Gezi eylemlerinin 10’uncu yılında Ankara’da Ethem Sarısülük’ün vurulduğu Güvenpark’ta yapılan eyleme polis saldırısı gerçekleşti. “Gezi’nin 10. yılında sokağa, eyleme, örgütlü mücadeleye” şiarıyla düzenlenen eylem öncesinde polis tarafından ablukaya alınan Güvenpark’ta toplanmayı engellemek isteyen polis, Kızılay’ın çeşitli yerlerinde toplananları da gözaltına alırken, anma için sadece aile ve çok sınırlı sayıda kişinin katılımına izin verildi. Eylemde, “Ethem yoldaş ölümsüzdür”, “Gezi onurumuzdur” ve “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı.

Yaklaşık 30 civarında eylemcinin gözaltına alındığı eylemde Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk’a da bir polis tarafından yumruk atılarak işkenceye maruz bırakıldı.

Anmada gözaltına alınan 14 kişinin isimleri şöyle: “Çağla Yeşim Çakır, Songül Doğan, Mustafa Feroğlu, Enes Uğur, Zarife Çamalan, Umut Korkutan, Devin Can Atakan, Tuğulka Köseoğlu, Ilgaz Kekeç, Melih Yıldız, Murat Can Çoban, Dilara, Hüseyin Gökoğlu, Ümit Can Akbulut.”

Ethem Sarısülük anmasında polisin saldırısı ile karşılaşan kitle, bunun üzerine Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Örgütü’nde toplanarak basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk konuştu.

GÜVENLİK ŞUBE MÜDÜRÜ VEKİLİ TACİZ ETTİ!

Ethem Sarısülük’ün ailesinin yanında olmak istediklerini belirten Çubuk, “Bu nedenle Ankara Emniyeti’nin saldırısına uğradık. İşkence ile gözaltına alınanların yanında olmak istediğimiz için, bu esnada da Güvenlik Şube Müdürü Muhammed beni taciz etti hem de şiddet uyguladı ve tehditlerine devam etti. Biz kadınlar olarak, Yeşil Sol Parti’nin vekilleri olarak zaten sokak mücadelesinden geldik. İstanbul’da Hanifi’nin, Ankara’da Hanifi’nin başaramayacağı bir şey var; Ahmet Şahbaz nasıl bir katil olarak bilinecekse Muhammed ve Hanifi de birer tacizcidir. Biz bu katiller ve tacizciler karşısında mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu saldırıları, tacizleri mücadelemizi engellemeyecek” diye konuştu.

Sarısülük anmasında polisin saldırısı ile karşılaşan kitlenin bir kısmı da Ethem Sarısülük’ün ailesi ile beraber İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’ne geçerek burada basın toplantısı yaptı.

1 HAZİRANLARDA GÜVENPARK'TA OLACAĞIZ

Gezi Direnişi’nin 10’uncu yılı olduğunu hatırlatan İHD Ankara Şubesi Eşbaşkanı Sevil Turgut, “Ethem Sarısülük Ankara halkının evladıdır. Bugün alana geldiğimizde sadece ailesi için izin vereceklerini söylediler ama şunu bilmiyorlar ki Ethem Ankara halkının evladıdır. Biz her yıl olduğu gibi 1 Haziran’da Güvenpark’ta olmaya devam edeceğiz. Anmaya gelen arkadaşlarımıza orantısız şiddet uygulandı. Bu şiddeti gösterenler bilsinler ki biz her 1 Haziran’da orada olacağız” dedi.

ESKİ YILLARDAN DAHA ÇOK KORKUYORLAR

Ethem Sarısülük davasında iç hukuk yollarının tükendiğine dikkat çeken aile avukatı Kazım Bayraktar, “Asıl önemli olan onun sosyalizm ve devrim davası. Bugün bu devrimci sosyalist işçiyi anmak için bir araya geldik fakat bütün Kızılay’ı abluka altına alındığını gördük. Kızılay’ın dört bir yanından katılmak isteyenlere şiddet uyguladı. Polisin bu şiddeti ne kadar büyük bir korku içerisinde olduklarını gösterdi. Güya seçim kazandılar, hileyle kazanmış olmalarına rağmen gördük ki eski yıllardan daha çok korkuyorlar. Bir düşünce açıklamasına bu kadar büyük şiddetle saldırılmasının arkasındaki korkuyu gördük” ifadelerinde bulundu.

Ethem’in katledilmesinin üzerinden 10 yıl geçtiğini ve her sene aynı şiddet ile karşılaştıklarına dikkat çeken anne Sayfi Sarısülük, “Aileleri alırız, arkadaşlarını almayacağız diyorlar ama benim çocuğum ölmedi, arkadaşları ile beraberdi. Yine yaşatacağız arkadaşlarıyla beraber olacak” diye konuştu.

'SEÇİMİ POLİS KAZANMIŞ'

Alana doğru yürürken önlerinin kesildiğinin altını çizen HDP Ankara İl Eş Başkanı Pakize Sinemillioğlu da, “Bizi darp ettiler, yanımızdaki onlarca arkadaşımı işkence ile ters kelepçe yaparak gözaltına aldılar. Tepki gösterdiğimizde ‘Biz kazandık, siz onun acısını yaşıyorsunuz’ dediler. Oysaki bu ülkede onlar kazanmadı. Devletin polisi halkı zor kullanarak, işkence, darp ederek gözaltına aldı. Hiçbir kuvvet hiçbir şekilde bizi haklı mücadelemizden alıkoyamayacaktır” dedi.