Kadınlardan polis şiddetine tepki
Amed'de kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'nda yaşanan polis şiddetini kınayarak, "Jin, jiyan, azadî', 21’inci yüzyıl kadın isyanın değişmez pusulasıdır" dedi.
Amed'de kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'nda yaşanan polis şiddetini kınayarak, "Jin, jiyan, azadî', 21’inci yüzyıl kadın isyanın değişmez pusulasıdır" dedi.
Dicle Amed Kadın Platformu ile Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'nde kadınlara yönelik polis şiddetine ilişkin Rosa Kadın Derneği’nde açıklama yaptı. Açıklamaya çok sayıda kadın katıldı.
Rosa Kadın Derneği'nden Nurşen Kendal, "25 Kasım'da Amed'de gerçekleşen yürüyüşte birçok kadının kolluk tarafından sözlü ve fiziki tacize maruz kaldığı tarafımıza iletilmiştir. İstanbul'da valiliğin aldığı kararla Beyoğlu ilçe sınırlarında OHAL uygulamalarını aratmayan sahneler yaşanmış, kolluk güçlerinin sokak ortasında uyguladığı şiddet ve gözaltılarla bir çok kadın şiddete maruz bırakılmış" diye belirtti.
İstanbul’da 169 kadının gözaltına alındığını ve 3 göçmen kadının da geri gönderme merkezinde tutulduğunu söyleyen Nurşen Kendal, "Hukuka aykırı tutumlardan ve politikalardan derhal vazgeçin" dedi.
Nurşen Kendal, kadınların "jin, jiyan, azadî" mücadelesinin ulus devletler tarafından çarpıtılmak istendiğine dikkat çekerek şunları söyledi: "Kadına yönelik şiddet ve katliamlara karşı yükselen bu isyan, bugün tüm dünyada direniş ve mücadelenin sesi olmuştur. 25 Kasım’da sokakları dolduran kadınlara yönelik erkek-devlet şiddetinin bu kadar yoğunlaşmasının nedeni, bu sesten ve isyandan ne kadar korkulduğunun da bir göstergesidir. Toplumsallaşarak kelebek etkisi yaratan bir mücadeleye dönüşen ‘jin, jiyan, azadî’ 21’inci yüzyıl kadın isyanın değişmez pusulasıdır. Amed'te bu sesi yasaklamak isteyenlere en büyük cevabı da 25 Kasım'da yükselen direnişimizle verdik, vermeye de devam edeceğiz.”
Halep'e dönük saldırılara da değinen Nurşen Kendal, "Özellikle Halep’te yoğunlaşan çete yönelimleri, yıllardır bir şekilde direnen, hayata tutunmaya çalışan kadınları hedef almakta, dünyanın gözü önünde bir katliam yaşanmaktadır. Taciz, tecavüz, katliam ve istilayı içinde barındıran tüm savaş aygıtlarının küresel tahkimatına karşı küresel barışın hayat bulması için ulusal ve uluslararası mekanizmaları duyarlı olmaya ve derhal harekete geçmeye davet ediyoruz” dedi.