İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Amed’in Sur ilçesinde 2 Aralık 2015 tarihinde Türk ordusu ile girdiği çatışmada şehit düşen Hakan Arslan'a ait cenazenin aileye kutu içinde verilmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Ailenin şubeye başvurduğu belirtilen açıklamada, “Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 29.08.2022 tarihinde bir kutu içerisinde teslim edilmiştir. Son yıllarda sıkça karşılaşmış olduğumuz bu tür uygulamalar vicdani ve hukuki olmaktan uzak olup ölenin geride kalan yakınlarını rencide etme/küçük düşürme amacı taşımaktadır. Çocuklarının yaşamını yitirmesinden 6 yıl, DNA testi sonuçlarının kesinleşmesinden yaklaşık 9 ay sonra cenazenin bir kutu içerisinde aileye teslim edilmesi ve ailenin bu süreç boyunca maruz kaldığı muamele ile manevi açıdan çektiği ızdırap düşünüldüğünde, Anayasa ve AİHS’de kesin olarak yasaklanan işkence suçunun sübut bulduğu, ayrıca TCK’da tanımlanan “Kişinin hatırasına hakaret” suçunun da meydana geldiği görülmektedir. AİHM çeşitli kararlarında, herkesin silesinin geleneklerine ve örf adetlerine uygun olarak onurlu bir şekilde gömülme, akrabası olab veya kendisine çok yakın bir kişiyi defnetme, ahlaki görevleri yerine getirme fırsatına sahip olma ve insan niteliğini gösterme, son yolculuğuna uğurlama, kederlenme, matem tutma ve ölüyü anma hakkı ile toplum ve devlet tarafından nasıl görülürse görülsün bütün medeniyetlerde kutsal bir değeri ve hatıra sembolü olan bir mezara sahip olma hakkının olduğu ve bu hakkın kanunla yazılı olarak düzenlemeyi bile gerektirmeyecek kadar doğal ve tartışmasız bir hak olduğunun altını çizmiştir” denildi.

‘HUKUKİN SÜRECİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’

Kişinin hatırasına hakaret niteliği taşıyan, cenazeye saygı ve gömülme hakkını ihlal eden bu uygulamanın derhal son bulması gerektiğine yer verilen açıklamada, “İHD Diyarbakır Şubesi olarak başvurucumuz olan ailenin maruz kaldığı insanlık dışı muamelenin sorumlularının yargılanmaları için hukuki sürecin takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz” diye belirtildi.