HDP Parti Meclisi'nin (PM) 7 Ağustos'taki toplantısının sonuç bildirgesi açıklandı.
Bildirgede, "Halkların Demokratik Partisi olarak; yeni dönemin yeniden inşasının kurucu siyasal sorumluluğu açısından oldukça etkili ve derin tartışmaların yaşandığı tarihsel bir Parti Meclisi toplantısı gerçekleştirdik. Seçim sonrası tüm ülkede iktisadi, siyasal, ekolojik ve toplumsal çöküşün hızlandığı ve bu büyük çöküşün altında bırakılmak istenenin ise halkın yüzde 95’inin yani emekçilerin ve yoksulların olduğu açıktır" denildi.
"Yaklaşık üç aydır yaşanan ağır atmosfer, mevcut rejim karşıtları açısından esaslı bir siyasal arayışı zorunlu kılmıştır" vurgusunun yapıldığı bildirgede, şöyle devam edildi:
'TECRİDE KARŞI HERKES MÜCADELE ETMELİ'
"HDP için bu üç aylık süreç, halkımıza söz verdiğimiz gibi bir muhasebe ve eleştiri-özeleştiri süreci olarak yaşanmıştır, en yaygın biçimiyle yürütülmüştür ve yürütülmeye devam edecektir. İl-ilçe toplantıları, MYK ve Parti Meclisi toplantıları ve halk buluşmaları olarak başlayan ve il-ilçe-belde-köy düzeyinde yapılan yüzlerce toplantıyla devam eden süreç, konferans hazırlık çalıştayları, konferanslar ve kongreyle sürecektir. Seçim sonrası tartışma süreci önemli olduğu kadar bu tartışma ve eleştiri-özeleştiri sürecine yeni yaşam perspektifimiz ekseninde yön vermek de büyük önem taşımaktadır.
AKP-MHP iktidarının seçim operasyonu halen devam etmektedir. Bu yolla tüm siyasi mücadele yürüten partilere kendi istediği biçimi vermek için medya gücünü, sanal medya alanını, ekonomik ve siyasi gücünü tümüyle harekete geçirmiş durumdadır. AKP-MHP, iktidarda kalmak için her şeyden önce kendisinin belirlediği sınırların içine çekilmiş bir siyasi ortam yaratmak istemektedir. Bu siyasal hesap üzerinden yönlendirilen ideolojik ve siyasi algı operasyonları karşısında kararlı bir biçimde mücadele edeceğiz.
HDP, bu ülkedeki tüm ezilenlerin birlikteliğini örgütsel ve kurumsal bir kimliğe kavuşturmuştur. Demokratik siyaset alanı HDP kimliği ve örgütlenmesiyle güçlü toplumsal bir zemine kavuşmuş ve böylece Türkiye siyasetinde yeni bir çizgi ortaya çıkmıştır. Bu fikriyatın filizlenmesinde ve olgunlaşmasında büyük çabalar sunan Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kalkması bu açıdan tüm Türkiye halkları için barışın önemli bir güvencesi olacaktır. Bu çerçevede sadece Kürtlerin değil tüm sosyalist çevre ve demokrasi güçlerinin tecride karşı ortak mücadeleyi büyütmesi tarihsel bir sorumluluktur.
'YENİ DÖNEMİN DEVRİMCİ İNŞASI...'
Tarihimiz ve halkların geleceği açısından böylesine önemli bir anda gerçekleştirdiğimiz PM toplantımız yeni dönemin devrimci inşası yolunda önemli bir adım olmuştur. Değişim ve dönüşüm için HDP fikriyatına bağlı olmaya devam edeceğimizin, HDP’nin mücadeleci ruhunun ve birikiminin Yeşil Sol Parti’ye aktarılarak büyütülmesi kararının alındığı toplantımızda gelecek yol haritamızı geçmiş tarihsel deneyimlerimiz, mücadelemiz ve aylardır gerçekleştirilen buluşmalarda paylaşılan eleştirel bilgi ve deneyimler belirleyecektir. Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin demokratikleşmesinin öncülüğünü daha fazla üstleneceğimiz gücümüzü; özüne bağlılık göstermeye devam edeceğimiz paradigmamızdan ve her an halkların, ezilenlerin, demokrasi, özgürlük ve barış isteyenlerin büyüttüğü siyasal ufkumuzdan alıyoruz. Yine bu tarihsel zamanda parti adından daha önemli olan bizi biz yapan ve aynı zamanda farklı kılan yeni yaşam perspektifidir, 3. Yol’dur. Biliyoruz ki; Kürtleri, emekçileri, Alevileri, kadınları, gençleri, sosyalistleri, demokratları, tüm inançları, cinsiyet kimliklerini ve bir bütün olarak tüm ezilenleri düşmanlaştıran erkek egemen devlet aklı ile tecridi büyüten devlet aklı aynıdır. Bu devlet aklıyla mücadele de birlikte yaşam perspektifinin güçlendirilmesi ile mümkün olacaktır. Ancak bu perspektifin yol göstericiliğinde Türkiye halklarının kışkırtılmış ırkçılığını, milliyetçiliğini ve tecridi ortadan kaldırabilir ve tüm halklar için yaşanabilir demokratik bir Türkiye’yi inşa edebiliriz."
HDP PM, bildirgenin sonunda şu mesajları verdi:
"Devrimci heyecanımızı bir an bile yitirmeden demokratik siyaseti toplumsallaştırmanın, politik ve örgütlü bir toplum yaratmanın görev ve sorumluluğu bizlerin omuzundadır. Partimiz bu güçlü irade ile paradigmamızın özüne ve devrimci mahiyetine bağlı kalarak ve kurumsal kimliğini koruyarak Yeşil Sol Parti ile yeni dönemin mücadele ve inşa sürecinin öncülüğünü yapacaktır. Parti Meclisimizin aldığı bu karar HDP fikriyatının büyütülmesini amaçlamaktadır. 27 Ağustos 2023 tarihinde gerçekleştireceğimiz 4. Olağanüstü Kongre, HDP’nin ve geleneğimizi temsil eden partilerin deneyim ve birikimlerinin Yeşil Sol Parti’ye aktarıldığı bir eşik olacaktır. Bu eşik, HDP ve Yeşil Sol Parti kongrelerinden sonra yeni bir dönemin çağrısını yapacak, yüzünü ezilen halkların mücadelesinden, iradesinden ve toplumsal hakikatten bir an olsun dönmeyecektir."