye ve hukuka yer arıyor" diyen Çiğdem Kılıçgün Uçar, kaybedenin AKP-MHP iktidarının olduğunu vurguladı. Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Kazanan Kürt halkı ve demokrasi güçleri oldu. O yüzden saldırıyorlar. Kayyum siyasetinden hiçbir şey elde edemediler, edemeyecekler. Êlih, Mêrdîn, Xelfetî ve Esenyurt’ta tutacağımız nöbet, bu ülkenin geleceği ve demokrasisi içindir. Bu ülkede tutulacak tek yol, Kürt sorununun demokratik çözümüdür. Tek yol İmralı'da tecrit altında tutulan Sayın Öcalan'ın özgürlüğüdür. Demokrasi, özgürlük ve aydın bir gelecek için hep birlikte mücadele ettik ve etmeye devam edeceğiz. Bu ülkenin değerleri iktidarın birilerine peşkeş çekecek değerler değildir. Burada olmaya devam edeceğiz" dedi.
'KÜRDİSTAN'DA FAŞİZM, TÜRKİYE'YE DEMOKRASİ OLMAZ'
HDK Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş da bir kez daha kayyum darbesiyle halk iradesinin gasp edildiğini ifade ederek, AKP-MHP iktidarının halkın iradesini tanımadığını ilan ettiğini söyledi. Beştaş, "Halk sizi istemedi. Halk size oy vermedi. DEM Parti’nin adayları yüzde 57 oy ile seçildi. Halk sizi istemediği halde bir darbeyle hukuksuz bir şekilde kayyum atamanızı tanımıyoruz, kabul etmiyoruz. Kayyum sadece belediye binasında oturabilir, dışarıda sizi temsil edemez. Eğer Mêrdîn'deki yurttaşların iradesini tanınmıyorsa, İstanbul'un, Trakya'nın, İzmir'in ve hiçbir yerdeki yurttaşın iradesi tanınmıyor gasp ediliyor. Kürdistan'da faşizm, Türkiye'nin batısında demokrasi olamaz. Türkiye halklarını eşit olarak tanıyacaksınız ve bunun gereğini yapacaksınız. Kayyum gaspını tanımıyoruz. Bu darbedir. Her yerde direneceğiz" şeklinde konuştu.