HDP ve Yeşil Sol kadın meclislerinden 3 Ağustos açıklaması
HDP Kadın Meclisi ve Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi, Êzidîlere yönelik soykırımın dokuzuncu yıldönümünde yaptığı açıklamada “Êzîdî kadın ve çocukların özgürleşmesi için dayanışmaya” çağırdı.
HDP Kadın Meclisi ve Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi, Êzidîlere yönelik soykırımın dokuzuncu yıldönümünde yaptığı açıklamada “Êzîdî kadın ve çocukların özgürleşmesi için dayanışmaya” çağırdı.
HDP Kadın Meclisi ve Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi, 3 Ağustos 2014’te gerçekleşen soykırım saldırılarının yıldönümü vesilesiyle ortak bir açıklama yaptı.
Her iki kadın meclisi, “Şengal’de 9 yıl önce IŞİD çetelerinin Êzidîlere saldırısı tarihe 74’üncü ferman olarak yazıldı. Bu fermanın üzerinden geçen 9 yılda bir yandan işgal saldırıları devam ederken diğer yandan kadınların direnişi tüm dünyaya yayıldı” dedi.
Açıklama şöyle devam etti:
“Tüm dünyanın gözü önünde IŞİD çeteleri 3 Ağustos 2014'te, binlerce Êzidî’yi katletmiş, çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 6 bin 500 kişiyi kaçırdı. Saldırıdan kaçan yüz binlerce Êzidî, Şengal Dağı’na, Kürdistan Bölgesi ve Rojava’ya yerleşti. Hala binlerce Êzidî, Kürdistan Bölgesi’ndeki kamplarda yaşamaya devam ediyor.
Biz kadınlar, 74’üncü fermanın failinin yalnızca IŞİD çeteleri olmadığını biliyoruz. Bugün bu çetelerin güçlenmesi için koşulların yaratılmasına, Kürtlerin yaşadığı her yerde asimilasyon ve imha politikalarının yürütülmesine öncülük edenlerden biri de AKP-MHP iktidarıdır. Dünya kamuoyunun bu fermana sessiz kalması da yaşanan katliamın ve hak ihlallerinin adeta önünü açmıştır. Sebahat Tuncel’in dediği gibi bu iktidar, dünya halklarının ve kadınların ayakta alkışladığı bir mücadeleyi yargılamaya çalışmaktadır.
IŞİD’in tüm dünyanın gözü önünde Êzidîleri topluca katletmesi, kaçırdıkları kadın ve çocukları 'savaş ganimeti' olarak görmesi, sistematik işkence ve cinsel saldırıda bulunması büyük bir insanlık suçu olarak kayıtlara geçmiştir. Kadınları köle pazarlarına çıkaran bu zihniyet, kendisini besleyenlerle beraber yine kadın iradesine yenilecektir.
Şengal’de yeni yaşam, Êzidî kadınların toparlanması ve öz gücünü keşfetmesi inşa ediliyor. Şengal’de eşbaşkanlık sisteminin ve eşit temsiliyetin yürütülmesi, kadın hareketinin her zamankinden daha güçlü örgütlenmesi, Êzidî kadınların toplumsal cinsiyet dayatmalarına, erkek aklına karşı mücadelesinin önemli yapı taşlarıdır.
Çetelerin tarihi bir katliam ve asimilasyon girişiminden doğan tarihi bir direniş, bugün enternasyonal kadın mücadelesinin yolunu aydınlatmaktadır. Kadın mücadelesi tüm zorluklara ve baskılara karşı büyümeye devam etmektedir.
Bizler 3 Ağustos Şengal Katliamı’nın 9’uncu yıldönümünde tarihleri boyunca baskı, zulüm ve soykırım uygulamalarına maruz kalan Êzidîlerin yanında olduğumuzu belirtiyoruz. Halen IŞİD’in elinde esir tutulan Êzîdî kadın ve çocukların özgürleşmesi için başta kadın örgütleri, kurumları olmak üzere uluslararası dayanışma çağrısında bulunuyoruz. Êzidîlere yönelik yapılan katliamın soykırım olarak tanınması ve 3 Ağustos gününün “Kadın Kırımı ve Soykırıma Karşı Uluslararası Eylem Günü” ilan edilmesi için çağrımızı tekrarlıyoruz.”