Mersin Cezaevi İzleme Koordinasyonu, Tarsus Kampüs Kapalı Cezaevi’nde yaşanan hak ihlalleri ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve özgürlüğü talebiyle süren süresiz-dönüşümlü açlık grevine dair basın toplantısı düzenledi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şube binasında düzenlenen açıklamaya, koordinasyon bileşenleri katıldı.
‘İNSAN HAKLARINDAN MUAF TUTULAMAZ’
Açıklamayı okuyan avukat İsmail Bozkurt, tecridin kaldırılması talebiyle tutsakların başlatmış olduğu açlık grevi eyleminin 118’inci gününde olduğunu hatırlattı. Cezaevi İzleme ve Gözleme Komisyonlarının cezaevlerindeki keyfi uygulamalarına dikkati çeken Bozkurt, “5275 sayılı İnfaz Kanunu ve bu kanuna dayanak olarak çıkarılan yönetmeliklere aykırı infaz uygulamalarının sebep olduğu tecrit ve insan hakları ihlalleri uygulamalarının sonlandırılması, hukuk devleti anlayışı gereği insan yaşamına ve onuruna dönük infaz uygulamalarıyla yasaların uygulanması zorunluluktur. Bilinmelidir ki mahpus olmak temel insan haklarından muaf tutulmaya hiçbir şekilde bahane edilemez” şeklinde konuştu.
TUTSAKLARIN SAĞLIK HAKKI ENGELLENİYOR
Cezaevlerindeki tutsakların yaşadığı sağlık sorunlarına işaret eden Bozkurt, bu durumun da yıllardır sürdüğünü vurguladı. Tutsakların sağlık haklarının kullanamadığını belirten Bozkurt, “Tarsus Kampüs cezaevi içerisinde kronik hastalığı bulunan birçok mahpusun revire çıkma ve hastaneye sevk taleplerinin yerine getirilmediği şeklindeki şikayetlerinin devam ederek artığını belirtmek isteriz. Ayrıca devam eden açlık grevleri nedeniyle grevcilerin sağlık sorunları yaşamamaları adına gerekli dikkat ve özenin gösterilmesi gerektiğini tekraren belirtmek istiyoruz” diye konuştu. Anayasa’ya göre Türkiye’nin sosyal hukuk devleti olarak tanımladığını kaydeden Bozkurt, ancak kendi mevzuatına uymayan bir devletin hukuk devleti olduğunu söylemenin mümkün olmadığına vurgu yaptı.
AKP'nin deklare ettiği “İnsan Hakları Eylem Planı'na" da değinen Bozkurt, buna rağmen cezaevlerindeki hak ihlallerinin artarak devam ettiğine işaret etti. Cezaevindeki hak ihlallerinin bir an önce sonlandırılmasını talep eden Bozkurt, şunları söyledi: “İnfaz Yasasındaki adaletsizliğin giderilmesi, mahpusların sağlığa erişim hakkının sağlanması gibi en temel taleplerimizin ivedilikle yerine getirilmesi bu eylem planının göstermelik olmadığını ispatlaması açısından da bir samimiyet testi olacaktır.”
‘TUTSAKLAR ÜZERİNDEKİ BASKI DERHAL SONLANDIRILSIN’
Bozkurt, “İnfaz Yönetmeliği ile Gözlem ve Sınıflandırma Merkezlerinin ve Hükümlülerin Değerlendirilmesi Dair Yönetmeliği'nin" iptalini, tutsaklar üzerindeki baskının derhal sonlandırılmasını, tutsaklara çıplak arama zulmünün dayatılmasından vazgeçilmesini, sağlığa erişim hakkının sağlanmasını, devam eden açlık grevi eylemleri nedeniyle yaşam hakkına dönük ağır sonuçların doğmaması için bir an önce adım atılmasını, tutsakların ulusal ve uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını ivedi şekilde yerine getirilmesini talep etti.