Türk devletinin Güney Kürdistan’ın Zaxo kentinde işlediği katliama yönelik tepkiler büyüyor. HDP İstanbul İl Örgütü öncülüğünde bir araya gelen halk, katliamı lanetleyerek, sorumluların yargılanmasını istedi.

Polis ablukası altında alınan HDP İl binası önünde gerçekleştirilen kitlesel açıklamada, Kürtçe ve Türkçe yazılı, “ Zaxo’da yaşanan katliamı lanetliyoruz” pankart taşındı, sık sık, “Şehîd namirin”, “Katiller halka hesap verecek”, “Bebek katilleri hesap verecek” sloganları atıldı.

Basın açıklaması okuyan HDP İstanbul Eşbaşkanı İlknur Birol, Irak Federe Kürdistan Bölge Yönetiminde bulunan Duhok vilayetine bağlı Zaxo İlçesinin Perex köyündeki piknik alanında bulunan sivillere yönelik 20 Temmuz 2022 tarihinde gerçekleştirilen top atışı saldırısı sonucu 9 kişi yaşamını yitirmiş, 23 kişi yaralandığını hatırlatarak sözlerine başladı. Yaşamını yitiren kişilerden 8’i çocuk olduğuna dikkat çeken Birol, saldırı nedeniyle yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diledi.

Ortadoğu’yu küresel güçlerin kendi çıkarları doğrultusunda her türlü hukuksuzluğa ve savaş suçuna açan gelişmeler dramatik sonuçlara yol açmaya devam ettiğini vurgulayan Birol, saldırının sorumlularının bir an önce yargılanmasını istedi.

Zaxo Katliamının bölgede nüfuz alanı geliştirmek isteyen, bölge halklarının özgür ve eşit varlık mücadelesini imha etmek isteyen, bölge kaynaklarını bir avuç sermayedara peşkeş çekmek isteyen, bölgesel tüm planlarını savaşa dayandıran bir zihniyetin ürünü olduğunun altını çizen Birol, halkların bu savaş ve katliam girdabına mahkum edildikleri politik iklimi reddettiklerini kaydetti.

Bu açık katliamdan sadece iktidarın değil, Ortadoğu ve Kürdistan halkları üzerinde pazarlıklar ve anlaşmalar yapan küresel kapitalist-emperyalist devletlerin de sorumlu olduğunu vurgulayan Birol, “Kendi çıkarları için sömürgeci politikalara alan açan bölgesel güçler ve katliamlar olduğunda ise sessizliğe gömülen tüm siyasi çevrelerdir. Zaxo katliamıyla bir kez daha görülmüştür ki hukuk, insanlığın ortak değerleri etrafında soykırım ve katliamlarla yüzleşmenin, hesaplaşmanın değil; tersine egemenin çıkarına, halkların aleyhine kullanılan bir silaha dönüştürülmüştür. Zilan, Dersim, Roboski, Şengal Qamışlo ve daha nice katliamların hesabını görmeyen-göremeyen “ulusal-uluslararası hukuk” düzeneği Zaxo katliamının baş müsebbiplerindendir” diye konuştu.

AKP-MHP iktidarının ve Kürt inkarcılığının geldiği noktanın, büyük acımasızlığa ve insanlık suçuna dönüşen eylemlerin artmasına yol açtığını hatırlatan Birol, insan hakları kuruluşlarının raporlarında da açıklandığı gibi çoğu çocuk, kadın ve yaşlı insanlar her gün öldürdüklerini belirtti.

 İktidarının dayandığı inkarcılık ve yayılmacılık fikri büyük tehlikelerin, büyük düşmanlıkların, büyük yoksullukların yaşanacağı bir gelecek dışında sonuç üretmeyeceğini vurgulayan Birol, şunları kaydetti: “Artık Vazgeçin. Çatışma ve savaş seviciliğinden vazgeçin. Düşman hukuku uygulamaktan, inkara dayalı, hakikatten uzaklaşan bölge siyasetinden vazgeçin. Yayılmacı çizgiden vazgeçin. Demokrasi ve Barış fikrine dayalı gelecek ülkenin ve bölgenin tüm halkları için tek seçenektir. Toplumsal muhalefet güçlerini, tüm siyasi partileri ve tabi ki toplumumuzu bölgeyi tam bir cendereye almış savaş siyasetinin karşısında durmaya, ses çıkarmaya, barış söylemini güçlendirmeye çağırıyoruz. Uluslararası toplumu ve ilgili tüm kuruluşları bölgede barışın hâkim kılınması noktasında sorumluluğa davet ediyoruz.”

SALDIRILARDAN VAZGEÇİN!

HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encü ise Kürtçe yaptığı konuşmada, Zaxo katliamının Kürt halkına saldırının bir ürünü olduğunu vurgulayarak, “Kirli saldırılar kadın, yaşlı, çoluk çocuk demez, herkesi katleder. Biz uzun bir süredir bu kirli saldırıların durması için çağrılar yapıyoruz. Ama Saltanatlarını bu saldırıların üzerine kuranlar bu saldırılardan vazgeçmiyor. Ama biz biliyoruz ki bu saldırılar Kürtlere karşı çocuklara karşı kadınlara karşı olan politikanın bir ürünüdür” dedi.

Her gün bir ölüm ve katliam haberiyle uyandıklarını hatırlatan Encü, “Gün geçmiyor ki ölümler olmasın, gün geçmiyor ki anneler gözyaşı akıtmasın. Bu saldırılardan artık vazgeçin. Gelin diyalogla bir müzakere ile bu ülkeyi aydınlık bir yer haline getirelim demokrasi merkezi haline getirelim. Gelin bu düşmanlıktan vazgeçin gelin bu halkın isteklerine kulak verin. Tekrar ediyoruz bu düşmanlıktan vazgeçin. Ölümle saldırılarla katliamlarla sonuç alamazsınız. Hala bu sorunu daha da derinleştiriyorsunuz. Biz sonuna kadar bu katliamın peşindeyiz” diye konuştu.

Eylem sloganlarla sona erdi.