Şengal Demokratik Özerk Meclisi, "15 Ağustos Atılımı’nın 38. yıl dönümünde başta Önder Apo’nun, Kürt halkının, askeri ve devrimci güçlerin ve Kürdistan halklarının yeniden doğuş günlerini kutluyoruz" diyerek, şunları kaydetti:

'EGİDLER'İN ÖĞRENCİLERİ SAYESİNDE BİZİ YOK EDEMEDİLER'

"15 Ağustos, işgalcilere ve zalimlere karşı atılan bir adımdı. Özellikle o günlerde ağır darbeler alan işgalci Türk devleti Ağustos ayını yeniden doğuş bayramından özgürlük isteyen halkların yas gününe çevirmek istemiştir.

Bizler Êzidî halkı olarak Ağustos ayında birçok saldırı ve fermanla karşılaştık. Bu saldırıların tümünde işgalci Türk devleti yer aldı. 14 Ağustos 2007’de Tilizêr ve Siba Şêx Xidir’daki halkımıza saldırıldı. O dönem buraların yönetimi KDP’nin elindeydi. Saldırıyla ilgili bilgi almasına rağmen önünü almayıp binden fazla kişinin kurban olmasına neden oldu. Bununla ilgili herhangi bir araştırma yapılmasa da Türkiye’den bir grup saldırıyı üstlenmişti. Türkiye bu saldırıyla Êzidîlere yönelik kinini ortaya çıkarmıştır.

3 Ağustos 2014 fermanında Egidler'in öğrencileri sayesinde DAİŞ bizi yok edemedi. Özgürlük gerillaları 15 Ağustos Atılımı ruhuyla imdadımıza gelirken Türk devleti imha saldırılarını sürdürdü. Êzidî halkımız katliamın önünü alarak kendini örgütledi.

Türk devleti ve işbirlikçileri Şengal’de öne çıkan bu adımdan memnun olmadı. Bu yüzden öncülerin şahsında Ağustos ayını karartmak için ağır darbeler vurdu.
15 Ağustos 2014’te Koço köyünde katliam gerçekleşti. Binler Koço yurttaşı katledildi ve pazarlarda satıldı. Ayrıca 15 Ağustos 2018 tarihinde Mam Zeki Şengali hedef alındı. 16 ve 17 Ağustos 2021’de komutan Seid Hesen ve Sikêniyê hastanesi hedef alındı. Bu saldırılarla halkı özerk yönetimden uzaklaştırmak istediler.

Özerk yönetim olarak Ağustos ayı şehitlerini anıyor ve önlerinde saygıyla eğiliyoruz. Nasıl ki 15 Ağustos 1984’te faşizme karşı yeni bir adım atıldı, bizler de Êzidî halkı olarak yeni adımlar atarak düşmana karşılık vermeliyiz.
DAİŞ yöntemleriyle olmasa bile halkımıza yönelik soykırım planları devam ediyor. Halkımız buna karşı bilinçli olmalı, topraklarından vazgeçmemelidir. Güney Kürdistan’daki kamplarda halkımız 8 yıldır işkence görüyor. Çadırları yakılıyor, baskı görüyorlar. Onlarca yurttaş katledildi. Güney Kürdistan Yönetimi sorumluluğunu yerine getirmedi. Halkımız bu durumu kabul etmemelidir.
Ailesiyle birlikte çetelerin vahşetinden kaçan Axin gibi 6 yaşında bir çocuğun ne suçu vardı? Bu olayların yeniden yaşanmaması için çözüm topraklarımıza geri dönüşlerdir. Bir kez daha şehitlerin ailelerine başsağlığı diliyor, Şêx Mirza ailesine küçük Axin ve babası Faruq Mirza’nın katledilmesi sebebiyle başsağlığı diliyoruz.

15 Ağustos Atılımı içimizde serpilecektir. Êzidî halkı olarak zafere ve özgürlüğe ulaşana dek 15 Ağustos ruhuyla mücadelemizi sürdüreceğiz. Şehitlerimize ve tüm halkımıza özgür ve özerk bir Şengal’i hediye edeceğiz.”

KNK: 15 AĞUSTOS'UN YOLUNDAN GİDECEĞİZ

"Bu tarihi adımı atan tüm şehitlere ve yaşayanlara en büyük selamımızı gönderiyoruz. Hepimiz onlara borçluyuz ve onların yolundan yürüyeceğiz” diyen KNK, şunları ifade etti:

"15 Ağustos 1984’te Kürdistan ve Türkiye 12 Eylül 1980 faşist askeri cuntasının zulmü altında inliyordu. Zindanlar özgürlük isteyenlerle dolmuştu. Bu ağır şartlar altında Kürt halkının öncüleri Türk devletinin zulmü karşısında baş eğmedi ve güçlü bir direniş gösterdi. Zindanlardan yaşamın tüm alanlarına uzanan eşsiz bir direniş sergilendi.

Bu zorlu atmosferde yürekli bir mücadele ve direniş gösterildi ve 15 Ağustos 1984’te atılan o kurşunla Kürdistan’ın ve Kürtlerin özgürlüğü Kürdistan, Türkiye ve tüm dünyada ilan edildi. Kürdistan devriminin o kıvılcımı bugün ülkede ve Ortadoğu’da büyük bir ateşe dönüştü. Yiğitlerin yiğidi bir grup özgürlük savaşçısıyla başladı ve bugün tüm Kürdistan ve Ortadoğu’da büyük bir gerilla gücüne dönüştü.

15 Ağustos’un 38. yıl dönümünde Türk devleti tüm yöntemlerle saldırılarını devam ettiriyor. Kürt halkının mücadelesi, gücü ve direnişi karşısında büyük bir acziyete düşmüştür ve bu yüzden saldırılarını gittikçe arttırmaktadır. Havadan, karadan ağır ve kimyasal silahlarla Rojava, Güney Kürdistan ve Kuzey Kürdistan’da saldırılarını her gün devam ettiriyor. 15 Ağustos ruhuyla Kürdistan’da ve bölgede büyük ve eşsiz bir direniş yürütülüyor.

Bugün Türk devleti '80’li yıllara geri dönmüş durumda. Kürt halkının direnişini, Kürdistan’ın özgürlüğünü boğmak istiyor. Mahkemeler eliyle Kürdistan mücadelesini mahkum etmek istiyor. Asker ve polis tarafından yapılan işkenceler rutin bir hal aldı. Bunların hiçbiri işe yaramayacaktır ve temelsizdir. Bu bilinçle KNK olarak 15 Ağustos’un 38. yıl dönümünü tüm kalbimizle kutluyor, devrim şehitlerini saygıyla anıyoruz. Bu adımı atan ve katkısı olan tüm şehitlere ve yaşayanlara en büyük selamımızı gönderiyoruz. Hepimiz onlara borçluyuz ve onların yolundan yürüyeceğiz.”