Şehit Rüstem Cudi Mülteci Kampı’ndaki (Maxmûr) şehit aileleri, Şehit Aileleri Derneği binasında yaptıkları bir açıklamayla işgal saldırılarını kınadı, gerillayı sahiplendi.

'VAR OLUŞ-YOK OLUŞ SAVAŞI'

Şehit Aileleri Derneği üyesi Murad Roboskî tarafından okunan açıklama şöyle:
“Stratejik bir dönemden geçiyoruz. Kürtlere ve Kürdistan’a karşı var oluş ve yok oluş savaşı verilmektedir. Bu soykırım savaşında tüm hegemonik güçler, ulus-devletler, özellikle faşist AKP-MHP hükümeti ve KDP yerlerini alarak, bizi yok etmek istiyorlar. Başta şehit aileleri, tüm Kürt halkı ve demokratlar olmak üzere herkes cani ve soykırımcı faşizme karşı özgürlük ve demokrasi savaşçısı olmalıdır. Zamanın ruhu ve karakteri bizden bunu istiyor. Kürt halkına, Kürt kurtuluş hareketine ve Kürt ulusunun ve Kürdistan’ın kazanımlarına yönelik birçok kirli plan yapılıyor. Bu kirli hesap ve planlar, Önderliğimize İmralı’da uygulanan tecrit ve işkence ile bağlantılıdır.
Şehit aileleri ve tüm Kürt halkı olarak, bu stratejik zamanda görev ve sorumluluklarımızla hareket etmeyerek, savaşçılarımızla birlikte savaş ve direniş alanlarında devrimci halk savaşı stratejisini hayata geçiremezsek büyük felaketler yaşayacağız. Bu temelde yaşamlarımızı ve eylemlerimizi devrimci halk savaşının ruhuna ve stratejisine göre yürütecek ve eylemlerde aktif rol oynayacağız.

'İSYAN VE DİRENİŞ ZAMANI, PASİF EYLEMLER YETMEZ'

Zaman isyan ve direniş zamanıdır. Mevcut süreç için pasif eylemler artık yeterli değildir. Artık kınama açıklamalarının zamanı değildir. Onlara karşı baş kaldırmanın zamanı geldi. Zaman, halk savaş ve devriminin zamanıdır. Başarıya ulaşmanın tek yolu devrimci halk savaşıdır. Bizler bu uğurda canımızdan bir parça vermiş şehit aileleri olarak Önder Apo’nun ve çocuklarımızın yolunda sonuna kadar mücadele edecek, gerillalarımızla beraber işgalci düşmanlara karşı mücadeleyi yükseltecek, çeteleri ve hainleri yenilgiye uğratacağız. Tüm özgürlükçü, demokratik halklardan ve özellikle şehit ailelerinden aynı tavrı ve tutumu talep ediyoruz. Nasıl ki kahramanlarımız güçlü bir iradeyle boyun eğmeyerek şehit kervanına kahramanca katıldıysa biz de hiçbir zaman geri adım atmayacak, gerillalarımızla beraber Zap, Avaşin ve Metina’da şanlı direnişi büyütecek ve koruyacağız. Bu mücadelenin galip geleceğine, Kürdistan işgalcileri ve ihanetçilerinin yenileceğine olan inancımız tamdır. Zafer Kürt halkının ve gerillalarının olacak.”