TJA: Kadınlar kalacak darbeciler gidecek
Êlih, Mêrdîn ve Xelfetî belediyelerin gasp edilmesini kınayan TJA, “Darbecilere dün boyun eğmedik bugün de eğmeyeceğiz. Hakkımız olanı her koşulda geri alacağız. Kadınlar kalacak darbeciler gidecek” dedi.
Êlih, Mêrdîn ve Xelfetî belediyelerin gasp edilmesini kınayan TJA, “Darbecilere dün boyun eğmedik bugün de eğmeyeceğiz. Hakkımız olanı her koşulda geri alacağız. Kadınlar kalacak darbeciler gidecek” dedi.
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA), Êlih, Mêrdîn ve Riha’nın Xelfetî belediyelerinin gasp edilmesine karşı yazılı açıklama yaptı. İktidarın halkların ve kadınların iradesini gasp ettiğine dikkat çekilen açıklamada, “Sekiz yıl aradan sonra yeniden irade beyanında bulunan bir halkın anayasal hakkı olan seçme ve seçilme hakkını yok sayan bu rejimin kadınlara, Kürtlere, Kürdistan’a ve tüm ötekilere nereden baktığını çok iyi biliyoruz. ‘Önce kadınları vurun’ aklının vücut bulduğu, gasp edildiği bir kadın kırımı politikasına bugün de tanığız. Erkek-devlet aklının sömürgeci iştahıyla bugün devreye koyduğu esasında ganimet kültürüdür” diye belirtildi.
‘BELEDİYELER YIKIM ALANINA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ’
Kayyumlar eliyle belediyelerin halkın giremediği, erkeklerin hüküm sürdüğü, rant ve yıkım alanı olarak kullanılan kurumlara dönüştürüldüğü belirtilen açıklamada, “Kadınlara ücretsiz ulaşım desteği veren, kadınlar için şiddeti önleyen, kadınlara yaşam alanı oluşturan tüm mekanizmalar bir erkek devlet politikası olan kayyum rejimi ile yok edilmek istendi. Yerel yönetimlerde ekonomiden kültüre sağlıktan eğitime ekolojiye kadar inşa edilen tüm kadın kazanımları işlevsizleştirildi. Belediye bünyesinde kadın politikalarına dair oluşturulan tüm birimlere bile zaman kaybetmeden kayyum kadroları atandı. 31 Mart itibari ile kazanılan tüm belediyelerimizde ilk icraat kadın politikalarına dair çalışmaları hayata geçirmek oldu. Halkla güven ilişkisine dayanarak demokratik bir işleyişi esas alan çalışmalar soluksuz bir şekilde hayata geçirildi. Demokratik ekolojik kadın özgürlükçü politikalarla halkla beraber kendimizi, kentini örgütleyen bir birliktelik yaratıldı” denildi.
‘GASP REJİMİDİR’
Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen 4 Kasım darbesinin yıl dönümünde bu politikanın yeniden devreye konmasının manidar olduğu kadar AKP-MHP rejiminin de gerçekliği olduğu kaydedilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “2016 ve 2019 yılında gasp edilen belediyelerimiz bugün de aynı zihniyetin talan politikalarına uğramıştır. Daha yakın bir zamanda ülkede barışın ve çözümün vurgusunu yapan bu aklın kendini boşa çıkaran ama erkek devlet zihniyetini de ifşa eden pratiği ortadadır. Geçen hafta Esenyurt Belediyesi’ne atanan, toplumun tüm tepkisine rağmen bugün de sabah 5 itibari ile Êlih, Mêrdîn ve Riha’nın Xelfetî gasp edilmiştir. Bu rejimin, bu politikaların adı gasp rejimidir. Kadınların ifade, irade hakkının anayasal ihlalidir. Bu korsan siyasetle açığa çıkan şudur ki baskıyla, erkek devlet şiddetiyle ortaya konan bu uygulamalar kadınlara, halklara, güvencesiz bir gelecek bırakma, kendinden olmayanı yok sayarak kendini var etme derdindedir.
KADINLAR KALACAK DARBECİLER GİDECEK
Bugün hala yürürlükte bulunan 1982 darbe anayasanın dahi ötesine geçen bu uygulamalarının son bulması için tüm uluslararası kadın kurumlarını, demokratik kitle örgütlerini, bireyleri biz Kürt kadınların sesine ses vermesini ve dayanışmayı uluslararası mecrada büyütmesine çağrıda bulunuyoruz. Kadınların büyük irade ortaya koyarak seçtiği belediye eş başkanlarına darbe yoluyla tebliğ edilen zulüm ve şiddettir. Darbecilere dün boyun eğmedik bugün de eğmeyeceğiz. Hakkımız olanı her koşulda geri alacağız. Kadınlar kalacak darbeciler gidecek. Dünü sahipsiz, bugünü kimsesiz yarını umutsuz bırakanlara son sözümüz direne direne kazanarak yaşamı kadın renginde örmeye devam etmektir.”