Bethnahrin: Halkımızı inkar belgesi olan Lozan Antlaşması'nı tanımıyoruz

Bethnahrin Ulusal Konseyi Başkanlık Kurulu, Lozan Antlaşmasının Süryani, Asuri, Keldani ve Arami halkının üzerinde gerçekleştirilen inkar ve imha siyasetindeki payının büyük olduğunu ifade etti.

Kurul tarafından yapılan açıklamada, 1915 yılında gerçekleştirilen Sayfo soykırımının Lozan Anlaşması'yla inkar edildiğinin hatırlatıldığı açıklamada, “100 yıl önce imzalanan bu antlaşmadan sonra, garantör hiçbir devlet halkımızın durumunu sormadığı gibi, uğradığı saldırıları da engellememiştir” denildi.

Açıklamada devamla şunlar belirtildi: “Geçen 100 yıllık süreç içerisinde Türkiye Cumhuriyeti devleti halkımıza karşı göçertme, vatansızlaştırma ve köklerini topraklarından söküp diasporaya mahkum etme, ülkeye dönüşün önünü kapatma, asimile etme ve değerlerine yabancılaştırma siyasetini en ağır bir şekilde uygulamıştır.

Fiziki soykırım yanında kültürel ve anadili yok etme soykırımın gerçekleştirilmesi de hedeflenmiştir.

Bu amaçla Süryani okulları, toplumsal merkezleri kapatılmış her türlü etkinlik ve ulusal çalışmaları yasaklanmıştır. Lozan Antlaşmasına imza atan devletler kendi çıkarları uğruna, Süryani halkına ve Türkiye’deki etnik kimliklere yapılan baskılara göz yummuşlardır.

Lozan Antlaşmasının 100. yıl dönümünde başta İngiltere, Fransa ve diğer garantör ülkeleri, Süryani halkına karşı yapılan adaletsizliği ve hak ihlallerini gidermeye davet ediyoruz.

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti, tarihi boyunca ‘’gayrimüslim’’ azınlıklar için Lozan’da kabul ettiği antlaşmanın 3. paragrafında yer alan 37-45 maddelerini Süryani halkı için uygulamamıştır. Bu tarihi haksızlıktan ve insanlık dışı baskılardan dolayı, Lozan Antlaşması'nı tanımadığımız gibi, aynı zamanda uygulanan bu ırkçı, faşist, tek tipçi, inkarcı politikaları da kınıyoruz.

Lozan Antlaşması bundan sonra bu inkarcı zihniyetle devam etmemeli ve halkımızın kendi iradesiyle kendi statüsünü kazanma mücadelesini, uluslararası düzeyde, her platformda güçlü bir şekilde yürütmeyi esas alması, geleceği için belirleyici olacaktır.

Bethnahrin Ulusal Konseyi olarak tarihi haksızlıklara, imha ve inkar siyasetlerine karşı, ulusal özgürlük mücadelemiz her alanda devam edecektir. Dolayısıyla Lozan Antlaşması'yla halkımızı yok sayan güçleri ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin zihniyetlerini lanetliyor ve reddediyoruz.”